7 Haziran seçimleri akşamı Devlet Bahçeli’nin açıklamaları kamuoyunda çok tepki almıştı. Devlet Bahçeli’yi kendi partilileri bile bazen anlamakta zorluk çekiyor. Ancak Devlet Bahçeli her zaman da haklı çıkmıştır. Devlet Bahçeli’yi anlamak için onun yakınında bulunmak lazım. Bahçeli’nin ruh halini iyi tahlil etmek lazım.
Seçim sonuçları daha resmi olarak açıklanmamışken Devlet Bahçeli’nin açıklamaları kamuoyunda şaşkınlık yaratmıştı. Ama görüyoruz ki; o sözlerin anlamı ve önemi bir daha ortaya çıkmış ve doğru sözler olduğu bir daha ortaya çıkmıştır.
Devlet Bahçeli ne demişti; HDP’nin olduğu hiçbir ortamda yokuz, bizim için HDP yok hükmündedir. Onlarla yapılabilecek hiçbir organizasyonda bulunmayacağız demişti.
MHP ve Devlet Bahçeli ilk gün söylediği sözlerin arkasında durmaktadır. Ve haklı çıkmıştır. Son PKK saldırıları ve yaşanan olaylar konusunda HDP tarafından Meclis soruşturması istenmiş, bu talebe CHP destek olmuştur. Ama AKP ve MHP Meclis soruşturmasına gerek yoktur anlamında ret oyu vermişlerdir.
Bu olayı CHP’liler çırpıttıkça çarpıtmaya ve bu olay üzerinden MHP’ye saldırmaya başladılar. Halbuki MHP ne demişti HDP’nin içinde olduğu hiçbir organizasyonda yokuz demişti. Şimdi HDP’nin talebi üzerine bu olayları PKK yapmamıştır demenin altyapısı oluşturulacaktı. PKK’yı yeniden keşifi mi yapılacaktı. Bu olayı CHP’liler ayan beyan bildikleri halde MHP’den HDP’nin talebine destek vermelerini beklemeleri abesle iştigaldir. Kamuoyunu yanıltmaya çalışmaktadırlar. Ama nafile. Artık vatandaşımız herşeyi görüyor. Tüm olaylar vatandaşın gözleri önünde cereyan etmektedir. O nedenle CHP’nin yapmaya çalıştığı bu ajitasyon (çarpıtma) vatandaş nezdinde karşılık bulmayacaktır.
8 Haziran 2015 tarihinden beri bir koalisyon kurulmasını istemeyen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hala yasal sürenin dolması için çeşitli manevralar üretmektedir. Daha önce de yazmıştım. Cumhurbaşkanı bu son yaşanan olaylardan kendisine paye çıkararak vatandaşa dönüp diyecek ki;
Bakın görüyorsunuz bizim tek başımıza iktidarımız dönemlerinde ne güzel idare ediyorduk. Bizi tek başımıza iktidara getirmediniz bakın ortalık karıştı diyecek ve yapılacak ilk genel seçimde tekrar tek başına iktidara geleceğini ümit etmektedir. Halbuki vatandaş artık uyanmıştır. Yapılacak bir erken seçimde çok fazla bir değişiklik olmayacaktır. Belki AKP daha fazla oy kaybına uğrayacaktır. Ama umut fakirin ekmeği imiş. Bir defa Akp’ye geçmişte oy vermiş ama son seçimlerde AKP’ye oy vermeyen vatandaş AKP’ye neden oy vermediğini çok iyi bilmektedir. O nedenle AKP’den giden oyların geri geleceğini düşünmek hayal mahsulü bir düşünce ürünüdür.
Netice olarak Cumhurbaşkanı sokak olaylarından, şehit cenazelerinden , ve pkk’nin saldırılarından medet umar duruma düşmüştür. Koalisyon kurulmasına ilk günden itibaren karşı olduğu konuşmalarına yansımıştır. Daha önce de yazılarımda dile getirmiştim. Koalisyon çalışmaları beyhude zaman kaybıdır. Velevki kurulsa bile Cumhurbaşkanı o koalisyona huzurlu bir çalışma ortamı bırakmayacaktır. Kararnamaleri geciktirecek veya inceleme süresi sonunda meclise geri iade edecektir. Atamaları imzalamayacaktır. TBMM’si ve kurulacak koalisyon hükümeti ile kedinin fare ile oynaması gibi oynayacaktır.
Bazı aklı evveller MHP’ye istikrarlı duruşu üzerinden saldırmaktadırlar. MHP’yi anlayamayan bakar körler hala MHP’yi %60 Blok içinde gösterme gayreti içindedirler. Halbuki MHP, AKP’ye hangi mesafede ise diğer partilere de o mesafededir. O nedenle MHP’yi anlamak istemeyen siyasi körlük içinde olanlar hala MHP’yi HDP ile aynı blok içinde gösterme çabası içindedirler.
MHP, ilk günden itibaren ‘ İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR’ mantığı içinde kendi yoluna devam etmektedir. Rahmetli Erbakan’ın tabiri ile gerisi fasa fiso.
NE MUTLU TÜRKÜM VE MÜSLÜMANIM DİYENE, VE DİYEBİLENE