“Adalet öldü azizim, vakit acizler için matem, kahramanlar için mücadele vaktidir…!”Türkiye olarak zor bir dönemden geçmenin ötesinde bıçağın kemiğe dayandığı bir aşamaya süratle yaklaşıyoruz. Yıllardır ülkemiz üzerine oynanan oyunların, algı yönetimi ile halkı kandırarak içeride ve dışarıda kendi gizli gündemlerini ilmek ilmek uygulayanların planları artık sonuç alma aşamasına geldi. Şu an yeni yasa tasarısı ile hükümet, bu işleri bugüne kadar hukuksuz olarak götürdüğü MİT teşkilatı yanında sekretarya olarak Kamu Düzeni ve Güvenliği Müsteşarlığı’nı da işlenen suçlara dâhil etmekte, bu işler için kullandığı memurları yeni kanunla bir kez daha koruma altına almaya çalışmaktadır. Bundan sonra yapılacak iş; Türkiye’nin bölünmesinin kitabına uydurulması (yasa önerisinde “mevzuata ilişkin çalışmalar yapmak” diye geçmekte) ve halka bu büyük ve acı lokmayı “demokratik barış”, “Kürtler kendi kendini yönetse ne olur?” diye yutturmaktır. Peki, bütün bunlar için neden yapılıyor? Öncelikle Erdoğan, Başkan olabilsin, kendisini ve ailesini kurtarabilsin sonrasında diktatörlük hayallerini hayata geçirebilsin diye.Türkiye’nin rejim sorunu nereye gidiyor?“Recep Tayyip Erdoğan uzunca bir süredir başkanlık sistemine takmış durumda. 2014 yazında cumhurbaşkanı seçildiğinden beri ülkeyi fiili olarak yönetmeye devam ediyor. Bunu kamuoyuna açıkça ilan etti, “Sistem fiilen değişmiştir” dedi. Ancak bunu resmileştirerek iktidarını sürdürme konusunda da olağanüstü bir çaba gösteriyor.”Son on yıldır büyük bir hukuksuzluk ve yolsuzluk batağına saplanmış, gittikçe diktatörleşen bir liderin elindeki Türkiye, büyük bir rejim sorunu ile karşı karşıyadır. Türkiye’deki rejim sorununun ana unsurlarını şu şekilde sıralayabiliriz; (1) Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet ilkelerine dayalı rejimin tasfiye edilerek İslamcı bir devlet yapısına dönüştürülmesi, bu kapsamda devletin demokratik, laik ve hukuk devleti özelliklerinin yok edilmesi, (2) Atatürkçü kesimlere kumpaslar kurularak başlayan hukuksuzluğun, zaman içinde tüm hukuk sisteminin yürütme kontrolüne alınarak, yasama-yürütme-yargı arasında olması gereken kuvvetler dengesinin tamamen yürütme lehine bertaraf edilmesi,
Kapsam
10 Mart 2016 - 23:18
Güncelleme: 25 Temmuz 2016 - 19:27
Türkiye'nin rejim sorunu nereye gidiyor?
Türkiye olarak zor bir dönemden geçmenin ötesinde bıçağın kemiğe dayandığı bir aşamaya süratle yaklaşıyoruz.
Kapsam
10 Mart 2016 - 23:18
Güncelleme: 25 Temmuz 2016 - 19:27