Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden işçilerden 39'unun mezarının bulunduğu Maden Şehitliği'nde buruk bir Babalar Günü yaşanıyor.
Sabahın erken saatlerinden itibaren Soma Belediyesi Mezarlığı içerisindeki Maden Şehitliği'ne gelen yüzlerce vatandaş, mezarlara karanfil bıraktı. Mezar başında Kur-an'ı Kerim ve dua okuyan vatandaşlar, şehit madencilerin Babalar Günü'nü kutladı.
Maden faciasının meydana geldiği ocakta çalışan ve arkadaşlarını kaybeden Yunus Öksüz, annesi ve çocuklarıyla birlikte şehitliğe gelerek dua etti.
Babalar Günü'nde arkadaşlarının mezarını ziyaret etmek istediğini ifade eden Öksüz, "Her zaman buraya geliyorum ama bugün de özellikle gelmek istedim. Memleketten annem de geldi onlarla birlikte ziyaret etmek istedik. Çocuklarımın okul arkadaşlarının babaları da burada yatıyor. Arkadaşlarımın Babalar Günü'nü kutlamak istedik" dedi.
Türk Eğitim-Sen 3 Nolu Şube Başkanı Adnan Sarısayın, sendika üyeleriyle birlikte geldikleri şehitlikte yaptığı açıklamada, bir avuç kömür için bir ömür verenlerin yanında olduklarını belirterek bu olayın bir daha yaşanmamasını diledi.
Mezarlık girişinde stand kuran Türk Kızılay'ı da ziyarete gelen vatandaşlara gıda malzemeleri dağıttı. Mezarlıklara karanfil bırakan Türk Kızılayı üyeleri, maden faciasında hayatını kaybedenlerin çocuklarına ve yakınlarına oyuncak dağıttı.
Soma'daki maden faciasında hayatını kaybeden 26 yaşındaki Uğur Çolak'ın 6 aylık ve 1,5 yaşındaki iki çocuğu ile ailesi, Babalar Günü'nde Madenciler Şehitliği'ni ziyaret etti.
Faciasında hayatını kaybeden Uğur Çolak'ın ailesi Babalar Günü'nde şehitliği ziyaret etti. Şehit madencinin 6 aylık oğlu İsmail Ayaz ile 1,5 yaşındaki çocuğu Ulaş Bereket'in herşeyden habersiz tavırları ve babalarının mezarlarındaki davranışları herkesi duygulandırırken baba İsmail Çolak'ın şehit oğlu için yazdığı mektup yürekleri burktu.
Baba İsmail Çolak, "Bizim için artık Babalar Günü yok. Bizim için kimse Babalar Günü'nü kutlamasın. Acımız büyük, kutlamaları kabul etmiyoruz" dedi.
Çolak, oğlu için yazdığı ve mezarına koyduğu mektupta şu duyguları paylaştı:
"Bugün Babalar Günü oğlum benim. Babalar Günümü kutlayamayacaksın ve ben de seninkini kutlayamayacağım. Ne acı sana oğulların İsmail Ayaz ve Ulaş Bereket'i getirdim. Maden ocağında gaz olur, metan patlar yüreklerimiz yanar kor olur. Gözyaşlarımız akar, damla damla sel olur. Sizler emekçisiniz, madencisiniz. Kazma ile dağları taşları delersiniz. Sevdiklerinizle helalleşir de ocağa girersiniz. Gülmezsiniz, tebessüm edersiniz. Sizler emekçisiniz, madencisiniz. Bak oğulların geldi canım oğlum."
-"Onun için hergün Babalar Günüydü"
Anne Gülsüm Çolak ise kaybettiği oğlu için hergünün babalar, anneler günü olduğunu belirtti. Anne Çolak, "Onun için hayat değişmezdi, çünkü yaşamasını seviyordu. 'İnsanlar bir gün için Babalar Günü diyorlar. Benim için hergün anneler, hergün babalar günü" derdi. Deli doluydu. Üzse bile yarım saat sonra üzdüğü kalbi düzeltirdi. Hayat doluydu. Yaşamasını seven bir çocuğa yakıştıramıyorum burayı" diye konuştu.
Kayınvalide Sevim Gelir ise kızının tedavi gördüğü için Çanakkale'ye gittiğini, kendilerinin de torunlara baktığını belirtti. Gelir, torunlarının Babalar Günü'nü kutlamaya değil damadını ziyarete geldiğini ifade etti.