Sosyal ve siyasal alanda metinler ve nutuklar yazılırken “Türk Milleti “ ibaresi sık kullanılan bir ibareydi. “Türk Milleti” diyerek başlanılan ifadeler yazıya veya nutuklara bir değer katıyor, bir anlam yüklüyor ve sıcaklaştırıyordu…
“Türk Milleti” diye Başlanılan ifadelerde Bana hitap edildiğini algılıyor, şuur altında bizi birbirimize bağlayan bir kuvvetin varlık hissi uyanıyordu...
Türk Milleti Deyince bedenen Türk, ruhen İslam olmanın verdiği gurur ve onuru hissederek hayal kurmam için, düşünmem için ve yaşamam için bir anlam teşkil ediyordu.
Gerek siyasi alanda gerekse sosyal alanlarda bu cümleler mecburiyet hasıl olmadan kullanılmıyor neredeyse. Bu ibareler ancak Türk Milliyetçileri tarafından kullanılmaya devam ediyor. Milliyetçi olarak geçinen sözüm ona bir takım ulema ve ukala sınıfı da bu değerli ve anlamlı cümleyi atlar hale geldi.
Türkün varlığından rahatsızlık duyanların, bize ait, bize özel, bizi birbirimize bağlayan her ne varsa ortadan kaldırmak için önce oluşturdukları ve sonra kullandıkları zemin mevcut iktidarla stabilize hale getiriliyor. Daha hızlı bir şekilde dönüşüm ve arzu ettikleri bir sistem varlığını hissettirmeye başlıyor.
Cumhurbaşkanı Gül, “Ne mutlu Türküm diyene” sözünün dağlara ve mahyalara yazılmasından rahatsız olduğunu söylemişti. Bunu fırsat bilen TESEV hareket geçmişti. “Türkiye Ekonomik ve Sosyal Etüdler Vakfı” Soros’un Türkiye’deki uzantısı olan TESEV, Kürt Sorununun Çözümüne Dair Bir Yol Haritası: Bölgeden Hükümete Öneriler” başlıklı raporunda “Anayasadan ’Türk ’ lafı çıkarılsın” denilmişti.
Proje direktörlüğünü Etyen Mahcupyan’nın yaptığı raporda, Türk milleti”, “Türk devleti”, “Türk vatandaşı” ve “Türk kültürü” gibi ifadelerin kullanılmaması istenmişti. Yani Türk İbaresinin hiçbir şekilde ifadelerde yer almamasını isteniyordu. Bu gün geldiğimiz noktada bunu daha iyi görmekteyiz.
Bütün bunlar Türk Milletine düşmanlığın çok açık ifadesi değil mi?
Tüm dünya da milliyet kavramı beslenirken, hatta her milletten insanları bünyesinde barındıran devletler bile millet olabilmenin hesaplarını yaparken Türk kimliğinin yok edilmeye çalışılmasının sebebi başka ne olabilir ki?
Türk adını duymaktan ve söylemekten sakınan ve sıkılanların Türk Milleti adına ve menfaatine girdikleri yol ve gördükleri gelecek ne olabilir ki…
Bir Milletin Sosyal değerleri, ayni çatı altında yaşayan fertler arasında ortak duygu, düşünce, ülkü ve davranış bütünlüğünü oluşturan birleştirici ve kaynaştırıcı faktörlerdir. Bu faktörler millet tarafından beslendiği, yaşatıldığı ve nesillerden nesillere aktarıldığı sürece özelliğini muhafaza ederek sosyal iletişim ve ilişkilerde düzeni ve bütünlüğü sağlamaya devam eder. Eğer bu değerler toplum tarafından destek bulmaz, yozlaştırılır ve bozulursa bireylerlerden başlayan davranış bozuklukları ile birlikte tedricen tüm toplumu sararak devlet ve milletin istikrarını, iktisadını, siyasetini ve gelecekle ilgili hayal ve tahayyüllerini bozarak, yığınlardan müteşekkil bir toplum haline sokar. Bu anlamda Türk Milletinin yapı taşlarıyla, tabiri caizse genleriyle oynamayı adet haline getiren mihraklar altın vuruşlarını yapmaya çalışmaktadırlar.
Hala Uyanma zamanı gelmedi mi?