İşte Erdoğan’ın açıklamalarının satır başları
TUZAK KURMAYA ÇALIŞIYORLAR
Büyük başarılar yaşadığımız bu dönemde üç beş gündür saldırılara provokasyonlara maruz kalıyoruz. Geçmişte hükümetleri kaosa çekmek isteyenlerin tertiplediği tuzakların benzerlerini şu anda da yaşıyoruz. Sokak sokak direniş çağrısı yapan ana muhalefet partisinin bu eylemleri kışkırttığını görüyoruz. Protestoysa protestonuzu yaptınız. Legal illegal. Meseleniz ağaç dikmek midir? Oradaki yayalaştırmada 12 ağacın sökülmesi meselesidir. Ben İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde TEM’de E-5’te gördüğünüz ağaçalar bu fakirin diktiği ağaçlardır.160 civarında park Türkiye genelinde şu anda tesis ettik.
Belediye Başkanı olduğum dönemde orman alanında üniversite yapan iş dünyasının en büyük firmasına dedim ormanda niye yapıyorsunuz başka yerde yapalım dedim. Yok. Dönemin Cumhurbaşkanı geldi açılışını yaptı. Ben o zaman hapishanedeydim. Çıkar çıkmaz işin peşini bırakmadım. Gittik o araziyi kamulaştırdık ve üniversite olarak kalsın dedik. Ama bizim kiracımız oldular.
III. Selim oraya bir kışla yapmış. Biz bur kışlayı yeniden inşaa etmek ve şu andaki AKM’yi yıkmak suretiyle ve yanındaki boşluğu da değerlendirerek dev bir kültür ve opera salonu yapacağız. Biz bu adımları atıyoruz ve bir taraftan da arabaları yol altına alıyoruz. Tutturmuşlar bir AVM. Bizim kastettiğimiz AVM’yi buraya yapmanın da imkanı yok. Sadece bir kez söylenmiş olaylar üzerine karşınızda da bir muhattap yok kalkmış bu gösterileri yapıyor. Dert başka. 3 bin 500 dolardan 10 bin 500 dolara yükselen bir kişi başına milli gelir var. Bir diğer taraftan 36 milyar dolar ihracatı 150 milyar dolar olan bir Türkiye var. Şu anda IMF’ye borcu olmayan bir Türkiye var. Döviz rezervi 131 milyar dolar olmuş böyle bir Türkiye var.
Böyle bir ekonomik güç kazanan Türkiye’nin bu gidişine dur demek isteyen mahfiller bu tür çılgınlıkların içine giriyorlar. Kendilerine göre yakıyorlar cam çerçeve. Taksim meydanında Beşiktaş’ta.. Kilit taşlarını söküyorlar cam çerçeve indiriyorlar. Bu mu demokrasi? Bu millete hizmetkar olan insana diktatör diyorlarsa ben buna diyecek bir şey bulamıyorum. 76 milyon vatandaşıma hizmetten başka bir derdim olmadı. Belediye Başkanlığı döneminde de bu böyleydi. o çevreciler çöp dağlarını niye temizleyemediler. o su sıkıntısını niye kaldıramadılar. Hava kirliliği vardı gazeteler maske taktırıyordu. Şu gördüğünüz Haliç pislikten geçinmiyordu. Şu gördüğünüz Sütlüce Mezbahası’ydı. Bağırsakçıların olduğu bir caddeydi. Şu Haliç’in kenarından geçmek mümkün müydü? Benim Alibeyköy’ümde Rumelili kardeşlerim oturuyor, Eyüp’te oturan kardeşlerim buraların halini iyi bilir. 2.5 milyar metre küp çamur çıkardık ve bunu taş ocaklarına taşıdık.Kardeşlerim bunların ufku falan yok bunların bundan sonra da yapacak birşeyleri yok.
Şu anda İnönü Stadyumu denilen yer Dolmabahçe’nin ahırları yerine kuruldu. Bu gün yapılan tepkiler çevrecilik amacıyla değil idolojik çerçevede yapılıyor.
BİR GÜNDE İKİ KONUŞMA
Başbakan Erdoğan Sadabad’da açılan Osmanlı Arşivleri binasının açılışın konuştu. Taksim Gezi Parkı’nda olayları değerlendiren Erdoğan çok sert açıklamalarda bulundu.
İşte Başbakan Erdoğan’ın o konuşmasından notlar:
‘3-5 ÇAPULCUYA PABUÇ BIRAKMAYIZ’
Biz Taksim Parkı’nın yayalaştırma politikasını yapacağız. 3. Selim döneminde yapılan Topçu Kışlası’nı da yapacağız. Kusura bakmayın oraya gelen 3-5 çapulcuya pabuç bırakmayız. Şimdi oraya 300-500 kişi gitmiş. Şimdi 3. Köprüyü mü durdruacağız. Bunlar tüp geçide de karşı çıktı. Bunların cibilliyetinde taş taş üstüne koyma yok. Ben bu milletin hizmetkarıyım. Onlar kendi geçmişlerine baksınlar. Diktatör istiyorlarsa esnafın camını çevresini indirenlere baksınlar.
‘TAKSİM’E CAMİ DE YAPACAĞIZ’
Kırılan camların parasını kim ödeyecek? Tüyü bitmemiş yetimin hakkı var. Bu zarar ziyanı yine bu hükümet karşılayacak. AKM’yi yıkıp yerine opera binası yapacağız. Cami de yapacağız.
Şimdi birileri çıkıp sayın başbakan bunlar çok tahrik edici sözler oluyor diyor. Bunlar hakikat. iki kere iki dört. Biz hakikatin peşindeyiz. Bazı şeyler vardır birilerine sorulmaz. Onlar yapılır. Biz Osmanlı Arşivlerini neden yapıyoruz? Modern teknolijiyi buraya taşıdık. İnşallah okullarımızı da buraya taşıyacağız.
‘BİZİ TARİHİMİZDEN KOPARDILAR’
Kardeşlerimiz bizim nice belgemiz okunamadı. Bilimin önüne sunulamadı. Bizim şah damarımız kesildi. Şu andaki gençlik Osmanlı’ca okuyabiliyor mu? Bizi tarihimizden kopardılar. Biz çok önemli bir adım atıyoruz. Gerek mühendislerimiz ve mimarlarımız bu binayı onun için yaptılar. İnşaallah hiçbir sıkıntı olmaz. Bu güzel eser bütün hassasiyetiyle hizmet verecek. Bu binada 50 milyon belge var. Bunları bilimin hizmetine sunuyoruz. Artık herkes yürü Sadabad’a gidelim dieyecek.
‘RÜYALARIMIZIN PROJESİYDİ’
Arşivimizde 4 adet depo bulunuyor. Buraya 130 km raf yaptık. Kongre, sergi salonu ile geniş bir alan olsun istedik. Tahrif edilen tüm belegeler burada onarılacak. Bu yeni merkezde çok fazla belgeyi digital ortama aktaracağız.
Bu kardeşiniz için bu fakir için çok önemli bir gün. Bu rüyalarımızın çok önemli bir eseriydi. Bunu hamdolsun gerçekleştirdik. İnşallah tarihimize daha çok sahjip çıkacağız. Bu eseri kazandıranları tebrik ediyorum. Burada araştırma yapacaklara başarılar diliyorum.