Türkiye Katar ve diğer Körfez ülkeleri arası çatışmada Doha'yı desteklediği ve Trump'ı bu bölgesel krizi teşvik etmekle suçladığı zaman Yunan-Amerikan elitleri, İsrail lobisiyle birleşip Ankara'ya yeni bir saldırı hazırladı.Olur ki Donald Trump'ın sert açıklamaları sonucu oluşan ciddi durumda Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye çıkarlarına en büyük zarar kimden geldiği ve hangi tehditlerine en büyük dikkat vereceğini karar kılmalı.Şimdi ABD, sözü geçen tehditlerden biri olarak görünüyor. ABD Başkanı'nın açıklamaları ve Doha'yı terörizm desteklemeyle suçlamaları Körfez ülkelerini eylemlere teşvik ediyor; bazı Ortadoğu uzmanları bölgede "Amerikan askeri mevcudiyetinin artması"na bile işaret ediyor.AMERİKA'DA LOBİCİLİK FETÖCÜLER TARAFINDAN FİNANSE EDİLİRAma gerçekten Trump'ın Riyad görüşmesinde yaptığı açıklamalar Katar krizini aslında başlattıysa da en önemli sebepleri daha önce oluşmuştur. ABD Başkanı, Tahran ve Doha'ya baskıya itiraz etmediğini gösterdi. Böyle bir tutum, terörizmle mücadeleye değil ekonomik çıkar başta olmak üzere bazı sebeplere dayanıyor. Uluslararası sorunlardan başka parçalanan Amerikan toplumda iç politika sebepleri de Beyaz Saray için çok önemlidir.Amerika'da lobicilik büyük bir rol oynuyor. Örneğin, Demokratik Parti öyle ya da böyle Katarlı, İsrailli, Yunanistanlı ve FETÖcüler tarafından finanse edilir. Hem grup kendi çıkarlarını gözetirken parti kararları yapılan bağışlara büyük ölçüde dayanıyor. Böylece Trump, Katar lobisini zayıflatmak ve İsraillileri memnun etmek için Doha'yı baskı altına almaya izin verebilmiş. İsrail, krizden yararlanan birkaç Ortadoğu ülkelerinden biridir. Belki Katar krizi süresinde ABD Başkanının Kudüs ziyareti de bir tesadüf değil.Ayrıca ziyaretinden önce Donald Trump, Recep Tayyip Erdoğan'la bir araya gelip görüşmede bölgesel siyaset ve terörizmle mücadele sorunlarını ele aldı. Şu konuşma pek açık olmuş görünüyor – o zaman iki lider birbirine saygı duydu.GÜLEN İLE BİRLİKTE DEMOKRAT PARTİ BAĞIŞÇILARI KİMLER?Öte yandan, Obama'nın ABD Başkanı olduğu 5 yıllık süresinde Ankara ile Washington arası güven en az iki kez en düşük seviyeye ulaştı. Washington, Türkiye'nin iç işlerine karışırken kendi demokrasi değerler görüşünü vatandaşlarımıza kabul ettiriyordu; Ankara'nın itirazları ve çıkarlarını arka plana atarken kendi jeopolitik oyunlarında Türk halkını istismar ediyordu. Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı temsilcilerinin "affediyoruz" ziyaretleri de Obama ile Clinton yönetiminin Türkiye'ye yönelik aldatıcı eylemleri duygusunu bastıramıyor. Demokratlardan başka bir dış politikayı bekleyebilir miyiz ya?Demokrat Partisi, iktidar olmadan bile Türkiye'nin çıkarları ve kanunlarını kenara itiyor. Fethullah Gülen'le birlikte parti bağışçıları olan Bloomberg, Coca-Cola ve Libra Group, Yunan-Amerikan sivil toplum örgütü Hellenic İnitiative'nin sponsorlarıdır. Bu örgütün bağışçıları arasında Washington'un Kıbrıs sorunu siyasetine etkin bir şekilde karışan lobici Andy Manatos ve ABD Ekümenik Patrikliği Temsilciliği Başkanı Anthony Limberakis. Eski ABD Başkanı Bill Clinton, Hellenic İnitiative onur kurulu üyesi; eski Ekümenik Patrikliği papazı Mark Arey ise yetkili müdürüdür. Bunlardan başka Libra Group CEO'su George Logothetis, Coca-Cola yönetmeni Muhtar Kent (Rum Ortodoks Patriği Bartholomeos'un kadim dostu) ve Amerika Yunan Ortodoks Başpiskoposluğu halkla ilişkiler müdürü Alex Karloutsos, örgütün yönetim kurulu mensuplarıdır; Karloutsos da Gülen'in ABD'ye kaçışına yardım ettiklerinden biriydi.Haziran başında birçok ABD Kongre üyeleri, Amerika'daki Müslümanlara yönelik ayrımcılığı sert bir şekilde eleştiren Recep Tayyip Erdoğan'a karşı Limberakis tarafından imzalanan bir açıklama almıştır. Aynı metin, medyaya yayınlandı, Amerika Yunan Ortodoks Başpiskoposluğu adına da.Heybeliada Ruhban Okulu'nun açılışını isteyen ve Beyaz Saray'a sadakatini gösteren Ortodoks Amerikan Yunanlıları sadece kendi çıkarlarını koruyor gibi görünebilirdi. Ancak bu doğru değil. Washington'un bugünkü siyaset standartlarına uyarınca hareket ederken beklediği gibi Türkiye'yi saldırmak üzere durumdan faydalandı.Beyaz Saray'a yakın Amerikan Yunanlılarına göre etkin Yunan lobicilerinin etkilediği ABD Ekümenik Patrikliğinde Donald Trump'a olumsuz tutum pek yaygın, ayrıca "küresel ısınma" hayali tehditleri ve ekolojik siyaset yerine Amerikanlıların gerçek sorunları için kaygılanmasından dolayı. Ekolojik politika, "Yeşil Patrik" Bartholomeos'un en seçkin alanlarından olup bazı örgüt mensupları ABD Yönetimi ve Kongresini etkileme fırsatını kaçırmıyor. Sözü geçen açıklamaya gelince papazlıktan yoksun edilen ve Hristiyanlık veya Budizm'i tercih ettiğini bilmeyen Mark Arey bazı kaynaklara göre şu metni Karloutsos'un talebiyle yazmış. Yani bu isimler, dini bahane edip Gülen, Clinton ve İsrailliler ile birleşen Kıbrıs işadamlarının parasını istismar ediyor.Bu arada Demokratlar, Türkiye'de Fener Rum Patrikliği faaliyeti sorusu dahil Ankara ile net bir diyalog yaklaşık 8 yıllık süresinde kurabilecekti… Fakat protesto ve darbeler düzenlerken Ankara'nın konumunu zayıflatmaya gizli bir şekilde çalışıyordu. Ortaklığı ele alıp arkadan vurmak; sonra da af dileyip sadakat ve işbirliğiyle güvence vermek… Bugün ABD Kongresindeki Yunan-İsrail lobisiyle bir anlaşmaya varması mümkün görünmüyor, en azından FETÖ'yle işbirliği sürdüğü zaman. Hatta şimdi de hem Kongre hem Beyaz Saray'da pek iktidar olmadan Türkiye karşıtı güçler ile hiçbir konuşma yapılamaz gibi görünüyor.Belki Erdoğan'ın şu an yapabildiği tek bir şey, Türkiye içinde Fener ve Heybeliada'daki Yunan-Amerikan ajanlarını zararsız duruma getirmek. Bundan sonra da dış politikayı gerçekten belirleyen ve diyaloga hazır olan bir güçle sözleşebilir.Kapsamhaber/ ABD/ Adnan Çavuşoğlu
Kapsam
11 Eylül 2017 - 10:57
Güncelleme: 04 Ekim 2020 - 21:23
Türkiye'nin Washington'da Hayali ve Gerçek Düşmanları
Türkiye Katar ve diğer Körfez ülkeleri arası çatışmada Doha'yı desteklediği ve Trump'ı bu bölgesel krizi teşvik etmekle suçladığı zaman Yunan-Amerikan elitleri, İsrail lobisiyle birleşip Ankara'ya yeni bir saldırı hazırladı
Kapsam
11 Eylül 2017 - 10:57
Güncelleme: 04 Ekim 2020 - 21:23