Cumhurbaşkanı Erdoğan Beştepe'de muhtarlara muhtarlarla bir araya geldi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda 2. muhtarlar toplantısında konuşma yaparak muhtarla Cumhurbaşkanı arasında bir fark olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından bazı bölümler:
-Muhtarla cumhurbaşkanı arasında bir fark yok. Bu millet Menderes'ten bu yana hep vesayet yönetimine karşı çıktı. 50 kişi de seçse 30 milyon kişi de seçse de saygı duyacaksın. Ben başkanlık sistemin diyorum onlar, diktatörlük var. Daha önce başkanlık sistemini savunanlar bugün 180 derece dönüyor.
-Çıkmış biri diyor ki "ben burada oldukça başkanlık sistemi gelmez" diyor. Sen kimsin ya? Bu millete saygısızlıktır. Milletin iradesinin karşısında durulmaz.
İşte gücün yetiyorsa gel başbakan ol. Olamıyorsun! Yetiyorsa belediye başkanı ol, olamıyorsun.
-Biz muhtarlarımızla birlikte milletimizden aldığımız güçle milletimiz için çalışmayı sürdüreceğiz. Muhtarlarımız bulundukları yerlerde valilikler, kaymakamlıkla, belediye vatandaş hep birlikte muhtarlarımız buradaki en önemli köprü vazifesini irtibat noktası olarak devam ettirecekler.
Türkiye 2002'den itibaren büyük bir dönüşüm geçirdi. Bunu köyünüzdeki ve mahallenizdeki gelişmelerden iyi biliyorsunuz.
-Daha yapacak çok işimiz var. Her şeyden önce 2023 hedeflerimiz var. Bunlardan biri çözüm sürecidir. Bu bizi birbirimize bağlayacak en önemli bağdır. Biz kardeşiz be!...
-Hamd olsun milletimiz çözüm sürecine sahip çıktı. Belki biz o günleri görmeyeceğiz ama torunlarımız o günleri görecek. Mesele torunlarımıza önemli bir miras bırakmak değil mi? Nasıl ecdadımız biz onurlu bir miras bıraktıysa biz de torunlarımıza bırakmalıyız. Ama hala bunu anlamayanlar var.
-Başkanlık sisteminin Türkiye'yi şaha kaldıracağını düşünüyorum. Bu mesele, benim şahsi meselem değildir. Bu ihtiyaç milletimizin binlerce yıllık devlet geleneğinin tabii bir sonucudur. Mevcut sistem artık Türkiye'ye dar geliyor, yetersiz geliyor.
-Demokrasi başkanlık sisteminde yok mu? Var. Dünyanın en ileri demokrasisi nerede? Amerika'da. Peki ekonomi? Dünyanın en ileri ekonomisi Amerika. Orada da başkanlık sistemi var. İlla orayı tıpa tıp mı yapacaksın? Hayır. Uygun gördüğün şeyleri oradan alırsın. Fransa'da, Avrupa'nın herhangi bir yerinden ne alacaksan onu da alırsın.
-Muhalefet partisinin başındaki zat, siyaset yapmak adına tutup meseleyi işsizliğe bağlıyor. Yahu adam cani, bu adamın inancıyla, etnik kökeniyle, sosyal statüsüyle bir ilgisi yok. Adam cani işte. Kendi mensupları dans ederek bunu protesto ediyor.
-Ben kalkıyorum, 'Kadının, Allah'ın erkeklere bir emaneti' olduğunu söylüyorum, bu feministler filan var ya, bunlar da çıkıyor 'Ne demek kadın emanetmiş' diyor, 'Bu bir hakarettir' diyor. Ya senin bizim medeniyetimizle, bizim inancımızla, bizim dinimizle ilgin yok ki.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Sarayı'nda 2. muhtarlar toplantısında konuşma yaparak muhtarla Cumhurbaşkanı arasında bir fark olmadığını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın konuşmasından bazı bölümler:
-Muhtarla cumhurbaşkanı arasında bir fark yok. Bu millet Menderes'ten bu yana hep vesayet yönetimine karşı çıktı. 50 kişi de seçse 30 milyon kişi de seçse de saygı duyacaksın. Ben başkanlık sistemin diyorum onlar, diktatörlük var. Daha önce başkanlık sistemini savunanlar bugün 180 derece dönüyor.
-Çıkmış biri diyor ki "ben burada oldukça başkanlık sistemi gelmez" diyor. Sen kimsin ya? Bu millete saygısızlıktır. Milletin iradesinin karşısında durulmaz.
İşte gücün yetiyorsa gel başbakan ol. Olamıyorsun! Yetiyorsa belediye başkanı ol, olamıyorsun.
-Biz muhtarlarımızla birlikte milletimizden aldığımız güçle milletimiz için çalışmayı sürdüreceğiz. Muhtarlarımız bulundukları yerlerde valilikler, kaymakamlıkla, belediye vatandaş hep birlikte muhtarlarımız buradaki en önemli köprü vazifesini irtibat noktası olarak devam ettirecekler.
Türkiye 2002'den itibaren büyük bir dönüşüm geçirdi. Bunu köyünüzdeki ve mahallenizdeki gelişmelerden iyi biliyorsunuz.
-Daha yapacak çok işimiz var. Her şeyden önce 2023 hedeflerimiz var. Bunlardan biri çözüm sürecidir. Bu bizi birbirimize bağlayacak en önemli bağdır. Biz kardeşiz be!...
-Hamd olsun milletimiz çözüm sürecine sahip çıktı. Belki biz o günleri görmeyeceğiz ama torunlarımız o günleri görecek. Mesele torunlarımıza önemli bir miras bırakmak değil mi? Nasıl ecdadımız biz onurlu bir miras bıraktıysa biz de torunlarımıza bırakmalıyız. Ama hala bunu anlamayanlar var.
-Başkanlık sisteminin Türkiye'yi şaha kaldıracağını düşünüyorum. Bu mesele, benim şahsi meselem değildir. Bu ihtiyaç milletimizin binlerce yıllık devlet geleneğinin tabii bir sonucudur. Mevcut sistem artık Türkiye'ye dar geliyor, yetersiz geliyor.
-Demokrasi başkanlık sisteminde yok mu? Var. Dünyanın en ileri demokrasisi nerede? Amerika'da. Peki ekonomi? Dünyanın en ileri ekonomisi Amerika. Orada da başkanlık sistemi var. İlla orayı tıpa tıp mı yapacaksın? Hayır. Uygun gördüğün şeyleri oradan alırsın. Fransa'da, Avrupa'nın herhangi bir yerinden ne alacaksan onu da alırsın.
-Muhalefet partisinin başındaki zat, siyaset yapmak adına tutup meseleyi işsizliğe bağlıyor. Yahu adam cani, bu adamın inancıyla, etnik kökeniyle, sosyal statüsüyle bir ilgisi yok. Adam cani işte. Kendi mensupları dans ederek bunu protesto ediyor.
-Ben kalkıyorum, 'Kadının, Allah'ın erkeklere bir emaneti' olduğunu söylüyorum, bu feministler filan var ya, bunlar da çıkıyor 'Ne demek kadın emanetmiş' diyor, 'Bu bir hakarettir' diyor. Ya senin bizim medeniyetimizle, bizim inancımızla, bizim dinimizle ilgin yok ki.