Alaattin Çakıcı, Türkiye Gündemiyle İlgili Kamuoyu Açıklaması yaparak, Şu andaki sürecin birlik ve beraberliği gerektirirken seçimlerden evvel yapılan her türlü provokatörlüğün bir ihanet olduğunu belirterek, "Bugün devletimizin bekası söz konusu iken batı ağzıyla konuşmak ülkemizin enerjisini boş laflarla meşgul etmek batıya uşaklık yapmaktan başka bir şey değildir."dedi.
Vicdan hürriyetini utanmadan savunuyor
Küreselleşen dünyayı yönlendiren siyonizm ve onların güdümünde olan büyük kartelleri yöneten üst aklın İslam coğrafyasının kan gölüne çevirip son 30 yıldır İslam coğrafyasında kitleler halinde katliamlarına devam ediyor. Az gelimiş ülkelerinde yer altı kaynaklarını sömürüyor. Bu ölümün bir türü olan açlık, sefalet ve iç karışıklıklara neden oluyor. Hür dünya denen kapitalist sistem, gelişmiş olan teknoloji iletişim araçlarıyla görsel ve yazılı basında hala insan hakları, demokrasi ve hukukun üstünlüğü, din ve vicdan hürriyetini utanmadan savunuyor.Elmanın yarısı gibidirler.
Duygularını yitirmiş Rabbimin yarattığı değil insan hiçbir hayvan türüyle de kıyaslanamayacak kadar içi boş, ruhunu şeytana teslim etmiş, duyguları bir şeytandan farksız olan bu devletler halkları da Hollywood filmlerinin duygusal senaryolarıyla etkilemiştir. İçi boş sözde duygusallıktan ileriye gitmeyen ülkeler, çıkarları söz konusu olduğu zaman devletlerini yöneten yönetici ve bürokratlardan hiçbir farkı olmayan bedenlerinin içerisinde bir canavar ruhu taşıdığı bilinmektedir. İyice analiz edildiğinde aynı boyutları olan bir elmanın yarısı gibidirler. 70 Yıldır Ülkemizin Altını Oydular
Bu küresel güçteki devletler dünyayı kaosa çevirmektedir. Kendi insanlarını da yukarıda bahsettiğim Hollywood filmlerinin senaryolarıyla etkilemişlerdir. Kendi insanlarını da ruhsal dünyalarında ki erdem, sevgi ve aile bağlarını yok ederek bir robot toplumu oluşturmuşlardır. Ne yazık ki, 1945’den sonras çok partili adı demokrasiye ilk adım olan bu süreci bugüne kadar devletimizin İslam’ın son kalesi olduğunu bilen bu haçlı zihniyet komünizme karşı stratejik ortaklık adı altında 70 yıldır ülkemizin altını oymuştur. 1960,12 mart, 12 eylül, 28 şubat sürecindeki ülkemize müdahale etmelerinin baş aktörü, Birleşik Devletler, Avrupa Birliği her ikisinin de üst aklı olan siyonizmdir.Kirli savaşın piyonları
İslam’ın son kalesi olan Laik Müslüman Türkiye Cumhuriyeti’ni parçala yok et mantığıyla 15 Temmuz’da yok etmek istediler. Devlet kurumlarına 70 yıldır yerleştirdikleri yerli vatan hainlerini kullanarak ülkemizi bölmeye çalıştılar. Suriye, Irak, İran, Türkiye bu üçgen içerisinde terörist gri kökeni Kürt olan ve Avrupa Birliği’ne teslim olan bu dört devlette yaşayan müslümanlığı kabul etmeyen vatanlarına hainlik yapan zerdüşt inançlı bölücüleri kullanarak güney sınırlarımızda yıllardır birlikte bu kirli savaşı piyonlarıyla birlikte planlayan ABD ve müttefikleridir.15 Temmuz’da başarıya ulaşamadılar.
15 Temmuz’dan bugüne kadar ülkemizdeki gündemi değiştirmek istemişlerdir. Güney sınırlarımızda komşumuz İran’da fitnelerine devam etmişlerdir. İşin acı tarafı Türkiye’deki piyonları ve kendilerine bağlı siyasetçilerin fitnelikleri yine batı güdümlü olmuştur.Ortadoğu'da ve İslam dünyasında katliamlara devam eden sözde Ehli Kitap olan Allah’dan ve vicdandan uzak olan kitaplarının ilahi mesajlarını boşalttılar. Yarı ütopik emperyalist felsefeden ileriye gitmeyen bir pagan inancından hiçbir farkı yoktur. Bu inanç sisteminden, içi boşaltılmış süslü mantığın kabul etmediği ütopik bir felsefeden farkı olmayan bu inanç sisteminden, kendi toplumlarını kullanarak mazlum milletleri katleden bu kapitalist zihniyetten ne beklenir?Bu zihniyetin uşaklarına hizmet eden yazarı, çizeri, politikacısı bunlara doğruyu gösterse bile, Karadeniz’de bir söz var “Sokma akıl yedi adım gider”; doğruları aklında tutamaz. Yedi adım sonra beyinlerinin zerresi bu şeytanlara ait olanlar vatan haini değil de nedirler?"Cumhuriyetin 10.yıl nutkunu unutan bu gafiller!"
Bu süreçte iktidar partisinin içerisindeki müslümanım deyip, yeni bir Amerika’nın oluşumu için kişiye zarar vermek isterken batının isteklerine ve büyük şeytana hizmet etmektedirler. İnsan yol arkadaşlarıyla yollarını ayırabilir fitne ve provakatiflik yapmamak kaydıyla. Onlara sorarım Aziz topraklarımızın bir zerresinde dahi acaba neslinin kanı akmış mıdır ? Eğer akmışsa toprağın altındaki ceddinden utanmıyorlar mı? Atatürkçüyüm diyen bir partinin Atatürk’ü maske yaparak milletine hainlik yaparken, Atatürk’ün 10. yıldaki nutkunu demek ki hiç dinlememişler. O nutuk süreci içerisinde dikkat ederlerse Atatürk’ün ağzından çıkan cümlelerde nutku boyunca 32 kez Türk milleti demiştir. Cumhuriyetin 10.yıl nutkunu unutan bu gafillerden Türk Milletine faydası ne olabilir? Yeni kurulan bir partinin gençlik kollarından bazı yöneticilerinin milliyetçiliğinden asla şüphe edilmemelidir. İçlerinden bazıları mevcut iktidara yüklenirken sert muhalefet yapmak! Devlet bekası söz konusu iken hem parti logosunu Kayı sancağından alıyorsun, tarihine sahip çıkıyorsunda peki bu hiddet bu öfke nedendir?Devlet bahçesinin ahengini bozan karga sesl...
Vatan bir gül bahçesi gibidir. Gül bahçesinde ilahi bir sistem içinde topraktan çıkan tohum zaman, su, güneş bahçeye sahip çıkan emek veren bir bahçıvanın da hep birlikte uyum içindeki sürecinde bir maestro görevi yapan bülbül ve sesi gül bahçesinin vazgeçilmezidir. Devlet nizamı halkıyla birlikte bülbülün sesinin nağmeleri içerisinde mutlu bir uyum içerisinde yaşamlarına devam ederler. Ne yazık ki devletin bahçesine talip olan özü vatan sevgisiyle temel kitlesinden şüphe duyulmayan bu bahçenin gülü yerine, devlet bahçesinin ahengini bozan karga sesli okyanus ötesinden aldığı talimatla devletin bahçesinin güllerine dallarına yapraklarına zarar verme hakkını sana kim veriyor ?"Ülkücüyüm devletimizin bir neferiyim"
AKP’nin içindeki hizipler diğer ayağı CHP’nin içindeki sahte Atatürkçüler diğer bir ayağı da temeli milliyetçi olan o karga sesli hiç mi vatanınızı sevmiyorsunuz ?Ben hiçbir partiye mensup değilim. Müslümanım Türk’üm ama ırkçı değilim. Ülkücüyüm devletimizin bir neferiyim.Bu doğruları yazdığım için ne Ak Parti yalakasıyım ne de bir liderin emir eriyim.Partinin yanlışları varsa seçim evresinde ahlaki kurallar içerisinde kimin kirli çamaşırları varsa aziz milletimizin önünde deşifre etmek milletimizin huzurunda döktüğünüz çamaşırlar doğruysa rezil etmek de hakkınızdır.Eskiden devlete HDP zarar veriyordu. Sizler devlet bekası söz konusu olduğu bu süreçte HDP adına devlete saldırmaktasınız. HDP’liler de bir kenarda durarak sizleri seyrediyor. Vazgeçin HDP ile batının ve Abd’nin potası içerisinde olmak vatana ihanet değil de nedir ? Bu bermuda şeytan üçgeni kurumları içerisinde dinine bağlı milliyetperver, gerçek Atatürkçü, milletini sevenler baş fitne olan liderinizin yamakları dışındakilere hiçbir lafım yoktur. Lütfen sizler bu kirli oyunun içerisinde olmayınız.