TBMM'de MHP Grubu adına söz alan Genel Başkan Yardımcısı ve Antalya Milletvekili Doç. Dr. Mehmet Günal; tezkerenin uzatılmasını uluslararası çok boyutlu dış politika kapsamında faydalı bulduklarını, bu tarz yapıcı konularda MHP olarak her zaman destek verdiklerini söyledi.MHP olarak baştan beri onurlu üyeliğin önerildiğini fakat bugünkü süreçte üyelik değil onur kısmının da kalmadığını eleştiren Mehmet Günal, “AB ile ilişkilerimiz, başta Gümrük Birliği anlaşmamız olmak üzere gözden geçirilmelidir.” dedi. Kıbrıs’taki müzakereler üzerine değerlendirmede bulunan Günal, Kıbrıs’ta bir Türk Devletinin zaten olduğunu, yapılan anlaşmalarda asla taviz verilmemesi gerektiğini belirtti. Kuzey Irak’ta yapılacak referandum hakkında ise; referandumun Irak Anayasasına aykırı olduğunu, Türkiye olarak bunun Ankara Anlaşması’na göre engellenebileceğini söyledi. Günal, “Türkiye’nin güçlü bir devlettir. Güçlü, kararlı ve milli bir dış politikası olmalıdır.” diyerek sözlerini tamamladı.Antalya Milletvekili Doç. Dr. Mehmet Günal konuşmasını şöyle sürdürdü:
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türkiye’nin güçlü bir devlet olduğundan hareketle çok boyutlu, sosyal ve kültürel temele dayanan bir dış politika izlemesi gerektiğini savunduğunu söyleyen Günal, "Bu kapsamda sadece Afrika’da değil, diğer görevlerde de olduğu gibi, jeostratejik konumu ve Orta Doğu’dan Orta Asya’ya kadar uzanan bu coğrafyadaki birçok ülkeyle ortak tarihî değerlerimizi, kültürel değerlerimizi dikkate alarak bu gibi uluslararası görevlerde, yani Birleşmiş Milletler nezdinde ve NATO nezdinde yapılacak görevlerde her zaman Türk Silahlı Kuvvetlerimizin görevlendirilmesine destek olduk. Bu kapsamda da, bu çalışmanın sürdürülmesini uluslararası çok boyutlu dış politika kapsamında faydalı buluyoruz. Dış politika millî bir konu olduğu için bu tarz yapıcı konularda da MHP olarak her zaman destek olacağız."dedi.AB SALİLİ DEĞİL! İLİŞKİLER GÖZDEN GEÇİRİLMELİDİR!"AB üyeliğimiz ile ilgili baştan beri söyledikleri “imtiyazlı ortaklık” dedikleri şeyin başka versiyonlarını tartışıyorlar, ama siyasi tartışmalar alevlendiği zaman da buna benzer kararlar parlamentodan değişik şekillerde çıkabiliyor. Daha önce de değişik ülkelerin parlamentolarında da Türkiye aleyhine bazı kararlar çıktığını hatırlıyoruz. Bu, ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini açık bir şekilde gösteriyor. AB yetkilileriyle yaptığımız görüşmelerde de ifade ettik: Elli üç yılı geçmiş, elli dördüncü yıla giren benim hep “uzatmalı nişanlılık” diye tabir ettiğim bir ilişki var. Bunun baştan bir gözden geçirilmesi gerekiyor ve gümrük birliğini de üye olmadan uygulayan tek ülke olarak bu konuların yeniden Hükûmetçe ele alınması gerekiyor. ABD ÜYELİĞİ OLMAZSA OLMAZAvrupa Parlamentosunun aldığı karar ikirciklidir. Son karar bilinçaltının dışa vurmuş halidir. Müzakerelerin durdurulması öneriliyor. Birtakım eleştiri ve durum değerlendirmesi yapılabilir. Fakat siyasi olarak yanlı olarak yazılmış raporlar olduğunu görüyoruz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına kabul edilebilir olmadığını düşünüyoruz. Bunu yaparken de AB ile ilişkilerimize dünden bugüne bakmak gerekir. Başta Dışişleri ve AB bakanlığı olmak üzere tepkilerini koydular. Sayın Genel Başkanımız başta olmak üzere, MHP baştan beri onurlu üyelik demiştir. Bırakın üyeliği onur kısmı da bu yapılanlardan sonra kalmamıştır. AB ile ilişkilerimiz, başta Gümrük Birliği anlaşmamız olmak üzere gözden geçirilmelidir. Ülkemiz için reformlar yapılmalı sadece AB üyeliği için değil, onu yapmak zorundayız, AB üyeliğinde olmazsa olmaz bir durumla karşı karşıya olmadığımızı, mecbur olmadığımızı belirtmeliyiz.
TÜRKİYE'NİN GÜÇLÜ DIŞ POLİTİKASI OLMALIDIR!
Milliyetçi Hareket Partisi'nin Türkiye’nin güçlü bir devlet olduğundan hareketle çok boyutlu, sosyal ve kültürel temele dayanan bir dış politika izlemesi gerektiğini savunduğunu söyleyen Günal, "Bu kapsamda sadece Afrika’da değil, diğer görevlerde de olduğu gibi, jeostratejik konumu ve Orta Doğu’dan Orta Asya’ya kadar uzanan bu coğrafyadaki birçok ülkeyle ortak tarihî değerlerimizi, kültürel değerlerimizi dikkate alarak bu gibi uluslararası görevlerde, yani Birleşmiş Milletler nezdinde ve NATO nezdinde yapılacak görevlerde her zaman Türk Silahlı Kuvvetlerimizin görevlendirilmesine destek olduk. Bu kapsamda da, bu çalışmanın sürdürülmesini uluslararası çok boyutlu dış politika kapsamında faydalı buluyoruz. Dış politika millî bir konu olduğu için bu tarz yapıcı konularda da MHP olarak her zaman destek olacağız."dedi.AB SALİLİ DEĞİL! İLİŞKİLER GÖZDEN GEÇİRİLMELİDİR!"AB üyeliğimiz ile ilgili baştan beri söyledikleri “imtiyazlı ortaklık” dedikleri şeyin başka versiyonlarını tartışıyorlar, ama siyasi tartışmalar alevlendiği zaman da buna benzer kararlar parlamentodan değişik şekillerde çıkabiliyor. Daha önce de değişik ülkelerin parlamentolarında da Türkiye aleyhine bazı kararlar çıktığını hatırlıyoruz. Bu, ilişkilerin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini açık bir şekilde gösteriyor. AB yetkilileriyle yaptığımız görüşmelerde de ifade ettik: Elli üç yılı geçmiş, elli dördüncü yıla giren benim hep “uzatmalı nişanlılık” diye tabir ettiğim bir ilişki var. Bunun baştan bir gözden geçirilmesi gerekiyor ve gümrük birliğini de üye olmadan uygulayan tek ülke olarak bu konuların yeniden Hükûmetçe ele alınması gerekiyor. ABD ÜYELİĞİ OLMAZSA OLMAZAvrupa Parlamentosunun aldığı karar ikirciklidir. Son karar bilinçaltının dışa vurmuş halidir. Müzakerelerin durdurulması öneriliyor. Birtakım eleştiri ve durum değerlendirmesi yapılabilir. Fakat siyasi olarak yanlı olarak yazılmış raporlar olduğunu görüyoruz ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti adına kabul edilebilir olmadığını düşünüyoruz. Bunu yaparken de AB ile ilişkilerimize dünden bugüne bakmak gerekir. Başta Dışişleri ve AB bakanlığı olmak üzere tepkilerini koydular. Sayın Genel Başkanımız başta olmak üzere, MHP baştan beri onurlu üyelik demiştir. Bırakın üyeliği onur kısmı da bu yapılanlardan sonra kalmamıştır. AB ile ilişkilerimiz, başta Gümrük Birliği anlaşmamız olmak üzere gözden geçirilmelidir. Ülkemiz için reformlar yapılmalı sadece AB üyeliği için değil, onu yapmak zorundayız, AB üyeliğinde olmazsa olmaz bir durumla karşı karşıya olmadığımızı, mecbur olmadığımızı belirtmeliyiz.