DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, katıldığı yayınlarda Türkiye’nin ceza infaz sistemi ve hukuk yapısına dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Mevcut infaz düzenlemesinin toplumun adalet duygusunu onarmaktan uzak olduğunu söyleyen Ekmen, “Sistem yapısal olarak suçu önlemekte yetersiz, hatta suçun yeniden işlenmesini teşvik eden bir yapıya bürünmüş durumda” dedi.
“1 milyon kişi infaz altında… Bu tablo normal değil”
Adalet Bakanlığı verilerine göre yaklaşık 415 bin kişinin cezaevinde olduğunu, denetimli serbestlik kapsamındakilerle bu sayının 1 milyona yaklaştığını ifade eden Ekmen, çarpıcı bir soruyla kamuoyunun dikkatini çekti:
“1 milyon kişinin hüküm giydiği bir ülke olabilir mi? Bu rakamlar bize sistemin değil, toplumun suçluymuş gibi gösterildiğini anlatıyor. Bu adalet değil, yapısal çöküştür.”
Ekmen, söz konusu verilere infazını tamamlamış veya infaz dışı kalan kişilerin dahil edilmediğini de hatırlatarak, toplamda milyonlarca insanın cezalandırıcı sistemle karşı karşıya kaldığını söyledi.
“Yeni düzenleme suç makinelerinin önünü açıyor”
İnfaz indirimi düzenlemesinin kamuoyuna “kader mahkumlarına af” gibi sunulmasına tepki gösteren Ekmen, bu düzenlemenin çoğunlukla çoklu suç geçmişi olan kişileri kapsadığına dikkat çekti:
“Üç kez insan yaralayan, cinsel saldırıya karışan kişiler bu düzenlemeyle salıveriliyor. Üç kez suç işlemiş, her defasında ceza almış biri serbest bırakılıyor. Bu kader değil, sistemin teşvik ettiği organize suçtur.”
Ekmen, kasten adam öldürme, cinsel saldırı ve uyuşturucu suçlarıyla ilgili hiçbir istisna getirilmeyen düzenlemenin, mağdur ailelerin adalet arayışını da sabote ettiğini dile getirdi.
“Ceza sistemimiz caydırıcılığını tamamen yitirdi”
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e yönelik saldırıyı örnek gösteren Ekmen, saldırganın geçmişte iki çocuğunu öldürmüş olmasına rağmen sadece 16 yıl hapis yattığını hatırlatarak infaz sisteminin işleyişine dikkat çekti:
“İki çocuğunu öldüren biri 16 yıl yattıktan sonra dışarı çıkabiliyor. Bu durumda cezanın ne caydırıcılığı kalır, ne de toplumda güven duygusu.”
Ekmen, köklü ve reform düzeyinde bir ceza infaz yasasına acil ihtiyaç olduğunu vurguladı.
“Devlet kinle değil, adaletle yönetilir”
Adaletin evrensel ilkelerine vurgu yapan Ekmen, mevcut sistemin adalet üretmediğini, siyasi aidiyete göre farklı muamele yapıldığını savundu:
“Devlet kinle, öfkeyle yönetilmez. Devletin dini adalettir. Bugün geldiğimiz noktada suçun önlenmesinden çok suçlunun politik kimliğine göre karar verilen bir sistem var.”
“Siyasi hesaplarla infaz yasası yapılamaz”
İnfaz yasasındaki kapsam daraltmanın arkasında siyasi motivasyonların olduğunu belirten Ekmen, ikiyüzlülüğe dikkat çekti:
“PKK silah bırakmadı diye yasa daraltıldı deniyor. FETÖ bağlantılı olduğu düşünülen bazı kişiler yararlanabilir diye sınırlama getiriliyor. Devlete silahla savaş açanlara düzenleme yapmayı göze alıyorsunuz ama çocuğunu dershaneye gönderenlere bir hak tanımıyorsunuz. Böyle bir devlet anlayışı olabilir mi?”
“Adalet reformu sistemin tamamını kapsamalı”
Ekmen, DEVA Partisi olarak adalet sisteminin sadece infaz boyutuyla değil, soruşturma, kovuşturma ve denetim süreçleriyle birlikte bütüncül bir reform anlayışıyla ele alınması gerektiğini vurguladı:
“Ceza adalet sistemi yalnızca ceza vermek değil, aynı zamanda suçun oluşmasını önlemek ve bireyi topluma kazandırmaktır. Bugün elimizde ise ne önleme var, ne rehabilitasyon. Sadece suçluyu yeniden sokağa süren bir sistem var.”