Seçimle başa gelmiş bir siyasi otoriteye, kendi söylemlerini yerine getirmesi için baskı yapan, yapma gücünü kendinde bulan her türlü siyaset dışı, kişi ya da kurum aslında birer muhtıra vermektedir.
Bu açıdan bakıldığında dershane tartışmaları neticesinde gerek basın yayın kuruluşları ile olsun gerek Fetullah Gülen’in bizzat şahsi açıklamalarıyla olsun mevcut iktidara ‘Cemaat Muhtıra’ vermiştir.
Kendi askerini, çok kirli iftiralar neticesinde yıpratan, itibarsızlaştıran AKP hükümeti şu günlerde Amerika’da yaşayan bir Cemaat liderinden emirler almakta, onu ve cemaatini razı etmek için her türlü yalakalıkla mevzuyu geçiştirmeye çalışmaktadır.
Ne acı değil mi, en acımasız ithamlar ile askere saldıran Başbakan ve onun kabinesindeki vekiller şimdi televizyon ekranlarından cemaate yaranma yarışına girdiler. En bariz örneği de, başbakanın başdanışmanı Yalçın Akdoğan oldu bu süreçte. Adam nerdeyse varlığımı cemaate borçluyum diyecekti… YAZININ DEVAMI