Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe, özgür medyaya yönelik 14 Aralık operasyonlarının şaibelerle dolu olduğunu savundu.
Yargının siyasallaşmasından duyduğu rahatsızlığı dile getiren Delebe, medyaya yönelik operasyonların intikam duygusu ile yapıldığına dair kuşkuların olduğunu ifade ederek operasyonda ciddi şaibe ve kaygıların söz konusu olduğunu söyledi. Delebe, yargının bağımsız davranmaması sonucu birçok kişinin canının da yanacağı uyarısında bulundu.
14 Aralık Özgür basına yönelik meydana gelen operasyonlar halkın vicdanında yer bulmadığı gibi hukukçular da adaletin katledildiği düşüncesinde. Birçok hukukçunun tepki gösterdiği operasyonların hukuka olan güveni zedelediği ifade ediliyor. Bu durumdan en çok rahatsız olanlar da yine hukukçular. Bunlardan biri de Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe. Başkan Delebe, siyasi iktidarın yargıyı intikam olma aracı olarak kullanmasından rahatsız. 14 Aralık’ta medyaya yönelik gerçekleşen operasyonları yakından takip ettiğini aktaran Başkan Delebe, “Yargı siyasallaşırsa yargı adalet dağıtamaz. Yargı siyasal iktidarın talimatları ile hareket ederse kesinlikle o yargıdan bir sonuç beklemek doğru olmaz. Yargının siyasetten siyasetinde yargıdan uzak olması gerekiyor. Zaten siyasetçilerin ekler ayrılığı dediği şey de budur. Kimsenin kimseye müdahale etmemesi gerekiyor.” sözleriyle yargıya güvenin zedeleneceği uyarısında bulunuyor.
Başkan Delebe, “son operasyonlar ciddi şaibeler, kaygılar söz konusu. Çünkü bir intikam alma duygusu ile operasyonların yapıldığına dair ciddi kuşkular var. Bu bakımdan biz hukukçular olarak yargının kesinlikle bağımsız olması, objektif olarak hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Eğer yargı objektif olmasa pek çok kişinin canı yanabilir.” ifadelerine yer verdi.
Operasyonların toplumun vicdanında da yer bulması gerektiğini dile getiren Delebe, “Keza yapılan operasyonlar toplumun vicdanının da rahat olması gerekiyor. Eğer toplum meydana gelen bir operasyondan kaygı duyuyorsa orda şaibeler görüyorsa bu operasyonların sağlıklı olarak yürütüldüğünden bahsedilemez.” ifadesiyle operasyonların halkın vicdanında yer bulmadığını aktardı.
Basının özgür olması gerektiğini savunan Delebe, senaryodan tutuklamanın yapılmasının adalette yerinin olmadığını dile getirdi. Delebe, şu ifadelere yer veriyor: “tabi dosyaya hâkim değiliz. Ama bir dizi, senaryodan tutuklama oluyorsa bunun doğru olduğunu söylemek asla doğru değil. Çünkü tutuklamanın gerekçeleri yasaklarla net ifade edilmiş. Bunun dışında hukuk herkese lazımdır. Siyasal iktidarların uzantısı haline getirmek asla doğru bir yaklaşım değil. Bu bakımdan intikam duygusu ile operasyon yapılıyorsa bunun hukukta asla yeri yoktur. Zira basın özgürdür, sansür edilemez.”
Başkan Delebe son olarak “adaletin terazisiyle oynamak asla doğru değil." Diyerek sözlerini tamamlıyor.
Yargının siyasallaşmasından duyduğu rahatsızlığı dile getiren Delebe, medyaya yönelik operasyonların intikam duygusu ile yapıldığına dair kuşkuların olduğunu ifade ederek operasyonda ciddi şaibe ve kaygıların söz konusu olduğunu söyledi. Delebe, yargının bağımsız davranmaması sonucu birçok kişinin canının da yanacağı uyarısında bulundu.
14 Aralık Özgür basına yönelik meydana gelen operasyonlar halkın vicdanında yer bulmadığı gibi hukukçular da adaletin katledildiği düşüncesinde. Birçok hukukçunun tepki gösterdiği operasyonların hukuka olan güveni zedelediği ifade ediliyor. Bu durumdan en çok rahatsız olanlar da yine hukukçular. Bunlardan biri de Şanlıurfa Baro Başkanı Hikmet Delebe. Başkan Delebe, siyasi iktidarın yargıyı intikam olma aracı olarak kullanmasından rahatsız. 14 Aralık’ta medyaya yönelik gerçekleşen operasyonları yakından takip ettiğini aktaran Başkan Delebe, “Yargı siyasallaşırsa yargı adalet dağıtamaz. Yargı siyasal iktidarın talimatları ile hareket ederse kesinlikle o yargıdan bir sonuç beklemek doğru olmaz. Yargının siyasetten siyasetinde yargıdan uzak olması gerekiyor. Zaten siyasetçilerin ekler ayrılığı dediği şey de budur. Kimsenin kimseye müdahale etmemesi gerekiyor.” sözleriyle yargıya güvenin zedeleneceği uyarısında bulunuyor.
Başkan Delebe, “son operasyonlar ciddi şaibeler, kaygılar söz konusu. Çünkü bir intikam alma duygusu ile operasyonların yapıldığına dair ciddi kuşkular var. Bu bakımdan biz hukukçular olarak yargının kesinlikle bağımsız olması, objektif olarak hareket etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Eğer yargı objektif olmasa pek çok kişinin canı yanabilir.” ifadelerine yer verdi.
Operasyonların toplumun vicdanında da yer bulması gerektiğini dile getiren Delebe, “Keza yapılan operasyonlar toplumun vicdanının da rahat olması gerekiyor. Eğer toplum meydana gelen bir operasyondan kaygı duyuyorsa orda şaibeler görüyorsa bu operasyonların sağlıklı olarak yürütüldüğünden bahsedilemez.” ifadesiyle operasyonların halkın vicdanında yer bulmadığını aktardı.
Basının özgür olması gerektiğini savunan Delebe, senaryodan tutuklamanın yapılmasının adalette yerinin olmadığını dile getirdi. Delebe, şu ifadelere yer veriyor: “tabi dosyaya hâkim değiliz. Ama bir dizi, senaryodan tutuklama oluyorsa bunun doğru olduğunu söylemek asla doğru değil. Çünkü tutuklamanın gerekçeleri yasaklarla net ifade edilmiş. Bunun dışında hukuk herkese lazımdır. Siyasal iktidarların uzantısı haline getirmek asla doğru bir yaklaşım değil. Bu bakımdan intikam duygusu ile operasyon yapılıyorsa bunun hukukta asla yeri yoktur. Zira basın özgürdür, sansür edilemez.”
Başkan Delebe son olarak “adaletin terazisiyle oynamak asla doğru değil." Diyerek sözlerini tamamlıyor.