Kurban; şu Dünya’da ilk ve son nefesimizin aynı hevesi muhafaza ettiğini gösteren bir ölçütdür. Öyle ise; ilk halimiz ne ise son halimiz de aynısı olduğu bir Dünya görüşünün simgesi olmalıdır; sadakat ve vefakârlığın simgesi, mihenk taşı; Kurban.
Adam kayırmamanın da ölçütüdür, aynı zamanda. Yolsuzluk ve rüşvetin reddidir kurban ruhu.
Yeryüzünde ilk hali ne ise son hali de o olan tek bir din vardır: İslâm. Bu gerçeği yabancı araştırmacılar da kabul eder. Aslında anlatırken de imrenen ve özenen bir haleti ruhiye içinde bulunurlar. Yeryüzünde Kuranı Kerim dışında bir kitap yoktur: İlk halini muhafaza eden ve 6. asırdan kalan yegane biricik kitaptır. Buraya kadar her şey özendiricidir.
Ama onları avutan bir şey var: Müslümanların son hali, yani asrımızdaki durumu. Esasında müslümanlar bozulmamış ve el değmemiş bir mücevher olan İslâm üzerinden refah ve medeniyeti yakalayamıyor, kadınların dişi olduğu kız çocuklarının 60 yaşından yukarı çakalozların haremlerine atıldığı 6. asır koşullarında yaşadığı bir dünyadır İslâm dünyası.
İslâm dini 6. asır kaynaklarını muhafaza etmesi bakımından çok güçlü ama işlenmemiş bir müceher olarak da çok zayıf kalmıştır.
Kurban nedir?
Allah için koşullarına uygun bir hayvanı kesip paylaşmaktır kısaca. Kuranı Kerim’de geçen “venhar” ifadesine dayanarak tartışmalı da olsa vacip hükmünde kabul edilen bir ibadettir. Peki “venhar” ifadesinin bir anlamı daha var. Onun üzerinde düşündük mü hiç?
Göğüslemek, göğsüyle yapmak demekitr. Yaptığın işi ruhunla yap, göğsünle benimse demektir. Kelâm dersi hocası Profesör Hüseyin Atay hocamızın 1979-1982 derslerinden aldığımız notlardır bunlar.
Kurbana bir anlam katmak ve sadece hayvanın kanını akıtmak demek olmadığını buradan da çıkarabiliriz. İşine kendini ver, lâlettayin iş yapma (collution) demektir diy mi? Tanrı’nın her ifadesi bir ufuktur ufuk.
Hazreti Musa’ya neden ayağındaki nalini çıkar (fehlağ nağleyk) diye emrettiki Sina Dağı’nda?
Düşünelim. Girdiğin yer mi kutsal? Yoksa evin, okulun, ülken, şirketin, vatanın mı? Bunu sormak gerekiyor diymi? Yoksa neden ayağındaki nalini çıkar buyursunki Tanrı insana?
Hz. Musa’ya emrediyor ama mesaj insana: Her yer temiz olmalı, önce ruhundaki kirli ayakkabıyı at. Sonra ayağındakini. Sonra mekâna gir.
Neden kurban kes diye buyuruyor?
Kurban kesmek maddeten hayvanın kafasını bedeninden ayırmak ise manen de hedefini yüksek tutmak, ruhunu adamak, bedenini, ruhiyatını amaca odaklamak olmalıdır. “Kurbanın olayım, kulun kölen olayım” ifadesi yanlış yere gidiyor. Doğru yere giden ifade kendini kurban etmek ama kölelik için değil. Kendini adamak ama kul olmak için değil insana. Kendini kurban etmek, ülkesi için.
“Venhar” ifadesinden bunları anladık.
İlk anda ne hissettiysek son nefeste de onu hissetmektir kurban.
İlk hali şu anki hali arasındaki uçurumu ise ilk heves ile şu anki heves ile izah etmek zorundayız.
“Venhar” ifadesinden bunları anladık: Hainlerin iman iştahıyla, millete kurşun atmasını değil.
Aynı safta namaz kıldığımız hainlerin neye secde ettiğini düşünüyorum. Kurban, deri paralarını toplayıp ülkeye ihanet etmektir; Fetö olmak. Fetö olmak; sadece hain olmak değildir. 125 milyar dolar milletten dilenerek çaldıktan sonra, millete kurşun sıkmak, Avrupa ve Amerika’ya para kaçırmaktır. Fetö imanıyla milleti, Amerikan hesaplarına “kurban etmektir.”
Kurban; vatanı olmaktır, yeri yurdu adresi, imanı olmaktır.