Ali Osman Muş yazısında, Bir mezhep davası güden, aynı dinden de olsa diğer bir mezhep davası güdenden “daha çok nefret” edeceğini savundu.
İyi bir din davası güdücüsü iyi bir dilenci olduğunu ifade eden Muş; " Hiç de utanmadan ver unut derler. Öbür taraftan köşk satın aldın derken kendileri bu tarafta mermerleri Mısır’dan gelen özel otelleri cemaat ağaları için inşa ederler. İyi bir mezhep davası güdücüsü iyi bir katildir. " dedi.Yazar Ali Osman Muş yazısına şöyle devam ediyor:
Din, din diyenlerin, dinî ülküleri yoktur, istismar ettikleri değerler vardır. Savundukları tüm dini değerleri ilk önce kendileri rafa kaldırırlar. Türkiye’de kamu sınavlarına kasteden risalei narcılar gibi....Adalet derler. En iyi adam kayırmacılığı yaparlar. Hazreti Muhammet “komşusu açken tok yatan bizden değildir” deyip vaaz derken neredeyse ağlarlar, kimselere beş kuruş destek verdikleri görülmez. Toplarlar, dağıtmazlar. Bu sokakta para, emtia toplayarak dilencilik yaparken çok imanlıdırlar, burunlarından sümük akıtarak ağlaya ağlaya insanlığı kırtarmaya yeminlidirler. Öbür taraftan araziler, altından ırmaklar akan köşkler, huriler, gılmanlar dağıtırlar. Ancaak bu tarafta tapusu kendilerine ait saraylar alır, şirketler kurarlar. YAZININ DEVAMI İÇİN...
İyi bir din davası güdücüsü iyi bir dilenci olduğunu ifade eden Muş; " Hiç de utanmadan ver unut derler. Öbür taraftan köşk satın aldın derken kendileri bu tarafta mermerleri Mısır’dan gelen özel otelleri cemaat ağaları için inşa ederler. İyi bir mezhep davası güdücüsü iyi bir katildir. " dedi.Yazar Ali Osman Muş yazısına şöyle devam ediyor:
Din, din diyenlerin, dinî ülküleri yoktur, istismar ettikleri değerler vardır. Savundukları tüm dini değerleri ilk önce kendileri rafa kaldırırlar. Türkiye’de kamu sınavlarına kasteden risalei narcılar gibi....Adalet derler. En iyi adam kayırmacılığı yaparlar. Hazreti Muhammet “komşusu açken tok yatan bizden değildir” deyip vaaz derken neredeyse ağlarlar, kimselere beş kuruş destek verdikleri görülmez. Toplarlar, dağıtmazlar. Bu sokakta para, emtia toplayarak dilencilik yaparken çok imanlıdırlar, burunlarından sümük akıtarak ağlaya ağlaya insanlığı kırtarmaya yeminlidirler. Öbür taraftan araziler, altından ırmaklar akan köşkler, huriler, gılmanlar dağıtırlar. Ancaak bu tarafta tapusu kendilerine ait saraylar alır, şirketler kurarlar. YAZININ DEVAMI İÇİN...