'Düne ait ne varsa dünde bırakılmalıdır. Kardeşliğimizi artırmak, yurttaşlığımızı güçlendirmek için herkesin kendini birinci sınıf vatandaş hissedebileceği bir toplumu nasıl kurabileceğimizi konuşmak için bir araya gelme zamanıdır. Devletimizin zirvesinden ve siyasetçilerimizden gelen sesler bunun için uygun bir fırsat doğduğunu göstermektedir.'
Prof.Dr. İbrahim Tellioğlu, 15 Temmuz Darbe girişimi sonrasındaki gelişmeleri değerlendirerek, birlik ve beraberliğin pekişmesi için önemli bir fırsat yakalandığını belirtti.Tellioğlu yaptığı açıklama şöyle:
İnsan topluluklarını bir millet haline getiren bazı değerler vardır. Bu değerler bazen unutulmaya yüz tutsa da karşılaştığı çeşitli tehlikeler karşısında kendini korumaya çalışan insanlar onlara tutunarak yeniden millet olmaya çalışır. Bugün ülkemiz böyle bir eşikten geçiyor.GÜN KARDEŞLİK BAĞLARINI GÜÇLENDİRME GÜNÜDÜR
Türkiye yakın tarihinin gördüğü en büyük saldırıdan halkın kararlılığı sayesinde küçük darbelerle çıkmayı başardı. Halk diyorum çünkü 15 Temmuz gecesi aynı meydanlarda aynı sokaklarda buluşan insanlar o günün sabahında birbirine selamı esirgeyecek duruma gelmişti. Toplumsal ayrışma o derecede artmıştı ki insanlar bu ülkeyi yaşanamaz bir yer haline getirdiği için bir diğer gruba hor gözle bakar hale gelmişti. Ancak varlığına yönelik bir tehdit bu insanları kimin yanında yer aldığına bakmaksızın sokaklara döktü. Halk devletine, parlamentosuna, iradesine sahip çıktı. Yeniden onları millet yapabilecek bir tavır sergiledi.Bugün itibariyle önümüzde tarihi bir fırsat vardır:
Hukukun üstünlüğü, milli ve insani değerlerimiz, yurttaşlık dayanışması gibi temeller üzerinden toplumu yeniden inşa etme imkânı ortaya çıkmıştır. Liyakat esasına dayalı olarak devlet kadrolarının yeniden düzenlenme imkânı belirmiştir.
Gün ortaklıkları öne çıkarma günüdür.
Gün kardeşlik bağlarını güçlendirme günüdür.
Gün bu devleti kuran iradeyi ortaya çıkarma günüdür.
Düne ait ne varsa dünde bırakılmalıdır. Kardeşliğimizi artırmak, yurttaşlığımızı güçlendirmek için herkesin kendini birinci sınıf vatandaş hissedebileceği bir toplumu nasıl kurabileceğimizi konuşmak için bir araya gelme zamanıdır. Devletimizin zirvesinden ve siyasetçilerimizden gelen sesler bunun için uygun bir fırsat doğduğunu göstermektedir.
Prof.Dr. İbrahim Tellioğlu, 15 Temmuz Darbe girişimi sonrasındaki gelişmeleri değerlendirerek, birlik ve beraberliğin pekişmesi için önemli bir fırsat yakalandığını belirtti.Tellioğlu yaptığı açıklama şöyle:
İnsan topluluklarını bir millet haline getiren bazı değerler vardır. Bu değerler bazen unutulmaya yüz tutsa da karşılaştığı çeşitli tehlikeler karşısında kendini korumaya çalışan insanlar onlara tutunarak yeniden millet olmaya çalışır. Bugün ülkemiz böyle bir eşikten geçiyor.GÜN KARDEŞLİK BAĞLARINI GÜÇLENDİRME GÜNÜDÜR
Türkiye yakın tarihinin gördüğü en büyük saldırıdan halkın kararlılığı sayesinde küçük darbelerle çıkmayı başardı. Halk diyorum çünkü 15 Temmuz gecesi aynı meydanlarda aynı sokaklarda buluşan insanlar o günün sabahında birbirine selamı esirgeyecek duruma gelmişti. Toplumsal ayrışma o derecede artmıştı ki insanlar bu ülkeyi yaşanamaz bir yer haline getirdiği için bir diğer gruba hor gözle bakar hale gelmişti. Ancak varlığına yönelik bir tehdit bu insanları kimin yanında yer aldığına bakmaksızın sokaklara döktü. Halk devletine, parlamentosuna, iradesine sahip çıktı. Yeniden onları millet yapabilecek bir tavır sergiledi.Bugün itibariyle önümüzde tarihi bir fırsat vardır:
Hukukun üstünlüğü, milli ve insani değerlerimiz, yurttaşlık dayanışması gibi temeller üzerinden toplumu yeniden inşa etme imkânı ortaya çıkmıştır. Liyakat esasına dayalı olarak devlet kadrolarının yeniden düzenlenme imkânı belirmiştir.
Gün ortaklıkları öne çıkarma günüdür.
Gün kardeşlik bağlarını güçlendirme günüdür.
Gün bu devleti kuran iradeyi ortaya çıkarma günüdür.
Düne ait ne varsa dünde bırakılmalıdır. Kardeşliğimizi artırmak, yurttaşlığımızı güçlendirmek için herkesin kendini birinci sınıf vatandaş hissedebileceği bir toplumu nasıl kurabileceğimizi konuşmak için bir araya gelme zamanıdır. Devletimizin zirvesinden ve siyasetçilerimizden gelen sesler bunun için uygun bir fırsat doğduğunu göstermektedir.