Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından, Bakanlar Kurulu'nda görüşülen konular hakkında açıklamalarda bulundu.
Parti kapatma ve milletvekili dokunulmazlığı konusunda görüşleri sorulan Kurtulmuş, şu cevabı verdi:
"Parti kapatmalarının Türkiye'nin siyasetine en ufak katkı sağlamadığını geçmiş dönemdeki uygulamalardan gördük. Milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasının da sonuç alıcı mahiyette olmadığını gördük. Terörün sona erdirilmesinde en büyük sorumluluk HDP'nin üzerine düşüyor. Demokrasinin dilini ve yöntemini kullanmaları gerekiyor. Kendilerine 'bize barışı getirirler mi' ümidiyle oy veren kitlelerin taleplerinin göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Türkiye'de hiç kimse terörü desteklesinler diye kimseye oy vermedi. Kimseye demokratik yolların dışında bir siyaseti yolu arasınlar diye oy vermedi.
Terör örgütüne arka çıksınlar diye kimseye oy vermedi. HDP'de siyaset yapanlar, barışın diliyle konuşmaya, Türkiye'de demokratik kural ve yöntemlerin işletilmesine azami gayret göstermelidirler. Parlamento içinde hangi fikri dile getireceklerse getirsinler. Parlamento dışında demokrasi dışı yollarla Türkiye'nin birlik ve dirliğini bozmaya, Türkiye'nin parçalanma süreci içerisine sürüklenmesini sağlayacak sözlerden, eylemlerden, işlerden kaçınılmalıdır. Türkiye bütün gelişmelerini demokrasini geliştirdiği dönemde sağlamıştır. Türkiye hiçbir zaman antidemokratik ortamların var olduğu dönemlerde ne ekonomik olarak ne sosyal olarak ileri gitmedi. Ne zaman demokratik, hukuki atılımlar attı o zaman Türkiye gelişti.
Hendek siyasetinin yanında durarak, hendek siyasetine destek vererek, hendek siyasetini ortaya koyan unsurları meşru hale getirmeye çalışarak, Türkiye'de siyaset yapılamaz.
Prensip itibariyle parti kapatmalara da milletvekillerinin milletvekilliklerinin düşürülmesine de karşı olduğumuz her platformda dile getiriyor. Biz sorumluğumuzu yerine getirirken HDP'nin de demokratik sorumlulukları yerine getirmek, üzerlerine düşen önemli borçtur.”
Parti kapatma ve milletvekili dokunulmazlığı konusunda görüşleri sorulan Kurtulmuş, şu cevabı verdi:
"Parti kapatmalarının Türkiye'nin siyasetine en ufak katkı sağlamadığını geçmiş dönemdeki uygulamalardan gördük. Milletvekillerinin dokunulmazlıkların kaldırılmasının da sonuç alıcı mahiyette olmadığını gördük. Terörün sona erdirilmesinde en büyük sorumluluk HDP'nin üzerine düşüyor. Demokrasinin dilini ve yöntemini kullanmaları gerekiyor. Kendilerine 'bize barışı getirirler mi' ümidiyle oy veren kitlelerin taleplerinin göz önünde bulundurmaları gerekiyor. Türkiye'de hiç kimse terörü desteklesinler diye kimseye oy vermedi. Kimseye demokratik yolların dışında bir siyaseti yolu arasınlar diye oy vermedi.
Terör örgütüne arka çıksınlar diye kimseye oy vermedi. HDP'de siyaset yapanlar, barışın diliyle konuşmaya, Türkiye'de demokratik kural ve yöntemlerin işletilmesine azami gayret göstermelidirler. Parlamento içinde hangi fikri dile getireceklerse getirsinler. Parlamento dışında demokrasi dışı yollarla Türkiye'nin birlik ve dirliğini bozmaya, Türkiye'nin parçalanma süreci içerisine sürüklenmesini sağlayacak sözlerden, eylemlerden, işlerden kaçınılmalıdır. Türkiye bütün gelişmelerini demokrasini geliştirdiği dönemde sağlamıştır. Türkiye hiçbir zaman antidemokratik ortamların var olduğu dönemlerde ne ekonomik olarak ne sosyal olarak ileri gitmedi. Ne zaman demokratik, hukuki atılımlar attı o zaman Türkiye gelişti.
Hendek siyasetinin yanında durarak, hendek siyasetine destek vererek, hendek siyasetini ortaya koyan unsurları meşru hale getirmeye çalışarak, Türkiye'de siyaset yapılamaz.
Prensip itibariyle parti kapatmalara da milletvekillerinin milletvekilliklerinin düşürülmesine de karşı olduğumuz her platformda dile getiriyor. Biz sorumluğumuzu yerine getirirken HDP'nin de demokratik sorumlulukları yerine getirmek, üzerlerine düşen önemli borçtur.”