Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesine göre bütün insanlar özgür, onur ve hakları bakımından eşit doğarlar. Engelli insanlar da bizim insanımızdır. Onlara hak ettikleri insani değeri vermemiz gerekir.
1. Görme engelli vatandaşın koluna siz değil o girsin. Çünkü eğitilme tarzlarında sizin yarım adım gerisinden gelmeleri eğitimi verilmiştir. Kaldırım kenarlarına veya merdiveni anlaması açısından yarım adım geriden sizi takip eğitimi verilmiştir.2. Kaldırım iniş ve çıkışlarında sürekli sözlü uyarıya gerek olmayıp, o sizi yarım adım geriden izlediği için sizin biraz yavaşlamanız kafidir.3. Onunla konuşurken ismiyle hitap edin. İsmini bilmiyorsanız "görme özürlü kardeşim, kör" şeklinde konuşmaktan çekinmeyin. Ayrılırken de ona sözlü olarak ayrılacağınızı belirtin.4. Size yol ve adres soranlarına kesin ve anlaşılır şekilde izah edin.5. Görme özürlü olan kişiye uzaktan bağırarak yardımcı olmak tehlikeli rahatsız edici bir davranıştır.6. Duraklarda bekliyen görme özürlülere hangi otobüsü beklediklerini sormayı ihmal etmeyin.7. Toplu taşıma araçlarında görme özürlü vatandaşların emniyeti açısından kapıların kapalı olmasına özen gösterilmeli, yarım aralıklı kapı açık kapı bıraktırmayın.8. Onların bulunduğu ortamda yemekte et varsa kesmek için yardım etmeyi teklif edin.9. Görme özürlü olup, yatılı olarak evinize konuk geldiğinde ona tuvaletin, gardrobun, pencerenin, prizin ve elektrik düğmesinin yerlerini gösterin.10. Görmeyen çocuklar cisimleri ağızları ile tanımaktadırlar. Bu nedenle cisimleri mikrop bulaşır diye engellemeyin.11. Elleri göğüs hizasında birleştirmek iki el ile tutma becerileri açısından önemlidir.12. Görme özürlü çocuğunuza penye, fanila, zıbın giydirmeyin. Tenine yünlü, pazen, kumaş, v.s değerse zihinlerinde de o kadar kavram oluşacaktır.13. Bebeklerinizi alçak yere yüzü koyun koyup, siz yüksekte oturun. Oyunlar yapın yüksekten konuşun. Böylece başlarını öne eğmemiş olur ve başlarını dik tutmaya alışırlar.14. Bebeklerinize farklı torbalar yapıp içine nohut, fasülye, pirinç v.s farklı cisimler koyun. Böylelikle görme engelli bebeğinize dokundurarak sert, yumuşak kavramlarını öğretmiş olursunuz.15. Görme engelli çocuğunuza yürümesi için siz teşvik edin. Ona koşmayı, eğilmeyi, çökmeyi, zıplamayı, kolunu uzatmayı v.s komutları öğretmiş olursunuz.16. Onlara çıplak ayakla dolaşmalarına müsaade edin. Çimen, mermer, marley, halı, kilim gibi cisimleri nitelemeyi öğretmiş olursunuz. Soğuk, sıcak, sert, yumuşak, ince, kalın, kısa, uzun, büyük, küçük gibi kavramları cisimlere dokundurtarak öğretin.17. Evde kesici, batıcı, yaralayıcı, can yakıcı nesneleri toplayın. Aldığınız oyuncaklarla pütürlü, düz, küt gibi kavramları ona öğretin.18. Onların aklı erip konuştuklarında kendi organlarınızı elleri ile tutup kendi vücutlarında ki yerlere götürüp kulak, saç, göz, burun, el, kol, kulak v.s öğretin.19. Onlara önce odasından başlayarak evdeki mekanı kapıdan başlayarak duvarları, cisimleri yoklatarak yaşadığı mekanını öğretin.20. Engelli çocuklarınızı parklara götürün. Özgürce koşturun, kaydırın, kendi başına hareket etme yetisini öğretin. Engelli erkeklerimizin toplumda yaşadıkları sorunları engelli kadınlarımız da iki katı yaşamaktadırlar. Bu nedenle engellilik nedeniyle farklı gözle bakılma, dışlanma gibi davranışlarla karşılaşmaktadırlar.Engelli kadınlar toplumsal cinsiyet, toplumsal engellilik yargısı içerisinde var olma, insan olmaktan doğan onurlarını yüceltme mücadelesi vermektedirler. Toplumumuzda kadına yönelik cinsiyet ayrımcılığı yüzünden engelli olmalarıyla olumsuzluk dahada katlanmaktadır.Kadınsanız iş, sağlık, eğitim, iyi bir gelir şansınız daima düşüktür. Eğer hem engelli ve kadınsanız şansınız yok denecek kadar azdır. İş yerlerinde engelli kadınlar için lavobadan tutun, her alanda mağdur kaldığınız gibi sizden sağlıklı olanlardan istenen davranışları sergilemeniz istenir. Sizi bir türlü anlamak istemezler. İnsan hakları ihlalleri sık sık yaşanır. Çok yönlü ayrımcalıkla karşı karşıya kalırsınız.Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Beyannamesine göre bütün insanlar özgür, onur ve hakları bakımından eşit doğarlar. Ama kadınlarımız tarih boyunca erkek hegomonyasının içerisinde kimlikleri kaybettirilmiştir. Özellikle engelli olmaları nedeniyle kadınlarımıza vebalı imiş gibi davranışlar sergilenmektedir Bu engellilik her an bizlere ya da yakınlarımızda da olabilir. Engelli insanlarda bizim insanımızdır.Onlara hak ettikleri insani değeri vermemiz gerek. Umarım bu yazıyı okuduktan sonra engelli vatandaşlarımıza bakış açınız değişir. Mustafa Kemal Bektaş