ABD’deki Türk camilerinin, New York’ta düzenlenen siyasi gösteri için seferber edilmesi tepki çekti. Hizmet Hareketi ve Türk okulları aleyhindeki mitinge katılım düşük olurken bu tür uygulamaların hem ABD’deki Türk toplumu arasına nifak sokacağı hem de radikalizme kapı aralayacağı uyarısı yapıldı. Cami cemaati de ibadet mekânlarının siyasete alet edilmesinden oldukça rahatsız.
Dün Kentucky’den Virginia’ya Pennslyvania’dan Massachusetts’a kadar 8 eyalaetten insanlar cami önlerinden kaldırılan otobüslerle AK Parti’ye destek mitingine getirildi. AK Parti hükümetine destek amacıyla New York’taki Dag Hammarskjold Parkı’nda düzenlenen gösterinin broşürleri cuma namazı çıkışında cami önlerinde dağıtıldı. Aynı şekilde gösteri günü Diyanet camilerinden miting alanına otobüsler kaldırıldı. Türkiye Cumhuriyeti Birleşmiş Milletler Büyükelçiliği Basın Ataşeliği aracılığıyla da yerli ve yabancı medya mensupları mitinge davet edildi.
‘CAMİDE SİYASET’E POLİS MÜDAHALESİ
New Jersey eyaletinin Cliffside Park şehrinde bulunan Bergen Diyanet Cami önünde broşür dağıtan bir şahsa polis müdahale etti. Dini bir kurum önünde izinsiz broşür dağıtılamayacağını belirten polis, bu kişinin bölgeden ayrılmasını istedi. Bergen Diyanet Cami ve Kültür Merkezi yönetim kurulunun dağıtılan broşürden haberdar edilmediği de öğrenildi.
Yine New Jersey’e bağlı Paterson şehrinde faaliyet gösteren Ulu Cami de siyasete alet edilen diğer bir dini kurum oldu. Cuma namazı çıkışı miting için broşür dağıtılan camiden miting günü gösteri alanına otobüs kaldırıldı.
Ulu Cami yönetim kurulu ise konuyla ilgili çelişkili açıklamalarda bulundu. Broşür dağıtma izninin cami yönetim kurulu tarafından alındığını ifade eden bir yönetim kurulu üyesi, broşür içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıklarını ileri sürdü. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, ‘Camiye siyaset soktukları’ yönündeki iddiaları kabul etmediklerini söyledi.
New York-Brooklyn’de bulunan Eyüp Sultan Kültür Merkezi’nde de yine aynı şekilde cuma namazı çıkışı siyasi broşür dağıtıldı. Broşürün dağıtımı için cami yönetiminden izin alınmadığı öğrenildi.
CAMİ CEMAATİNE “IŞİD PROTESTOSU” DEDİLER
New York eyaleti bağlı Long Island şehrinde bulunan Mevlana Camii’nde ise ilginç bir durum yaşandı. Cumartesi günü yapılan seçimle işbaşına gelen yeni yönetim kurulundan bir yetkili cami önünden gösteri için otobüs kaldırılacağını söyledi. Olayın görgü tanığı Erhan S.’nin protestonun ne amaçla yapılacağını sorması üzerine, “Türkiye’nin imajına IŞİD ve Kobani meseleleriyle zarar verilmeye çalışıldığını ve buna tepki göstermek amacıyla protesto yapılacağını” ileri sürdü.
Aynı şekilde Kentucky eyaletinde bulunan Ahıska Türkleri Toplum Merkezi’nde görevli (Ahiska Turks Community Center of Kentucky) Diyanete bağlı imam Musa Uzun, Ahıskalı Türklere New York’ta Türkiye’ye destek mitingi yapılacağını ve katılmak isteyenler için de otobüs kaldıracağını duyurduğu öğrenildi. Uzun’un mitingin Hizmet Hareketi karşıtı eylem olduğu konusunda Ahıskalı Türklere bilgi vermediği öğrenildi.
DİYANET CAMİLERİNDEN MİTİNGE OTOBÜS KALKTI
Gösteri günü ise ABD’nin farklı eyaletlerinde bulunan Diyanet camilerinden miting alanına otobüs kaldırıldı. New Jersey Ulu Camii önünden kaldırılan otobüsler, katılımcıları New York’a taşıdı. Benzer şekilde Pennsylvania eyaletinin Levittown şehrinde bulunan Yunus Emre Camii’nden de gösteriye otobüs kaldırılacağı bilgisi sosyal medya üzerinden katılımcılara duyuruldu. Aynı şekilde Long Island şehrindeki Mevlana Camii önünden de protestoya katılımcılar için otobüs kaldırıldı.
GÖSTERİYE KATILIM DÜŞÜK OLDU
Diyanet camileri ve büyükelçiliğin tüm çabasına rağmen AK Parti hükümetine destek mitingine katılım düşük oldu. Gösteriye New York başta olmak üzere New Jersey, Pennsylvania, Maryland, Massachusetts, Washington DC, Delaware, Kentucky ve Connecticut gibi 8 farklı eyaletten otobüslerle getirilen yaklaşık 200 kişilik bir grup katıldı.
Türk hükümetine yöneltilen yolsuzluk ve rüşvet gibi suçlamaların asılsız olduğunun iddia edildiği gösteride Hizmet Hareketi, seçilmiş hükümete ‘darbe yapmakla’ suçlandı. Hizmet Hareketi’nin Türkiye-ABD ilişkilerini bozmaya çalıştığını ileri süren protestocular, Türk okullarının da kapatılması gerektiğini savundu.
“CAMİLERİN SİYASALLAŞTIRIMASI RADİKALİZME YOL AÇAR”
Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı camilerin siyasi tutum içine girmeye başlamasının kendisi için artık sürpriz olmadığını belirten İlahiyatçı gazeteci-yazar Dr. Ahmet Kurucan, bu kurumun son bir yıldır aldığı pozisyonun belli olduğunu ifade etti. Yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bazı camilerin AK Parti karargahı gibi kullanıldığını hatırlatan Kurucan, bu durumun ABD’ye taşınmasının kendisini şaşırttığını kaydetti.
Bazı radikal grupların dünya genelinde camileri üs gibi kullanmasından dolayı ABD İç Güvenlik Bakanlığı’nın camileri sıkı denetim altında tutuğunu aktaran Kurucan şöyle konuştu: “Bu işin tarihçesine de bakarak söyleyebiliriz ki; radikalizmin ilk adımında camilerin siyasete alet edilmesi vardır. Vaazların, hutbelerin, kursların denetim altında tutulmasının asıl nedeni budur. Şimdi camiye siyasetin karışması, peşinden radikalizmi getirir mi? Siz, biz, hele hele New Jersey Ulu Cami ya da New York Eyüp Sultan Camii için buna “Kesinlikle hayır” deriz... Deriz; ama güvenlik teşkilatının meseleye bu safhadan sonra hem de bizim rahatlığımız içinde ‘hayır’ diyeceğini zannetmiyorum.”
ABD’de Türk camilerinin siyasallaştırılması kararının çok büyük bir hata olduğunu aktaran Kurucan, “Diyanet’in, yani devletin zaten bir avuç Türkiye Müslümanı olarak yaşadığımız bu ülkede siyasi aktör gibi taraftar bir tutum izlemesi bizi birbirimize düşürür” dedi.
CAMİ CEMAATİ SİYASALLAŞMADAN RAHATSIZ
14 yıldır Amerika’da yaşadığını belirten Ömer F. isimli vatandaş ise Bergen Diyanet camisi çıkışında bir şahsın protesto için broşür dağıttığına şahit olduğunu aktardı. Cami cemaatinin şikayeti üzerine New Jersey polisinin şahsa müdahale ettiğini anlatan Ömer F., “Burada kimse kilise veya camide bu türden siyasi bir çağrıda bulunmaz. Kanunlar, ibadet yerlerinin siyasallaştırmasına izin vermez” dedi.
Bazı kişilerin Türk devleti ya da hükümetinden sağladıkları maddi destekle ABD’de toplumun bir kesimine karşı yargısız infaza çabaladığını savunan Ömer F. şunları söyledi: “Camiye ibadet için gidiyoruz ve namaz çıkışında birileri siyasi propaganda yapıyor. Aleyhinde hiçbir mahkeme kararı olmayan, haklarında bugüne kadar tek bir delil ortaya konamamış milyonlarca insanı ‘paralel’ yaftası ve ağır ithamlarla sindirip halkın gözünde şeytanlaştırmaya çalışıyorlar. Camilerimiz hepimizin ortak mekânıdır; hiçbir siyasi parti veya hükümetin politik oyun arenası değildir.’’
ÇATIŞMA ÇIKARMAYA MI ÇALIŞIYORLAR?
Camilerin hükümet çıkarları doğrultusunda kullanılmasının toplumda çatışmaları körükleyeceğini belirten Mustafa U. isimli vatandaş ise şunları söyledi: “Ulu Cami önünde siyasi broşür dağıtan kişiye karşı görüşten biri çıkıp müdahale etse ne olur, hiç düşünen yok mu? Camilerimizi siyasete alet edenler bu kutsal mekanları kavga yerine mi dönüştürmeye çalışıyor?”
Dün Kentucky’den Virginia’ya Pennslyvania’dan Massachusetts’a kadar 8 eyalaetten insanlar cami önlerinden kaldırılan otobüslerle AK Parti’ye destek mitingine getirildi. AK Parti hükümetine destek amacıyla New York’taki Dag Hammarskjold Parkı’nda düzenlenen gösterinin broşürleri cuma namazı çıkışında cami önlerinde dağıtıldı. Aynı şekilde gösteri günü Diyanet camilerinden miting alanına otobüsler kaldırıldı. Türkiye Cumhuriyeti Birleşmiş Milletler Büyükelçiliği Basın Ataşeliği aracılığıyla da yerli ve yabancı medya mensupları mitinge davet edildi.
‘CAMİDE SİYASET’E POLİS MÜDAHALESİ
New Jersey eyaletinin Cliffside Park şehrinde bulunan Bergen Diyanet Cami önünde broşür dağıtan bir şahsa polis müdahale etti. Dini bir kurum önünde izinsiz broşür dağıtılamayacağını belirten polis, bu kişinin bölgeden ayrılmasını istedi. Bergen Diyanet Cami ve Kültür Merkezi yönetim kurulunun dağıtılan broşürden haberdar edilmediği de öğrenildi.
Yine New Jersey’e bağlı Paterson şehrinde faaliyet gösteren Ulu Cami de siyasete alet edilen diğer bir dini kurum oldu. Cuma namazı çıkışı miting için broşür dağıtılan camiden miting günü gösteri alanına otobüs kaldırıldı.
Ulu Cami yönetim kurulu ise konuyla ilgili çelişkili açıklamalarda bulundu. Broşür dağıtma izninin cami yönetim kurulu tarafından alındığını ifade eden bir yönetim kurulu üyesi, broşür içeriği hakkında bilgi sahibi olmadıklarını ileri sürdü. İsminin açıklanmasını istemeyen yetkili, ‘Camiye siyaset soktukları’ yönündeki iddiaları kabul etmediklerini söyledi.
New York-Brooklyn’de bulunan Eyüp Sultan Kültür Merkezi’nde de yine aynı şekilde cuma namazı çıkışı siyasi broşür dağıtıldı. Broşürün dağıtımı için cami yönetiminden izin alınmadığı öğrenildi.
CAMİ CEMAATİNE “IŞİD PROTESTOSU” DEDİLER
New York eyaleti bağlı Long Island şehrinde bulunan Mevlana Camii’nde ise ilginç bir durum yaşandı. Cumartesi günü yapılan seçimle işbaşına gelen yeni yönetim kurulundan bir yetkili cami önünden gösteri için otobüs kaldırılacağını söyledi. Olayın görgü tanığı Erhan S.’nin protestonun ne amaçla yapılacağını sorması üzerine, “Türkiye’nin imajına IŞİD ve Kobani meseleleriyle zarar verilmeye çalışıldığını ve buna tepki göstermek amacıyla protesto yapılacağını” ileri sürdü.
Aynı şekilde Kentucky eyaletinde bulunan Ahıska Türkleri Toplum Merkezi’nde görevli (Ahiska Turks Community Center of Kentucky) Diyanete bağlı imam Musa Uzun, Ahıskalı Türklere New York’ta Türkiye’ye destek mitingi yapılacağını ve katılmak isteyenler için de otobüs kaldıracağını duyurduğu öğrenildi. Uzun’un mitingin Hizmet Hareketi karşıtı eylem olduğu konusunda Ahıskalı Türklere bilgi vermediği öğrenildi.
DİYANET CAMİLERİNDEN MİTİNGE OTOBÜS KALKTI
Gösteri günü ise ABD’nin farklı eyaletlerinde bulunan Diyanet camilerinden miting alanına otobüs kaldırıldı. New Jersey Ulu Camii önünden kaldırılan otobüsler, katılımcıları New York’a taşıdı. Benzer şekilde Pennsylvania eyaletinin Levittown şehrinde bulunan Yunus Emre Camii’nden de gösteriye otobüs kaldırılacağı bilgisi sosyal medya üzerinden katılımcılara duyuruldu. Aynı şekilde Long Island şehrindeki Mevlana Camii önünden de protestoya katılımcılar için otobüs kaldırıldı.
GÖSTERİYE KATILIM DÜŞÜK OLDU
Diyanet camileri ve büyükelçiliğin tüm çabasına rağmen AK Parti hükümetine destek mitingine katılım düşük oldu. Gösteriye New York başta olmak üzere New Jersey, Pennsylvania, Maryland, Massachusetts, Washington DC, Delaware, Kentucky ve Connecticut gibi 8 farklı eyaletten otobüslerle getirilen yaklaşık 200 kişilik bir grup katıldı.
Türk hükümetine yöneltilen yolsuzluk ve rüşvet gibi suçlamaların asılsız olduğunun iddia edildiği gösteride Hizmet Hareketi, seçilmiş hükümete ‘darbe yapmakla’ suçlandı. Hizmet Hareketi’nin Türkiye-ABD ilişkilerini bozmaya çalıştığını ileri süren protestocular, Türk okullarının da kapatılması gerektiğini savundu.
“CAMİLERİN SİYASALLAŞTIRIMASI RADİKALİZME YOL AÇAR”
Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı camilerin siyasi tutum içine girmeye başlamasının kendisi için artık sürpriz olmadığını belirten İlahiyatçı gazeteci-yazar Dr. Ahmet Kurucan, bu kurumun son bir yıldır aldığı pozisyonun belli olduğunu ifade etti. Yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesinde bazı camilerin AK Parti karargahı gibi kullanıldığını hatırlatan Kurucan, bu durumun ABD’ye taşınmasının kendisini şaşırttığını kaydetti.
Bazı radikal grupların dünya genelinde camileri üs gibi kullanmasından dolayı ABD İç Güvenlik Bakanlığı’nın camileri sıkı denetim altında tutuğunu aktaran Kurucan şöyle konuştu: “Bu işin tarihçesine de bakarak söyleyebiliriz ki; radikalizmin ilk adımında camilerin siyasete alet edilmesi vardır. Vaazların, hutbelerin, kursların denetim altında tutulmasının asıl nedeni budur. Şimdi camiye siyasetin karışması, peşinden radikalizmi getirir mi? Siz, biz, hele hele New Jersey Ulu Cami ya da New York Eyüp Sultan Camii için buna “Kesinlikle hayır” deriz... Deriz; ama güvenlik teşkilatının meseleye bu safhadan sonra hem de bizim rahatlığımız içinde ‘hayır’ diyeceğini zannetmiyorum.”
ABD’de Türk camilerinin siyasallaştırılması kararının çok büyük bir hata olduğunu aktaran Kurucan, “Diyanet’in, yani devletin zaten bir avuç Türkiye Müslümanı olarak yaşadığımız bu ülkede siyasi aktör gibi taraftar bir tutum izlemesi bizi birbirimize düşürür” dedi.
CAMİ CEMAATİ SİYASALLAŞMADAN RAHATSIZ
14 yıldır Amerika’da yaşadığını belirten Ömer F. isimli vatandaş ise Bergen Diyanet camisi çıkışında bir şahsın protesto için broşür dağıttığına şahit olduğunu aktardı. Cami cemaatinin şikayeti üzerine New Jersey polisinin şahsa müdahale ettiğini anlatan Ömer F., “Burada kimse kilise veya camide bu türden siyasi bir çağrıda bulunmaz. Kanunlar, ibadet yerlerinin siyasallaştırmasına izin vermez” dedi.
Bazı kişilerin Türk devleti ya da hükümetinden sağladıkları maddi destekle ABD’de toplumun bir kesimine karşı yargısız infaza çabaladığını savunan Ömer F. şunları söyledi: “Camiye ibadet için gidiyoruz ve namaz çıkışında birileri siyasi propaganda yapıyor. Aleyhinde hiçbir mahkeme kararı olmayan, haklarında bugüne kadar tek bir delil ortaya konamamış milyonlarca insanı ‘paralel’ yaftası ve ağır ithamlarla sindirip halkın gözünde şeytanlaştırmaya çalışıyorlar. Camilerimiz hepimizin ortak mekânıdır; hiçbir siyasi parti veya hükümetin politik oyun arenası değildir.’’
ÇATIŞMA ÇIKARMAYA MI ÇALIŞIYORLAR?
Camilerin hükümet çıkarları doğrultusunda kullanılmasının toplumda çatışmaları körükleyeceğini belirten Mustafa U. isimli vatandaş ise şunları söyledi: “Ulu Cami önünde siyasi broşür dağıtan kişiye karşı görüşten biri çıkıp müdahale etse ne olur, hiç düşünen yok mu? Camilerimizi siyasete alet edenler bu kutsal mekanları kavga yerine mi dönüştürmeye çalışıyor?”