Mahpushanelerde yaşamak zordur. Ancak, mahpushaneler hayatın bittiği nokta değildir.
Doğal olarak, mahpushaneler hayatın en dehliz, en mahrem, en ruhsuz mekânlarıdır. Eşref-i mahlûkat olan insan, bu taştan ve duvardan mekanları dahi yaşanır kılarak cennete çevirebilir.
Mahkûmlar hep günlerini sayar. Özlem içinde yaşarlar. Özlemlerini bastırmak isterler aslında. Sevgilerini, gömmek isterler Ruhlarının en derin noktasına…
Gönül ferman dinlemez bu soğuk dehlizlerde... Yüreklerinde korlaşan hasretlerini, özlemlerini söndüremez hiçbir şey…
Her gece fırtınalar eser dünyalarında mahkumların... Gözlerine perdelenir, Kulaklarında uğuldar geçmişe dair her ne varsa…
Sevdikleri aklına düşer; Yüreğini yanmaya başlar. Yıllar önce belki dil ucuyla söylediği kem bir söz, bugünyüreğinde biriken lavları patlatır. Yinede gözyaşlarını içine akıtır, duyguları içinde prangaya vurulmuştur.
Et ve kemikten yaratılan İnsandır neticede…
Sabır ocağında pişen umutlar nasır tutar bir zaman sonra. Hayalleri enginlere sığmasa da, dar gelir kafasını sokacağı her yer…
Umut çeşmesi akmaya devam ederken mahkum haberleri veya af haberleri depreştirir içindeki duyguları…
Ziyaretçilerin gözlerinden, dudaklarından okur sevindirici bir haberi.
Cezaevlerinde zaman uzar gider...
Yürüdükçe hayallerinde ki menzile, bir yandan buruk bir sevinç, diğer yandan gülüşü olmayan bir mutluluk çöker tüm benliğine.
Maltalarda, voltanın ve tespihin temposuna ritim tutan imamenin püsküllerinden fal tutmanın faydası olmasa da, zihni bulanıklığın berraklaştığını fark ederek, cezbe gelir Allah der.
Tek güvenilir sığınağın O’nun yanı olduğunu öğrenir…
Muhasebenin içe dönük yapıldığı zamanlardır mahpushaneler. Ruh berraklaşır. Akıl uslanır aslında…
Yaşlanmadan kemale ererken en güzel terzilerin elinden tebessüm gömleğini giyer üzerine.
Hataların öz membaından, acı ve gözyaşlarıyla kurutulmanın zamanıdır cezaevleri.
Suçlardan, bazen erken, bazen geç temizlenerek masumluğun hak edilmesidir bu mekânlar.
Ve… Bilin ki; Zindanlar her ne kadar kör ve karanlık olursa olsun, onu aydınlatacak kadar güçlüdür insan.
Kimine göre Hz.Yusuf’tan gelir, adına Yusufiye deyiverirsiniz.
Cezaevlerinde mahkumların sırlı dünyalarını psikoloklar bile çözebilecek yeterli karineye sahip değildir.
Devamı gelecek makalede....
Sağlıcakla kalın.
BİLGİ: kurtraca@hotmail.com