Abdülrahman BAYRAKER
Nedir Bu Oslo Görüşmeleri?Oslo görüşmeleri Norveç’in başkenti Oslo’da yapılan PKK yöneticileri İle bazı MİT yetkilileri arasındaki gizli görüşmelerdir. Görüşmeler gizli yürütüldüğü için başlangıçları, tam tarihleri, kaç kez toplanıldığı hakkında net bir bilgi bulunmamaktadır. Bu görüşmelerin gerçekleştiğine dair ilk iddialar, sızdırıldığı sanılan bir takım ses kayıtlarının bazı haber ajanslarında ve sanal ortamda yayınlanmasıyla ortaya atılmıştır. Koordinatör olarak kabul edilen ülke Norveç olarak bilinse de İngiltere’nin de bu görüşmelere temsilci gönderdiğinin bilinmesi İngiltere’nin görüşmelerde ki yüzünü de yansıtmaktadır.Görüşmelerin açığa çıkmasıyla HSYK İstanbul Cumhuriyet Savcılığına özel yetki verip gerekli kişileri incelemeye alması ve soruşturmanın başlatılması istenmiştir. Soruşturmanın amacı ise görüşmelerde KCK yapılanmasına bilgi aktırılıp aktarılmadığının araştırılmasıdır. Lakin ne MİT müsteşarı ne eski MİT müsteşarı ne de yardımcıları çağrıldıkları halde ifade vermeye gitmemişlerdir. Bir soruşturma krizi oluşmaya başlamışken hükümet yasal düzenlemeler sürecini başlatmıştır. 3-4 gün içinde tasarı hazırlanmış ve mecliste kabul edilen yasa değişikliği Cumhurbaşkanı tarafından aynı gün içinde onaylanarak soruşturma krizine nokta koyulmuş ve aynı zamanda Cumhuriyet dönemindeki yapılan en hızlı yasa değişikliği olarak tarih sayfalarında yerini almış olur.Gündemdeki Oslo SüreciBu gidişle Başbakan ve bakanların açıklamaları görüşmelerin bundan sonra da devam edeceği yönünde görünüyor. Görüşmeler bundan önce bir gizlilik çerçevesi altında yürütülmeye çalışıyorken bu süreçte ne gizleme ne saklama alelade görüşmelerin yapılacağı bas bas bağırılıyor. Hatta belki görüşme bilgileri, katılımcılar, yer, zaman, mekan bile önceden açıklanabilir. Bu kadar rahat bir ortamda tek kalan mesele ise KCK’ nın tekrar masaya oturup oturmayacağıdır. Millet olarak sindirim sistemimizde baya kuvvetli. Milletimizin başında öyle bir bela var ki terörden daha büyük bir bela olarak değerlendirilebilir. Sinemizi bir ‘’bananecilik’’, bir ‘’tepkisizlik’’ kapladı ki ne fena! Devlet görevlilerimizin illegal bir yapıyla taviz kalemiyle pazarlık yapmasını hiç yabancılamıyoruz. Eğer bizdeki bu tepkisizlik, bananecilik, sineye çekme var olmaya devam ederse daha çok Oslo görüşmeleri görür geçiririz biz.Bu görüşmelerin daha vahim tarafları var tabii. Görüşme talepleri açıkça dillendirilirken karşı cephedeki sözde muhataplardan cevap alınamıyor. Yani sözün özü PKK, KCK adına ne derseniz artık bu katil eller cüret edip masaya oturma taraftarı değiller. Pusularına, saldırılarına tam gaz devam etmekteler. Bu olaylardaki parçaları bir araya getirdiğimizde sonuç şudur ki görüşmelerle terörün biteceğini, örgütün dizginleneceğini düşünen zihniyete yazıklar olsun. Bu görüşmeler resmen ülkenin bekasını hiçe sayarak bölünmez bütünlüğünü tehlikeye atmaktır. Taviz çözüm yolu olarak görüldükçe bu tehlike hiçbir zaman ortadan kalkmayacaktır. Kalıcı çözüm yolları bulunmadığı takdirde PKK tarafından gerçekleştirilen bu pusular, yapılan saldırılar hiçbir zaman sona ermeyecektir. Çünkü PKK kazandığı ayrıcalıkları saldırılarının sonucu olarak görüp kanlı eylemlerine her zaman devam edecek ve her zaman daha fazla ayrıcalık isteyecektir.Bu oyunlarla bize kabul ettirilmek istenen şey basittir. Her gün şehit haberi duyarak bu haberlere karşı duyarsızlaşmamız isteniyor. Olan biten her şeyi normalleştirme çabası var. Milletimizi yıldırma politikası açıktan güdülüyor. Olan bitene karşı bilinçli, milletperver düşünceyle yaklaşmamız lazım. Şükürler olsun ki bu millet çok badireler atlattı ve hiçbirini kestirip atmadı. Milletimizin ‘’ne istiyorlarsa yapalım, bu belayı def edelim’’ düşüncesine sahip olmasını bekleyenler daha çok bekler. Bu devletin, bu milletin ölü toprağı bile bu şerefsizleri gömmeye yeter. Yazıma Atsız Hoca’nın dizeleriyle son vermek istiyorum, fikriyatımızda var olan mücadele ruhunu diri tutabilme dileğiyle.Kılıç Arslan öldü sanma, yaşıyor bizde!
Atilla’nın ateşi var içimizde!
Kanije’nin gazileri daha dipdiri!
Sınırdadır Plevne’nin kırk bir askeri!
Edirne’de Şükrü Paşa bekliyor nöbet!
Dumlupınar denen şeyi bilirsin elbet!
Şehitlerden elli milyon bekçisi olan
Asılmaz bir kayadır bu ebedi Vatan!
Nedir Bu Oslo Görüşmeleri?Oslo görüşmeleri Norveç’in başkenti Oslo’da yapılan PKK yöneticileri İle bazı MİT yetkilileri arasındaki gizli görüşmelerdir. Görüşmeler gizli yürütüldüğü için başlangıçları, tam tarihleri, kaç kez toplanıldığı hakkında net bir bilgi bulunmamaktadır. Bu görüşmelerin gerçekleştiğine dair ilk iddialar, sızdırıldığı sanılan bir takım ses kayıtlarının bazı haber ajanslarında ve sanal ortamda yayınlanmasıyla ortaya atılmıştır. Koordinatör olarak kabul edilen ülke Norveç olarak bilinse de İngiltere’nin de bu görüşmelere temsilci gönderdiğinin bilinmesi İngiltere’nin görüşmelerde ki yüzünü de yansıtmaktadır.Görüşmelerin açığa çıkmasıyla HSYK İstanbul Cumhuriyet Savcılığına özel yetki verip gerekli kişileri incelemeye alması ve soruşturmanın başlatılması istenmiştir. Soruşturmanın amacı ise görüşmelerde KCK yapılanmasına bilgi aktırılıp aktarılmadığının araştırılmasıdır. Lakin ne MİT müsteşarı ne eski MİT müsteşarı ne de yardımcıları çağrıldıkları halde ifade vermeye gitmemişlerdir. Bir soruşturma krizi oluşmaya başlamışken hükümet yasal düzenlemeler sürecini başlatmıştır. 3-4 gün içinde tasarı hazırlanmış ve mecliste kabul edilen yasa değişikliği Cumhurbaşkanı tarafından aynı gün içinde onaylanarak soruşturma krizine nokta koyulmuş ve aynı zamanda Cumhuriyet dönemindeki yapılan en hızlı yasa değişikliği olarak tarih sayfalarında yerini almış olur.Gündemdeki Oslo SüreciBu gidişle Başbakan ve bakanların açıklamaları görüşmelerin bundan sonra da devam edeceği yönünde görünüyor. Görüşmeler bundan önce bir gizlilik çerçevesi altında yürütülmeye çalışıyorken bu süreçte ne gizleme ne saklama alelade görüşmelerin yapılacağı bas bas bağırılıyor. Hatta belki görüşme bilgileri, katılımcılar, yer, zaman, mekan bile önceden açıklanabilir. Bu kadar rahat bir ortamda tek kalan mesele ise KCK’ nın tekrar masaya oturup oturmayacağıdır. Millet olarak sindirim sistemimizde baya kuvvetli. Milletimizin başında öyle bir bela var ki terörden daha büyük bir bela olarak değerlendirilebilir. Sinemizi bir ‘’bananecilik’’, bir ‘’tepkisizlik’’ kapladı ki ne fena! Devlet görevlilerimizin illegal bir yapıyla taviz kalemiyle pazarlık yapmasını hiç yabancılamıyoruz. Eğer bizdeki bu tepkisizlik, bananecilik, sineye çekme var olmaya devam ederse daha çok Oslo görüşmeleri görür geçiririz biz.Bu görüşmelerin daha vahim tarafları var tabii. Görüşme talepleri açıkça dillendirilirken karşı cephedeki sözde muhataplardan cevap alınamıyor. Yani sözün özü PKK, KCK adına ne derseniz artık bu katil eller cüret edip masaya oturma taraftarı değiller. Pusularına, saldırılarına tam gaz devam etmekteler. Bu olaylardaki parçaları bir araya getirdiğimizde sonuç şudur ki görüşmelerle terörün biteceğini, örgütün dizginleneceğini düşünen zihniyete yazıklar olsun. Bu görüşmeler resmen ülkenin bekasını hiçe sayarak bölünmez bütünlüğünü tehlikeye atmaktır. Taviz çözüm yolu olarak görüldükçe bu tehlike hiçbir zaman ortadan kalkmayacaktır. Kalıcı çözüm yolları bulunmadığı takdirde PKK tarafından gerçekleştirilen bu pusular, yapılan saldırılar hiçbir zaman sona ermeyecektir. Çünkü PKK kazandığı ayrıcalıkları saldırılarının sonucu olarak görüp kanlı eylemlerine her zaman devam edecek ve her zaman daha fazla ayrıcalık isteyecektir.Bu oyunlarla bize kabul ettirilmek istenen şey basittir. Her gün şehit haberi duyarak bu haberlere karşı duyarsızlaşmamız isteniyor. Olan biten her şeyi normalleştirme çabası var. Milletimizi yıldırma politikası açıktan güdülüyor. Olan bitene karşı bilinçli, milletperver düşünceyle yaklaşmamız lazım. Şükürler olsun ki bu millet çok badireler atlattı ve hiçbirini kestirip atmadı. Milletimizin ‘’ne istiyorlarsa yapalım, bu belayı def edelim’’ düşüncesine sahip olmasını bekleyenler daha çok bekler. Bu devletin, bu milletin ölü toprağı bile bu şerefsizleri gömmeye yeter. Yazıma Atsız Hoca’nın dizeleriyle son vermek istiyorum, fikriyatımızda var olan mücadele ruhunu diri tutabilme dileğiyle.Kılıç Arslan öldü sanma, yaşıyor bizde!
Atilla’nın ateşi var içimizde!
Kanije’nin gazileri daha dipdiri!
Sınırdadır Plevne’nin kırk bir askeri!
Edirne’de Şükrü Paşa bekliyor nöbet!
Dumlupınar denen şeyi bilirsin elbet!
Şehitlerden elli milyon bekçisi olan
Asılmaz bir kayadır bu ebedi Vatan!