Hükümet kurulsa da kurulmasa da uzak veya yakın bir erken seçimi yaşayacağız.
Yerel ve genel seçimler adaletsizlikler üzerinde yapılıyor. Hakemin dahi olmadığı vuran vurana kıran kırana bir maç oluyor.
Değişik ve anlaşılması zor bir şekilde partilere hazine yardım yapılıyor. Mesela 2015 yılı bütçesinden partilere "AKP: 302.7, CHP: 157.2, MHP: 78.2 milyon TL. yani toplamda Üç partiye 2015 bütçesinden aktarılacak tutar 538 milyon TL'nin üzerinde oluyor.
İktidar partisinin seçim için hesapta olmayan harcamalarını da bunun üzerine kattığınızda korkunç bir rakam çıktığını görmemiz mümkündür.
İktidar partisi özellikle 7 Haziran seçimlerinde devletin bütün imkânlarını saça saça kullandı. Devletin araç ve gereçlerini, sahip olduğu belediyelerin her türlü imkânlarını sonuna kadar değerlendirdi.
İl ve İlçe belediyeleri tarafından iktidar patisinin reklam ve ulaşım kalemleri insafsızca harcamalarla karşılandı. Dolayısıyla bütün bu paralar milletimizin cebenden çıktı.
Yeniden erken seçim demek yeniden para harcamak demektir; yeniden devlet kaynaklarının ve imkânlarının kullanılması ve har-çur edilmesi demektir.
Olası bir erken seçimde seçim adaletinin sağlanması için farklı yol ve yöntemler dillendirilmektedir. Ancak bu yol ve yöntemlerin hiç birisi para harcamanın önüne geçmeyecektir.
Önce hakkaniyete, adalete ihtiyaç vardır.
İktidar olmuş, muhalefet olmuş önemli değil önemli olan hakkaniyet ve adaletin sağlanmasıdır.
Olası bir erken seçimde milletin cebine dokunmadan hak ve adalet ölçüsü içerisinde seçim yapmak mümkündür. Zamanında yapılacak olan seçimlerde devletin imkânları nispetinde seçime girecek tüm partilere destek verilebilir. Parası olanlarda harcamalarını az veya çok bir yapabilir. Buna bir şey dediğimiz yok. Ancak olası bir erken seçimde yeniden devletin kasasını boşaltmaya kimsenin hakkı yok.
Gazete ve televizyonlar aracılıyla partiler seslerini duyurabilir.
Devlet, gazete ve televizyonlardan partilerin sesini duyurabilmesine imkân tanıyabilir.
Sadece TRT değil bütün televizyon kanallarında partilerin aldıkları oy oranına göre propaganda yapmasına mecburiyet getirebilir.
Eğer Adaletli bir şekilde bu imkân tanınırsa, çevremiz kirlenmeyecek, çöplüğe dönüşmeyecek. Haksız rekabet yapılmayacak. Devletin araç ve gereçleri kullanılmayacak, meydanlara insanlar taşınıp durmayacak. En önemlisi milli servetimiz çöpe atılmayacak.
İlle de erken seçim olacaksa insanları sokaklara dökmeden yerel ve ulusal televizyon ve gazeteler kullanılarak bu iş hallolur.
Bu teklifi sunan partiler vatandaşında desteğini alır.
Kapsamhaber/gündem