Özellikle son zamanlarda hızlı bir şekilde gündem değişiyor.
Ana başlıklar halinde topladığımızda aslında fazla bir gündem başlığı yok. Ancak toplum mühendisleri marifetiyle önceden yazılan bir senaryo sahnelenmektedir; gündemde buna göre oluşmaktadır.
Türkiye’nin dâhilinde gelişmekte olan meseleleri doğru şekilde görmek ve anlamak için Türkiye’nin haricinde mevcut olayları da dikkate almak lazım.
Kürt sorununun “çözümü” adı altında yapılan icraatlar Türk Milletinin kaderini derinden etkileyebilecek kadar büyük olduğunu her ferdin bilmesi gerekir.
“Çözüm”, “Kürt Kardeşliği”, “Açılım”, “Akil insan”, gibi yaklaşımlarla ortaya çıkan gelişmeler bir takım güç odaklarının Ortadoğu ve Anadolu coğrafyasında kurmaya çalıştıkları “yeni düzen” veya “Bob”la alakalı planların bir parçası olmasın sakın?!
Türkiye’de PKK-KCK-BDP ve AKP diyalogu ve anlaşmalarında bildiklerimizden çok bilmediklerimiz olduğu muhakkak. “Kürt Sorunu”nu, 'PKK sorununu' aşarak “Türklüğü Sorun” haline getirmeye çalıştıkları Türkiye’de Milletimizin Hala uykudan uyanmaması çok acı!
Dün ”Hepimiz Ermeniyiz”diye haykıranlar hoş görülürken, bu gün hepimiz PKK’lıyız diyenler hoş görülüyor. İşin garip tarafı bu ülkenin gerçek sahibi olan Türk’ler “Biz Türk’üz” deyince, ırkçı, kafatasçı, etnik ayrımcı vs.. oluyor. Bu ne perhiz ne lahana turşusu beyler!
Başımıza birde “Akil”ler çıktı. Türkiye Cumhuriyetinin vatandaşları tarafından seçilmiş olan ve dokunulmazlık zırhına bürünen, her türlü yetkilerle donatılan Milletvekilleri ne iş yapar Allah aşkına? Biz onları “akil” insanlar olarak göndermedik mi oralara? Ne diyorlar şimdi: “Biz çözemiyoruz gelin siz çözün! Biz vatandaşa anlatamıyoruz, biz vatandaşı kandıramıyoruz siz kandırın” öylemi?
Aklı başında, akl-ı selim sahibi, arif, basiretli, zeki, mantıklı, sağduyulu, sağ görülü Akıllı, akıl sahibi vs... “Akil İnsan”dan çıkan anlamda mana da budur. Allah aşkına bir bakın, kaç tane “Akil” olabilecek durumda insan var içlerinde?... Buna biz “akil değil de “şekil” insanlar dersek daha doğru olmaz mı?
At iziyle it izi'nin birbirine karıştığı bir coğrafyada yaşıyoruz artık. İnsanlarımız kime, neye, nasıl güveneceğini şaşırmış durumdadır. Türk Milletin de sessiz bir bekleyiş hâkim. Bu işin sonu nereye varacak hep birlikte göreceğiz. Bu mantık ve bu anlayışla zararlı çıkacak olan Türk Milletidir. Türk Milletinin elinde tutunabileceği her ne varsa çarçur edilmektedir.
Öz vatanında vatansız yaşamanın garipliğini Allah yaşatmasın! “Benim vatanım”, “Benim bayrağım”, “Benim yurdum”, “Türküm doğruyum”, “Ne mutlu Türküm diyene” sözleriyle kendimi ifade edemeyeceksem, şiirler yazamayacak, nutuklar atamayacak, çocuklarımıza bunları anlatamayacaksak, Al yıldızlı bayrağımı istediğim gibi asamayacak ve dalgalandıramayacaksam “benim” demenin ne anlamı var?
At izi it izi'ne karışmış vesselam.