Başbakan Erdoğan ve hükümeti, barış süreci için çaba sarfetmeye devam ederken dün Kandil’den gelen açıklama “çekilme” tartışmalarını alevlendirdi.
Öcalan ile MİT arasındaki görüşmelere “sahip çıkan”, İmralı ile Kandil’in mektuplaşmasına ve İmralı’ya heyetlerin gitmesine “izin veren” hükümet, terörü çözmek için risk almaya devam ediyor.
Öcalan’ın çağrısının ardından Kandil’den dün gelen net açıklama süreçte önemli bir adım atılmasını sağladı.Ancak Murat Karayılan’ın dünkü konuşmasında bahsettiği bazı konular, Başbakan Erdoğan’ın canını sıkacağa benziyor.Erdoğan, Mart ayının sonunda Kanal D’nin yayınına katılmıştı. “Geri çekilmenin şartını” açıklayan Başbakan net konuşmuş ve teröristlerin sınırdan silahlarıyla geçemeyeceklerini söylemişti:“Gidecek olan, silahını nereye bırakırsa bıraksın. Ondan sonra gitsin. Bir yasal düzenleme talebi ya da teklifiyle gelmek, bu ülkede yasabilmezliktir.”Erdoğan’ın sözlerini Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da yinelemişti: “Silahlarını bırakıp gidecekler”Başbakan aynı sözleri daha önce de Ocak ayında sarfetmişti. Afrika ülkesi Nijer’i ziyaretinde gazetecilere konuşan Erdoğan, “Terör örgütünün siyasi uzantısı ile müzakere noktasındayız. Bölücü kadrolar silahı bırakıp ülkeyi terk etsin” demişti.Başbakan’ın böylesine net konuşması ve silahı bırakıp da çekilsinler demesi, anlaşılan o ki sürecin karşı cephesi tarafından dikkate alınmamış.Dün Kandil’deki basın açıklamasında şartlarını açıklayan Murat Karayılan, PKK’lıların Türkiye’den “silahlarıyla birlikte” çekileceklerini söyledi. Karayılan, çekilme sürecinde asker operasyon yaparsa PKK’nın da silahlarıyla cevap vereceğini belirtmişti.İşte bu zıtlaşma, Başbakan’ı zor durumda bırakacağa benziyor. Şimdi Erdoğan ya kabul diyecek ya da “silahı bırakın” sözünü yineleyecek.Erdoğan’ın silahlı çekilmeye büyük ihtimalle “kabul” demesi bekleniyor. Ancak bu durumun “sözünden dönmesi” olarak algılanıp eleştiri alması yüksek ihtimal.Erdoğan’ın diğer bir seçeneği ise “silahlarını bıraksınlar” sözünü tekrarlaması. Başbakan, “PKK’ silahlarıyla çekilirse silahlı kuvvetler müdahale eder” diyebilir. Bu durum ise PKK-BDP-İmralı cephesinde ters tepki yaratabilir, süreç bir anda tıkanabilir.Anlaşılan o ki, Başbakan Erdoğan siyasi hayatının yine en zor kararlarından birini vermek üzere...
Öcalan’ın çağrısının ardından Kandil’den dün gelen net açıklama süreçte önemli bir adım atılmasını sağladı.Ancak Murat Karayılan’ın dünkü konuşmasında bahsettiği bazı konular, Başbakan Erdoğan’ın canını sıkacağa benziyor.Erdoğan, Mart ayının sonunda Kanal D’nin yayınına katılmıştı. “Geri çekilmenin şartını” açıklayan Başbakan net konuşmuş ve teröristlerin sınırdan silahlarıyla geçemeyeceklerini söylemişti:“Gidecek olan, silahını nereye bırakırsa bıraksın. Ondan sonra gitsin. Bir yasal düzenleme talebi ya da teklifiyle gelmek, bu ülkede yasabilmezliktir.”Erdoğan’ın sözlerini Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ da yinelemişti: “Silahlarını bırakıp gidecekler”Başbakan aynı sözleri daha önce de Ocak ayında sarfetmişti. Afrika ülkesi Nijer’i ziyaretinde gazetecilere konuşan Erdoğan, “Terör örgütünün siyasi uzantısı ile müzakere noktasındayız. Bölücü kadrolar silahı bırakıp ülkeyi terk etsin” demişti.Başbakan’ın böylesine net konuşması ve silahı bırakıp da çekilsinler demesi, anlaşılan o ki sürecin karşı cephesi tarafından dikkate alınmamış.Dün Kandil’deki basın açıklamasında şartlarını açıklayan Murat Karayılan, PKK’lıların Türkiye’den “silahlarıyla birlikte” çekileceklerini söyledi. Karayılan, çekilme sürecinde asker operasyon yaparsa PKK’nın da silahlarıyla cevap vereceğini belirtmişti.İşte bu zıtlaşma, Başbakan’ı zor durumda bırakacağa benziyor. Şimdi Erdoğan ya kabul diyecek ya da “silahı bırakın” sözünü yineleyecek.Erdoğan’ın silahlı çekilmeye büyük ihtimalle “kabul” demesi bekleniyor. Ancak bu durumun “sözünden dönmesi” olarak algılanıp eleştiri alması yüksek ihtimal.Erdoğan’ın diğer bir seçeneği ise “silahlarını bıraksınlar” sözünü tekrarlaması. Başbakan, “PKK’ silahlarıyla çekilirse silahlı kuvvetler müdahale eder” diyebilir. Bu durum ise PKK-BDP-İmralı cephesinde ters tepki yaratabilir, süreç bir anda tıkanabilir.Anlaşılan o ki, Başbakan Erdoğan siyasi hayatının yine en zor kararlarından birini vermek üzere...