Myanmar'da şiddetin görgü tanıkları, polisin Budist çetelerle birlikte hareket ederek evleri ateşe verdiğini ve çok sayıda insanın hayatını kaybettiğini doğruladı.
BM raporlarına göre en az 40 kişinin hayatını kaybettiği Myanmar'ın Arakan eyaletindeki Du Chee Yar Tan köyü yakınlarındaki saldırının görgü tanıkları, yaşananları AA'ya anlattı.
Güvenlik gerekçesiyle isimlerinin gizli tutulmasını isteyen tanıklar, ocak ayında yaşanan ve Myanmar hükümeti tarafından yalanlanan şiddet olaylarının polis ve Budist çeteler tarafından düzenlendiğini söyledi.
Tanıkların ifadelerine göre, olaylar ülkeden kaçmaya çalıştıkları sırada öldürülen ve bir yerel yöneticinin bahçesine gömülen 8 Müslümanın cesedinin 13 Ocak'ta bir işçi tarafından bulunmasıyla patlak verdi.
İşçinin durumu Du Chee Yar Tan köyüne haber vermesi sonrasında köye baskın yapan polisler, bazı evlerde arama yapmaya başladı.
Halk, gece yarısı arama yapan polise hırsız oldukları zannıyla tepki gösterdi. Tepkiler üzerine köyü terk eden polisler 400 kadar Budist eşliğinde yeniden köye döndü. Kendilerine direnç gösterenlerin evlerini ateşe veren polislerin etrafa açtığı ateş sonucu 7 kişi yaralandı. Köyde yaşayan pek çok kimse de polisler tarafından göz altına alındı.
Çevre köylerde bulunan insanlar da tanıkların ifadelerini doğrularken, gözaltına alınanların polis araçlarıyla bölgeden götürüldüklerine şahit olduklarını söylediler.
Tanıklar, göz altına alınan insanlardan bir daha haber alınamadığı yönündeki iddiaları doğrularken, olaylardan kaçan pek çok kişinin de çevre köylere dağıldığını bildirdiler.
Olayların ertesi günü köye dönen bir kadın da "Her yerde çürümeye başlamış ceset kokusu duyduklarını ve yeni kazılan sığ mezarlar gördüklerini" anlattı.
Gördüğü manzara karşısında tekrar sığındığı köye kaçtığını dile getiren kadın, olayların yatışmasının ardından birkaç gün sonra Du Chee Yar Tan'a geri döndüklerinde cesetlerin ortadan kaldırılmış olduğunu fark ettiklerini söyledi.
- BM, hükümeti göreve çağırmıştı-
Geçen ay patlak veren şiddet olaylarıyla ilgili açıklama yapan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiseri Navi Pillay, yaşanan olaylarda, aralarında kadın ve çocukların da olduğu en az 40 kişinin hayatını kaybettiğini duyurmuş, hükümet yetkililerini sorumluları bulmak üzere göreve çağırmıştı.
Pillay'ın çağrısına karşılık Myanmarlı yetkililer, bölgeye gittiklerini fakat öldürülen Rohingyalarla alakalı kanıt bulamadıkları gibi olay hakkında bir şey duymadıklarını iddia etmişlerdi.
"Bölgede insanların öldürülmesi söz konusu değil, sadece bir polis kayıp" diyen Myanmar hükümeti sözcüsü Win Maing, 80 Rohingya'nın göz altına alındığını doğrulamış fakat bu kişilerin daha sonra serbest bırakıldıklarını ileri sürmüştü.