Kısa süre önce merkeze çekilen daha sonra “usulsüz telefon dinleme” iddiaları kapsamında açığa alınan eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Ömer Altıparmak, Bebek katili Abdullah Öcalan’ın serbest kalmasıyla ilgili sözleri tam ortaya bomba gibi düştü. Her ne kadar Sosyal medyada bu konu ayyuka çıkmışsa da tescillenmesi kafalarda daha büyük soru işaretlerine sebep oldu. Altıparmak’ın “Öcalan’ın serbest bırakılması, özerk yönetim ve bu konularda hükümetçe yasal düzenlemeler yapılmasına” sözleri üzerine ifadesini alan Savcı Hakan Yüksel’in “Bu bilgiler devlet sırrıydı, neden açıkladın?” diye sorması üzerine kirli çamaşırlar ortaya dökülüverdi. Eski Emniyet İstihbarat Dairesi Başkanı Altıparmak, 27-28 Eylül’de Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk’e verdiği röportaj nedeniyle, İçişleri Bakanlığı’nın şikâyeti üzerine açılan soruşturma kapsamında Ankara Savcılığı tarafından ifadeye çağrılmıştı. Sözcü gazetesinde yer alan habere göre, Altıparmak’a, Bakanlığın suç duyurusunda yer verilen röportajda söylediği şu ifadelerinin sorulduğu öne sürüldü:
“Oslo görüşmeleri ve Çözüm süreci Ahmet Davutoğlu tarafından başlatıldı. Beşir Atalay tarafından koordinasyonu üstlenildi. Örgüt mensuplarının Oslo’da kaydettiği seslerden Hakem devletin temsilcilerinin MİT mensuplarıyla ayrı, terör örgütü mensuplarıyla ayrı ayrı toplantılar da gerçekleştirdiği anlaşıldı.
Meslek acemiliğinin görülmemiş bir örneği olarak görüşmeler hem hakem devlet olan ülke hem de PKK mensupları tarafından kayda alındı. Bu kayıtların bir kısmı daha sonra tehdit unsuru olarak PKK’lılarca internet sitelerinden kamuoyuna sızdırıldı. MİT bu konudan ancak bu şekilde haberdar oldu.
Bu süreç ve görüşmelerden terör örgütünün tüm üst yönetimi ve hakem devlet bilgi sahibidir. Ancak terörle mücadele eden başta Genelkurmay olmak üzere ne Jandarma ne de Emniyet Genel Müdürlüğüne herhangi bir bilgilendirme yapılmadı.
Tamamen iç kamuoyuna, muhalefet partilerine, hatta kabineye, iktidar partisi milletvekillerine kapalı ve gizli yürütülen bu görüşmelerde; Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması, Özerk yönetim. Dağdaki silahlı terörist grupların dağdan indirilerek (öz savunma gücü) kolluk gücüne dönüştürülmesi.
Bu konularda Hükümetçe yasal düzenlemeler yapılması ele alındı.”
Savcı Yüksel’in, Altıparmak’ın bu ifadeleri üzerine “Bu bilgiler devlet sırrıydı, neden açıkladın?” dediği iddia edildi.
İfadesinde, 20 Ağustos’ta emekli olduğunu söyleyen Altıparmak,“Röportaj verdiğim doğrudur. Bu hususlar, benim görev sebebiyle doğrudan edindiğim bilgiler değil sadece basından da birçok kişinin konuştuğu konulardaki görüşlerimdir” dedi.
Bu süreç ve görüşmelerden terör örgütünün tüm üst yönetimi ve hakem devlet bilgi sahibidir. Ancak terörle mücadele eden başta Genelkurmay olmak üzere ne Jandarma ne de Emniyet Genel Müdürlüğüne herhangi bir bilgilendirme yapılmıyor. Bu nasıl iştir. Türkiye’yi ilgilendiren çok önemli bir karar var teröristler biliyor bunu, hakem devlet biliyor bunu ama bu uğurda canını veren, kanını veren ve teröristlerle mücadele eden genelkurmay bilmiyor! Türkiye cumhuriyetinin muhalefet partileri bilmiyor. Dünyanın neresinde böyle bir ülke var?
“Oslo görüşmeleri ve Çözüm süreci Ahmet Davutoğlu tarafından başlatıldı. Beşir Atalay tarafından koordinasyonu üstlenildi. Örgüt mensuplarının Oslo’da kaydettiği seslerden Hakem devletin temsilcilerinin MİT mensuplarıyla ayrı, terör örgütü mensuplarıyla ayrı ayrı toplantılar da gerçekleştirdiği anlaşıldı.
Meslek acemiliğinin görülmemiş bir örneği olarak görüşmeler hem hakem devlet olan ülke hem de PKK mensupları tarafından kayda alındı. Bu kayıtların bir kısmı daha sonra tehdit unsuru olarak PKK’lılarca internet sitelerinden kamuoyuna sızdırıldı. MİT bu konudan ancak bu şekilde haberdar oldu.
Bu süreç ve görüşmelerden terör örgütünün tüm üst yönetimi ve hakem devlet bilgi sahibidir. Ancak terörle mücadele eden başta Genelkurmay olmak üzere ne Jandarma ne de Emniyet Genel Müdürlüğüne herhangi bir bilgilendirme yapılmadı.
Tamamen iç kamuoyuna, muhalefet partilerine, hatta kabineye, iktidar partisi milletvekillerine kapalı ve gizli yürütülen bu görüşmelerde; Teröristbaşı Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması, Özerk yönetim. Dağdaki silahlı terörist grupların dağdan indirilerek (öz savunma gücü) kolluk gücüne dönüştürülmesi.
Bu konularda Hükümetçe yasal düzenlemeler yapılması ele alındı.”
Savcı Yüksel’in, Altıparmak’ın bu ifadeleri üzerine “Bu bilgiler devlet sırrıydı, neden açıkladın?” dediği iddia edildi.
İfadesinde, 20 Ağustos’ta emekli olduğunu söyleyen Altıparmak,“Röportaj verdiğim doğrudur. Bu hususlar, benim görev sebebiyle doğrudan edindiğim bilgiler değil sadece basından da birçok kişinin konuştuğu konulardaki görüşlerimdir” dedi.
Bu süreç ve görüşmelerden terör örgütünün tüm üst yönetimi ve hakem devlet bilgi sahibidir. Ancak terörle mücadele eden başta Genelkurmay olmak üzere ne Jandarma ne de Emniyet Genel Müdürlüğüne herhangi bir bilgilendirme yapılmıyor. Bu nasıl iştir. Türkiye’yi ilgilendiren çok önemli bir karar var teröristler biliyor bunu, hakem devlet biliyor bunu ama bu uğurda canını veren, kanını veren ve teröristlerle mücadele eden genelkurmay bilmiyor! Türkiye cumhuriyetinin muhalefet partileri bilmiyor. Dünyanın neresinde böyle bir ülke var?