Kitaplar okundukça, bilgi de çoğalır. Ya müşahhas tabiatı keşfe koyulacağız yâhut da kitaplarla iyiden iyiye yüz-göz olacağız ve böylece dünyayı tanıyacağız, başka çâremiz yoktur.
Muhakkak ki, tecrübe kazanmamız için en mühim vasıtalardan biri olarak da, yine kitaplara sarılacağız!..
Her kitap; elbette ki, kendi iç muhtevasına göre önem ve değer kazanır. İlmî sahada olur, edebiyâtın değişik türlerinde olur fakat hepsinde de esas olan samimiyettir.
Bugünkü kitap sohbetimizde, Hızırbeg Gayretullah’ın “Uzaklara Balam” adlı hâtıralarını topladığı hazîn bir göç hikâyesinden söz edeceğim.
UZAKLARA BALAM
Hızırbeg Gayretullah, bir Türklük âşıkı, îmânlı, hakîkî bir mücâhid fikir adamıdır.
Gayretullah; "Osman Batur, Altaylarda Kanlı Günler, Çin'de İslâmiyet ve Türkler, Lopnor Ve Nevada Semey'de Nükleer Facia ve Zor Ata Eyer Vurmak” adlı önemli eserlerin de yazarıdır.
Uzaklara Balam; kendisi henüz dokuz yaşındayken anavatanından koparılan bir filiz’in yâni Hızırbeg Gayretullah’ın, 1949 yılında, kızıl Çin’in Doğu Türkistan’ı işgali sonrası Türkiye’ye gelişini anlatan hüzünlü, acı hattâ korkunç fakat gerçek bir hikâyedir.
Yazar; SÖZBAŞI’nda, şöyle diyor: “İşte elinizdeki “Uzaklara Balam” adlı bu eser böyle bir hikâyenin heyecanı ile komünist Çin işgaline boyun eğmeyen ve hürriyete doğru yola çıkan bir avuç Türk’ün inanılmaz macerasını dile getirmeye çalışmaktadır.
(...) Bu hâtırat, Doğu Türkistan’dan 1949 yılında yola çıktıktan sonra İstanbul Sirkeci göçmen evine gelişimize kadar olan anılarımı dile getirmektedir. “
Sözbaşı’ndan sonra; “Aile Şecerem” başlığıyla sunulan k(ı)rokide, Hızırbeg Gayretulah, “OĞUZ HAN”dan başlayan soyunun çocuklarına kadar ulaşan silsilesini de belirtmiştir.
Bu durumu ise, “Abak Kerey ve Kereyler Hakkında” başlığını taşıyan bölümde şöyle izah etmektedir:
“Kazak Türklerinde yedi göbek atasını ve soyunu bilmeyenleri ayıplarlar. Zira Kazakların yedi göbek soy-sopunu bilmesi, onun bir nevi kimliği ve pasaportudur. Kazak illerinde herhangi bir olaya karışmış kimse, soy ve sopundan sorgulanır. Hangi soydan, hangi boydan ise, gerekli işlemleri yapmak üzere o boyun kanaat önderlerine ve aksakallarına havale edilir.”
182 sayfalık eser, Hızırbeg Gayretullah nezdinde, bir millete uygulanan şiddet, baskı ve zulmü de anlatmaktadır.
Eserin sonunda, mevzûyla ilgili oldukça fazla fotoğraflar ile, zamanın hükümetinin, “Doğu Türkistanlıları, Türkiye’de iskânlı göçmen olarak kabul eden T.C. Hükûmet Kararnamesi” yer almaktadır.
Kararname şöyledir:
T.C. BAŞBAKANLIK Muamelat Umum Müdürlüğü Kararlar Müdürlüğü Karar sayısı. 3/14595
KARAR SURETİ
Doğu Türkistan’dan Hindistan’a iltica eden 350 Türk ile ayrıca Pakistan, Hindistan ve Suudi Arabistan’a sığınmış olan 5.000 Türk’ten (1500) kişi olmak üzere ceman (1850) Türk’ün iskanlı göçmen olarak yurdumuza kabulleri devlet bakanlığının 10.03.1952 tarihli ve 3232-0-3035/12765 sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulu’nca 13.03.1952 tarihinde kararlaştırılmıştır.
Cumhurbaşkanı Celâl BAYAR
Cumhurbaşkanı Celâl BAYAR
Başbakan Devlet Bakanı Devlet Bakanı V. |
Adnan Menderes Başbakan Yardımcısı F. L. Karaosmanoğlu S. Ağaoğlu |
Adalet Bakanı Millî Savunma Bakanı İçişleri Bakanı |
R. Nasuhoğlu H. Köymen F.L. Karaosmanoğlu |
Dışişleri Bakanı Maliye Bakanı Millî Eğitim Bakanı |
F. Köprülü H. Polatkan T. İleri |
Bayındırlık Bakanı Eko. Ve Tic. Bakanı Sa. Ve So. Y. B. |
K. Zeytinoğlu Muhlis Efe Dr. H. Üstündağ |
G. Ve Tekel B. Tarım Bakanı Ulaştırma Bakanı |
S. Yırcalı N. Ökmen S. Kurtbek |
Çalışma Bakanı İşletmeler B. V. |
N. Özsan N. Özsan |
UZAKLARA BALAM; 2009 yılında Toker Yayınları arasında yayınlanmıştır. Okunmalıdır ve okutulmalıdır!..