‘Kol kırılır yen içindi’ sözünü çoktan aştı ülkücü hareket.
Milliyetçi Hareket Partisi’nin şu an içinde bulunduğu durum diğer partilerinde dikkatini çekmektedir.
Sosyal medyada ve gazete köşelerinde ulu orta tartışılmakta, ortaya çıkan olağanüstü durum çözüme kavuşması için mahkemelere taşınmaktadır.
MHP’nin geldiği nokta bu olmamalıydı.
Ülkücüler böyle karmaşık bir yapının içine sürüklenmemeliydi.
Uğruna ölebildikleri, Turan davası, Türklük davası veya Türk İslam Davası'nın ülkü erlerinin, kahramanların, Alperenlerinin dertleri, tasaları, sıkıntıları ve kavgaları birbirlerine karşı olmamalıydı.
Büyük ülkülerin büyük dava adamları ne hala düştü böyle?
Ülkücülük hepimizin en büyük ortak payesiyken daha üstün olan hangi payeler bizi ortak payemizden, duygu ve düşüncelerimizden kopararak birbirimizi yer duruma getirdi.
Nasıl odlu da, kaşını, gözünü beğenmedik diye bu dava için canını dişine takan insanları ihanetle suçlar hale geldik?
Nasıl oldu da ‘hak hukuk adalet’ diyen bizler, hak, hukuk ve adaleti tanımadan Ülkücü İradenin ortaya çıkardığı teşkilatlarımızı kapattık.
Yöneticilerinin haklarını nasıl gasp edebildik?
Büyük teşkilatlarda kişiler, kendi istek ve arzularına, kendi geleceklerine, şahsi çıkar ve menfaatlerine yani küçük hesaplarına uydurmaya başladığında küçülmeye ve yok olmaya mahkumdurlar.
Korkunun ecele hiçbir faydası yoktur beyler!
Ülkücü irade kararını verecektir. Gür akan sele karşı durmak beyhudedir.
Asuman Deniz
Milliyetçi Hareket Partisi’nin şu an içinde bulunduğu durum diğer partilerinde dikkatini çekmektedir.
Sosyal medyada ve gazete köşelerinde ulu orta tartışılmakta, ortaya çıkan olağanüstü durum çözüme kavuşması için mahkemelere taşınmaktadır.
MHP’nin geldiği nokta bu olmamalıydı.
Ülkücüler böyle karmaşık bir yapının içine sürüklenmemeliydi.
Uğruna ölebildikleri, Turan davası, Türklük davası veya Türk İslam Davası'nın ülkü erlerinin, kahramanların, Alperenlerinin dertleri, tasaları, sıkıntıları ve kavgaları birbirlerine karşı olmamalıydı.
NE OLDU BİZE BÖYLE?
Türkiye’nin her tarafından düşmanlar saldırırken, her gün birkaç şehit verirken, vatanımız bölünme tehlikesiyle karşı karşıya kalırken ne oldu bize böyle?Büyük ülkülerin büyük dava adamları ne hala düştü böyle?
Ülkücülük hepimizin en büyük ortak payesiyken daha üstün olan hangi payeler bizi ortak payemizden, duygu ve düşüncelerimizden kopararak birbirimizi yer duruma getirdi.
HANİ BİZ BÜYÜK TEŞKİLATTIK?
Hani biz büyük, kocaman, parmakla gösterilen bir teşkilattık?Nasıl odlu da, kaşını, gözünü beğenmedik diye bu dava için canını dişine takan insanları ihanetle suçlar hale geldik?
Nasıl oldu da ‘hak hukuk adalet’ diyen bizler, hak, hukuk ve adaleti tanımadan Ülkücü İradenin ortaya çıkardığı teşkilatlarımızı kapattık.
Yöneticilerinin haklarını nasıl gasp edebildik?
Büyük teşkilatlarda kişiler, kendi istek ve arzularına, kendi geleceklerine, şahsi çıkar ve menfaatlerine yani küçük hesaplarına uydurmaya başladığında küçülmeye ve yok olmaya mahkumdurlar.
Korkunun ecele hiçbir faydası yoktur beyler!
Ülkücü irade kararını verecektir. Gür akan sele karşı durmak beyhudedir.
Asuman Deniz