Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkan Yardımcısı Gaziantep Milletvekili Prof. Dr. E. Semih YALÇIN “Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun "MHP’ye yönelik haksız eleştirilerine cevaben” yazılı basın açıklaması yaptı.
Semih Yalçın'ın basın açıklaması şöyle:
Kaçak Saray Mukimi Tayyip Erdoğan’ın çömezi Ahmet Davutoğlu, bugün Osmaniye’deki parti mitinginde çalgıcı davulu gibi dom dom öterek MHP’ye sataşmıştır. Davuloğlu; MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin seçim bölgesi olan Osmaniye’de partimizin gücünü bildiği için olanca marifetini göstererek milliyetçilik şampiyonluğu yapmaya kalkışmıştır.
Konuşmaları kuru gürültüden ve tümen tümen palavradan ibaret olan Davutoğlu, başı sıkıştığı için burada Orhun Abideleri’ne sarılmıştır. İşine gelince İslami değerleri seçim ve propaganda malzemesi yapmaktan çekinmeyen AKP’nin genel başkanı, şimdi de İslamiyet öncesi kültür değerlerimizi istismar ederek oy avlamaya çalışmaktadır.
Çünkü partisi her geçen gün kan kaybetmekte ve oyları da erimektedir. Son günlerde sadece Davutoğlu değil, şimdiye kadar milliyetçiliğe düşman olan AKP’nin bilumum konuşmacıları inanmadıkları hâlde “Vatan-Millet-Sakarya” edebiyatında birbiriyle yarışmaktadır. Bu hususta başı da Kaçak Saray Mukimi Erdoğan çekmekte, dün söylediklerini bugün külliyen inkâr ederek Makyavel’e nazire yapmaktadır.
Ahmet Davutoğlu’nun; 57. hükûmet döneminde TİKA vasıtasıyla Orhun Abideleri’nin bulunduğu alanın yeniden düzenlenmesi ve Orhun Vadisi’nde yer alan bütün değerli tarihî bakiyenin kültürümüze kazandırılması için yapılan atılımları yok sayması, buna karşılık Orhun Abideleri’ne giden yolu asfaltlatmakla övünmesi, cinlikten de öteye üçkâğıtçılıktır. Orhun Abideleri’nin yolunu yapmakla milliyetçi olunsaydı, Osmanlı döneminde Hicaz Demir Yolunu yapan Almanların topluca İslam’ı kabul etmeleri icap ederdi.
Davutoğlu ve AKP yaranı iyi bilmelidir ki milliyetçilik bir ruh ve ülkü meselesidir. Bu da ne AKP’nin programında ne de onu kuranların gönlünde ve yüreğinde bulunmaktadır.
Bilakis AKP’nin kurucuları düne kadar Yusuf el Kardavilerin, Seyyit Kutupların eserlerini kasıtlı olarak yanlış çevirip genç nesilleri milliyetçilik düşmanlığıyla zehirleyenlerdir. Bir başka millete zulmetmek anlamına gelen “asabiyet” kelimesini bu kitaplarda kasıtlı olarak “milliyetçilik” şeklinde gösterip “Milliyetçiliğe davet eden, onun savaşan ve ölen bizden değildir.” diye yalan hadisler uyduranlar da bunlardır. Milletini sevmeyi İslam dini bile teşvik ederken bu sapkın inancın başmimarlarının dizinin dibinde yetişen Tayyip Erdoğan’ın “Milliyetçiliğin her türlüsü ayaklarımın altındadır.” dediği henüz unutulmamıştır.
MHP’ye ve millete milliyetçilik dersi verebilmek için onun egemenlik haklarını kimseyle paylaşmamak, gerekirse bu uğurda ölecek kadar milletini sevmek gereklidir. Herkes bilmektedir ki bunların hiçbiri AKP yöneticilerinde yoktur. AKP yönetiminin vatan ve millet sevgisi yalan, yürekleri de koftur.
O bakımdan; günlerdir meydanlarda yüzsüzlüğün, inanç hortumculuğunun ve riyakârlığın en tumturaklısını sergileyen Davutoğlu’nun Osmaniye halkının gözleri önünde söylediği yalanların hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur.
Her gittiği yerde bir başka kılığa, bir başka kisveye bürünen Ahmet Davutoğlu’nun, önümüzdeki günlerde de doğu ve güneydoğuya gidip bölge halkına ne söyleyeceğini, dört büyük şehirde neler konuşacağını merakla beklemekteyiz. Bu hususu milletimizin de dikkatle takip edeceğine inanıyoruz.
Davutoğlu, Kaçak Saraydaki efendisinin kendisine tembihlediği tekerlemeleri her gittiği yerde tekrarlamaktadır. Bunlardan biri de 2002’de ekonominin batakta olduğu ve kendilerinin 13 yılda bunu düzelttiği yalanıdır. Bugün konuşma yaptığı Osmaniye’de tarım oldukça yaygındır. Ama Osmaniyeli bile patatesi bu sene 5 liraya alabilmektedir. Osmaniyeliler; Türkiye’nin her tarafında olduğu gibi, Türk lirasının üç katına çıkan doların getirdiği pahalılığın etkisi altındadır. 2002 yılında 1,41 lira olan dolar, bugün 3 lira sınırına dayanmıştır. Ekonomiyi düzelttikleri, halka refah getirdikleri yalanına sığınan Davutoğlu’nun; halkın çektiği geçim sıkıntısından haberi bile yoktur. 13 yılda üniversite kapılarına dizilen işsiz mezunların durumuna, emeklilerin ahvaliperişanına ise kulakları tıkalıdır.
Milliyetçi ve muhafazakâr kitlelerin oylarını kapmak için her seçim döneminde sergilenen bu ikiyüzlü siyaset, artık prim yapmamaktadır. 7 Haziran’da, Osmaniye halkı başta olmak üzere bütün milletimiz Davutoğlu ve partisine gereken cevabı verecektir.
Semih Yalçın'ın basın açıklaması şöyle:
Kaçak Saray Mukimi Tayyip Erdoğan’ın çömezi Ahmet Davutoğlu, bugün Osmaniye’deki parti mitinginde çalgıcı davulu gibi dom dom öterek MHP’ye sataşmıştır. Davuloğlu; MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin seçim bölgesi olan Osmaniye’de partimizin gücünü bildiği için olanca marifetini göstererek milliyetçilik şampiyonluğu yapmaya kalkışmıştır.
Konuşmaları kuru gürültüden ve tümen tümen palavradan ibaret olan Davutoğlu, başı sıkıştığı için burada Orhun Abideleri’ne sarılmıştır. İşine gelince İslami değerleri seçim ve propaganda malzemesi yapmaktan çekinmeyen AKP’nin genel başkanı, şimdi de İslamiyet öncesi kültür değerlerimizi istismar ederek oy avlamaya çalışmaktadır.
Çünkü partisi her geçen gün kan kaybetmekte ve oyları da erimektedir. Son günlerde sadece Davutoğlu değil, şimdiye kadar milliyetçiliğe düşman olan AKP’nin bilumum konuşmacıları inanmadıkları hâlde “Vatan-Millet-Sakarya” edebiyatında birbiriyle yarışmaktadır. Bu hususta başı da Kaçak Saray Mukimi Erdoğan çekmekte, dün söylediklerini bugün külliyen inkâr ederek Makyavel’e nazire yapmaktadır.
Ahmet Davutoğlu’nun; 57. hükûmet döneminde TİKA vasıtasıyla Orhun Abideleri’nin bulunduğu alanın yeniden düzenlenmesi ve Orhun Vadisi’nde yer alan bütün değerli tarihî bakiyenin kültürümüze kazandırılması için yapılan atılımları yok sayması, buna karşılık Orhun Abideleri’ne giden yolu asfaltlatmakla övünmesi, cinlikten de öteye üçkâğıtçılıktır. Orhun Abideleri’nin yolunu yapmakla milliyetçi olunsaydı, Osmanlı döneminde Hicaz Demir Yolunu yapan Almanların topluca İslam’ı kabul etmeleri icap ederdi.
Davutoğlu ve AKP yaranı iyi bilmelidir ki milliyetçilik bir ruh ve ülkü meselesidir. Bu da ne AKP’nin programında ne de onu kuranların gönlünde ve yüreğinde bulunmaktadır.
Bilakis AKP’nin kurucuları düne kadar Yusuf el Kardavilerin, Seyyit Kutupların eserlerini kasıtlı olarak yanlış çevirip genç nesilleri milliyetçilik düşmanlığıyla zehirleyenlerdir. Bir başka millete zulmetmek anlamına gelen “asabiyet” kelimesini bu kitaplarda kasıtlı olarak “milliyetçilik” şeklinde gösterip “Milliyetçiliğe davet eden, onun savaşan ve ölen bizden değildir.” diye yalan hadisler uyduranlar da bunlardır. Milletini sevmeyi İslam dini bile teşvik ederken bu sapkın inancın başmimarlarının dizinin dibinde yetişen Tayyip Erdoğan’ın “Milliyetçiliğin her türlüsü ayaklarımın altındadır.” dediği henüz unutulmamıştır.
MHP’ye ve millete milliyetçilik dersi verebilmek için onun egemenlik haklarını kimseyle paylaşmamak, gerekirse bu uğurda ölecek kadar milletini sevmek gereklidir. Herkes bilmektedir ki bunların hiçbiri AKP yöneticilerinde yoktur. AKP yönetiminin vatan ve millet sevgisi yalan, yürekleri de koftur.
O bakımdan; günlerdir meydanlarda yüzsüzlüğün, inanç hortumculuğunun ve riyakârlığın en tumturaklısını sergileyen Davutoğlu’nun Osmaniye halkının gözleri önünde söylediği yalanların hiçbir kıymetiharbiyesi yoktur.
Her gittiği yerde bir başka kılığa, bir başka kisveye bürünen Ahmet Davutoğlu’nun, önümüzdeki günlerde de doğu ve güneydoğuya gidip bölge halkına ne söyleyeceğini, dört büyük şehirde neler konuşacağını merakla beklemekteyiz. Bu hususu milletimizin de dikkatle takip edeceğine inanıyoruz.
Davutoğlu, Kaçak Saraydaki efendisinin kendisine tembihlediği tekerlemeleri her gittiği yerde tekrarlamaktadır. Bunlardan biri de 2002’de ekonominin batakta olduğu ve kendilerinin 13 yılda bunu düzelttiği yalanıdır. Bugün konuşma yaptığı Osmaniye’de tarım oldukça yaygındır. Ama Osmaniyeli bile patatesi bu sene 5 liraya alabilmektedir. Osmaniyeliler; Türkiye’nin her tarafında olduğu gibi, Türk lirasının üç katına çıkan doların getirdiği pahalılığın etkisi altındadır. 2002 yılında 1,41 lira olan dolar, bugün 3 lira sınırına dayanmıştır. Ekonomiyi düzelttikleri, halka refah getirdikleri yalanına sığınan Davutoğlu’nun; halkın çektiği geçim sıkıntısından haberi bile yoktur. 13 yılda üniversite kapılarına dizilen işsiz mezunların durumuna, emeklilerin ahvaliperişanına ise kulakları tıkalıdır.
Milliyetçi ve muhafazakâr kitlelerin oylarını kapmak için her seçim döneminde sergilenen bu ikiyüzlü siyaset, artık prim yapmamaktadır. 7 Haziran’da, Osmaniye halkı başta olmak üzere bütün milletimiz Davutoğlu ve partisine gereken cevabı verecektir.