Bugünkü yazımızda kullandığımız başlığın düz bir cümleden öte anlamları var. “Yeni Samsun Atakum” aynı zamanda bir slogan.
Malum, yerel seçimler yaklaşıyor. Aday adayları da tek tek sahaya inmeye başladılar. Her partiden ismi değişik belediyelere geçen pek çok kimse var. Milliyetçi Hareket Partisinde de Atakum belediye başkan adaylığı için çokça isim zikredilmekte. İşte bu isimlerden birinin öne çıkan söylemi, ana sloganı “Yeni Samsun Atakum”.
Hadi sözü fazla uzatmayalım. Doğrusu benim kulağıma da oldukça hoş gelen bu sloganı dillendiren kimse seksen sonrası gençlik önderlerinden eğitimci ve sendikacı kimliğiyle camianın tanıdığı Hasan Danayiyen. Aslında kendisinin ismi değişik mahfillerde uzun süredir kulaktan kulağa dolaşmakta. Biz de söylentinin gerçekliğini sorgulamak üzere Hasan Bey’le temasa geçtik. Kendisi aday adaylığını inkar etmemekle birlikte hemen ekliyor. “Önemli olan adınızın geçmesi değil adınızın kalmasıdır. Yani kalıcı olabilmektir. Bu da yaptığınız işlerle attığınız adımlarla mümkündür. Ben Atakum’da büyüdüm ve büyüyen Atakum’un büyüyen sorunlarını yaşayarak gördüm. Bir Türk milliyetçisi olarak bu sorunlar karşısında bir şeyler yapılması gerektiğinin bilincini taşıyorum. Yerel seçimler buna vesile olabilir.” Araya girerek bir soru daha yöneltiyorum. Yakın zamanda “Atakum Çalışma Grubu” olarak bir toplantı düzenlemişsiniz. Cevap veriyor. “Evet böyle bir toplantı düzenledik. Sosyoloğundan psikoloğuna, şehir planlamacısından mimarına, görsel sanatlar uzmanından inşaat mühendisine, halkla ilişkilercisinden iktisatçısına, kadın, esnaf, gençlik ve sivil toplum örgütü temsilcilerine, eğitimcisinden kamuoyu araştırmacısına her biri konusunda deneyimli yirmi beş kişilik bir çalışma grubuyla Atakum’u masaya yatırdık. Benim hem öğrencilik yıllarım da hem de meslek hayatım boyunca içerisinde yer aldığım sivil toplum kuruluşlarında bizzat yaşayarak gördüğüm bir gerçek var. Bir yöneticiyi başarılı kılan yöneticinin çalışma arkadaşlarıdır. Çağdaş yönetim teorileri de bu gerçeğe işaret eder. Bu gün 560. Yıl dönümünü kutladığımız İstanbul’un fethi, ekip çalışması ile inanç birleştiğinde nasıl bir mucize yaratıldığının en kutlu göstergesidir. Bizler de aklında ve gönlünde Atakum’un ayrı bir yeri olan insanlar olarak vizyon merkezli bir yaklaşımla beldemizi ve onun sorunlarını tartıştık. Katılımcıların böylesi geniş bir çerçevede meselenin ele alınışından duydukları memnuniyet her hal ve tavırlarında gözlenebiliyordu. Heyecan, samimiyet ve ciddiyetle harmanlana bir buluşma oldu. Coğrafya Bölümü mezunu ve Atakum üzerine tez yapmış birisi olarak fiziki ve beşeri planda Atakum’da yapılması gereken pek çok şeyin bulunduğunu uzman sunumlarıyla daha yakından anladım. Büyümekte olan obez bir çocuğa benzemeye başlayan Atakum ilçesinin yakın zamanda önlem alınmadığında pek çok olumsuzlukla yüzleşebileceğini idrak ettim. Hizmetsiz siyasetin, liyakatsiz istihdamın, gereksiz hiyerarşinin, hantallaşan büyümenin, mevzuata gömülen yöneticinin Atakum’da belediyeciliği nasıl yerinde saydırdığını örnekleriyle gözlemledim. Her açıdan verimli bir toplantı oldu. Önümüzdeki günlerde tekrarı olacak. Belki halkayı daha da genişleteceğiz. Uzmanların görüşleri bu kez yazılı olarak değerlendirilecek. Elimizdeki verileri raporlaştırarak adeta Atakum’u geliştirme kılavuzu olarak kullanılabilecek bir bilgi havuzu oluşturacağız. Bu havuzdan beslenerek Atakumlu’nun karşısına çıkıldığında siyaseten karşılığının alınacağını düşünüyorum. Seçmen karşısına çıkacak kişi ben ya da başka gönüldaşım olsa da Atakum Çalışma Grubu olarak ortaya koyduklarımızın önemli işler göreceğine eminim. Yani benden sonrası kıyamet yerine “yaptıklarımız ilelebet” yaklaşımını benimsiyorum. Hasan Bey ekliyor. Bizi izlemeye devam edin.
Kapsam Haber olarak gözümüzün Hasan Danayiyen’in üstünde olduğunu ifade ederek sohbetimize son veriyoruz. Vizyon merkezli siyaset adına kurulan bu fikir otağının şehrimiz ve Türk siyaseti için güzel bir örnek olduğunu söyleyerek Atakum Çalışma Grubunun ikinci toplantısına dek bu konuya nokta koyuyorum.