Toplumsal Uzlaşma Reform ve Kalkınma (TURK) Parti Genel Başkanı Ahmet Eyüp Özgüç, AK Parti hükümeti aleyhine suç duyurusunda bulunacaklarını belirtti.
TURK Parti suç duyurusuna ilişkin şu açıklamayı yaptı:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde hem siyasi görevimiz gereği hem de tüzüğümüzden doğan görev ve sorumluluklarımız gereği Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile başkanlığını yürüttüğü Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel aleyhlerinde anayasal haklarımızı kullanarak suç duyurusunda bulunuyor, operasyonu yargıya taşıyoruz.
"Süleyman Şah Türbesi'nin verilmesi Türkiye'nin herhangi bir ilinin ya da ilçesinin verilmesinden hukuki ve stratejik olarak farksızdır."
Özgüç, Süleyman Şah Türbesi'ne düzenlenen operasyonun, "Dünya tarihinde benzeri görülmemiş bir askeri ve stratejik rezalet" olarak yorumladı. Bu operasyona izin verenler hakkında suç duyurusunda bulunarak konuyu yargıya taşıyacaklarını açıklayan Özgüç, şöyle devam etti: "İki ülke arasında savaş varsa bir ülke bir başka ülkenin toprağına saldırır, askerini tahliye ettiği yeri sahiplenir, bayrağını diker. Sahiplendiği bölgedeki stratejik binaları da ya imha eder ya da yeniden formüle ederek kullanmaya başlar. Ancak bugün Türkiye, dünyada eşi benzeri görülmemiş biçimde kendi toprağını tahliye etti. Bunu yaparken de sadece kendi toprağını değil, manevi açıdan büyük değer taşıyan türbeyi kendi askerine imha ettirdi. Dünya tarihinde böyle tersine akseden bir askeri operasyon görülmemiştir. Bu kabul edilemez rezaletin hesabını soracağız."
Süleyman Şah Türbesi'nin bırakılmasının vatan toprağını terk etmek olduğunu dile getiren Genel Başkan Özgüç, "Bu işin stratejik ve askeri bir rezalet olmasının yanında aynı zamanda hesabı mutlak sorulması gereken hukuksuzluk tarafı da mevcut. Türkiye, Cumhuriyet tarihinde ilk kez toprak kaybetti. Caber Kalesi’nin terk edilmesi, Sivas’ın, İzmir’in, Erzurum’un, Edirne’nin, Trabzon’un ya da Diyarbakır’ın terk edilmesi ile aynıdır. TBMM’den izin alınmadan yapılan bu operasyon sonucu kaybedilen toprağımızın hesabını yargı önünde soracağız." diye konuştu.
TURK Parti suç duyurusuna ilişkin şu açıklamayı yaptı:
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı nezdinde hem siyasi görevimiz gereği hem de tüzüğümüzden doğan görev ve sorumluluklarımız gereği Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Ahmet Davutoğlu ile başkanlığını yürüttüğü Bakanlar Kurulu ve Genelkurmay Başkanı Necdet Özel aleyhlerinde anayasal haklarımızı kullanarak suç duyurusunda bulunuyor, operasyonu yargıya taşıyoruz.
"Süleyman Şah Türbesi'nin verilmesi Türkiye'nin herhangi bir ilinin ya da ilçesinin verilmesinden hukuki ve stratejik olarak farksızdır."
Özgüç, Süleyman Şah Türbesi'ne düzenlenen operasyonun, "Dünya tarihinde benzeri görülmemiş bir askeri ve stratejik rezalet" olarak yorumladı. Bu operasyona izin verenler hakkında suç duyurusunda bulunarak konuyu yargıya taşıyacaklarını açıklayan Özgüç, şöyle devam etti: "İki ülke arasında savaş varsa bir ülke bir başka ülkenin toprağına saldırır, askerini tahliye ettiği yeri sahiplenir, bayrağını diker. Sahiplendiği bölgedeki stratejik binaları da ya imha eder ya da yeniden formüle ederek kullanmaya başlar. Ancak bugün Türkiye, dünyada eşi benzeri görülmemiş biçimde kendi toprağını tahliye etti. Bunu yaparken de sadece kendi toprağını değil, manevi açıdan büyük değer taşıyan türbeyi kendi askerine imha ettirdi. Dünya tarihinde böyle tersine akseden bir askeri operasyon görülmemiştir. Bu kabul edilemez rezaletin hesabını soracağız."
Süleyman Şah Türbesi'nin bırakılmasının vatan toprağını terk etmek olduğunu dile getiren Genel Başkan Özgüç, "Bu işin stratejik ve askeri bir rezalet olmasının yanında aynı zamanda hesabı mutlak sorulması gereken hukuksuzluk tarafı da mevcut. Türkiye, Cumhuriyet tarihinde ilk kez toprak kaybetti. Caber Kalesi’nin terk edilmesi, Sivas’ın, İzmir’in, Erzurum’un, Edirne’nin, Trabzon’un ya da Diyarbakır’ın terk edilmesi ile aynıdır. TBMM’den izin alınmadan yapılan bu operasyon sonucu kaybedilen toprağımızın hesabını yargı önünde soracağız." diye konuştu.