Bizim medeniyetimiz, kitap medeniyetidir. Kitap olmadan, hiçbir ilerleme mümkün değildir. Çünkü kitap; geçmişin bilgi ve tecrübe birikimleriyle bizleri buluşturur. Bu sebeple; cemiyet düzenine olumlu katkı sağlayarak fikir sunan kitapları tanımak, onlarla hemhâl olmak, fikir alış-verişinde bulunmak her medenî insanın vazîfesidir. Okumak ve yazmak, her devir/çağ/zaman için, medenîlik ölçüsüdür.
Bu yazımda; Abdullah Satoğlu, İbrahim Coşar, Ali Kayıkçı ve Hızırbek Gayretullah’ın kitapları hakkında kısa ve özlü birer tanıtım yapacağım:
“EDEBİYAT DÜNYAMIZDAN HOŞ SEDÂLAR-V”
Türkiye’nin; “Bir Demet Lâle, Lâle Üstüne, Lâle Bahçelerinde, Gönlümde Açan Lâleler ve Lâle Devri Masal Gibi” isimli şiir kitaplarıyla tanıdığı Abdullah Satoğlu, fikir ve edebiyat dünyamızda, nesir sahasındaki eserleriyle de önemli bir yer tutar.
“Mevlâna’nın İlk Hocası Seyyid Burhaneddin, Mimar Sinan Şiirleri Antolojisi, Türk Şirinde Lâle gibi birçok esere de imza atan Satoğlu, “Edebiyatımızda Hoş Sedâlar” adıyla yayınladığı kitaplarının beşincisini de okurlarıyla buluşturmuştur. Bu kitaplarında, toplam olarak 150 şâir ve yazarla ilgili hâtıralarını anlatan Satoğlu, son eserinde yirmi beş şâir ve edibe yer vermiştir.
“Edebiyat Dünyamızdan Hoş Sedâlar-V” adlı eserinde yer verdiği şâir, edip ve fikir adamları şunlardır: “Ali Akbaş, Faruk Anbarcıoğlu, Âşık Ayten Gülçınar, Âşık Murat Çobanoğlu,Âşık Veysel, Sevinç Atan, İbrahim Agah Çubukçu, Murat Duman, Nurullah Genç, Hasan Celâl Güzel, Mehmet Âkif İnan, Bahaettin Karakoç, Durmuş Kaya, Muharrem Kubat, M. Halistin Kukul, Mehmet Atillâ Maraş, İbrahim Minnetoğlu, Haşim Nezihi Okay, Ahmet Özdemir, Osman Nuri Sezer, Vedat Ali Tok, Sergül Vural, Halim Yağcıoğlu, Mehmet Nuri Yardım ve İsmail Hakkı Yılanlıoğlu.
“UÇURTMAM UÇAĞA TAKILDI”
Coşarî mahlası ile şiirler yazan İbrahim Coşar’ın çocuk şiirlerini topladığı kitabıdır. Daha önce, “Duygu Damlaları, Kızıl Bir Döngü Sevda ve Çizginin Öteki Yüzü” isimli üç şiir kitabı yayınlayan Coşarî, bu kitabında, çocukların okuyup sevebileceği güzel şiirler sunuyor.
Kitabına, hece vezniyle yazdığı 30 Bilmece-Şiirle başlayan Coşarî’nin renkli resimlerle süslenmiş ve yine hece vezniyle yazılmış, “Uçurtmam Uçağa Takıldı, Ben Türk’üm, Aile, Anne ve Çocuk, Baba ve Çocuk, Susarsın, Zil Çaldı Çocuklar, Çocuklar Yönetsin Bizi, Arkadaş Ol, Çocuklaştım, Hayvanat Bahçesi, Savaş ve Barış, Savaşı Çocukları, Ağlamamalı Anneler, Bugün 23 Nisan, Temizlik, Korkmam, Uçurtma ve Çocuk, Bilgi, Unutma, Oyun, Köyde Bahar, Okuyun Çocuklar, Ormanın Sâkinleri (1-2-3-4-5) Evcil Hayvanlar (1-2-3), Trafik (1-2), Erozyon, Bütün İnsanlar Bizim, Baharı Müjdeler,Takıldım Peşine Hayallerimin, Çocuklar” başlıklı şiirleri yer alıyor.
Bu şiirler; çocukların duygu ve düşüncelerini geliştirici ve onlara okuma zevkini verici tarzdadır. Başlıklarından da anlaşılacağı üzre, hayâl kurabilmeyi, anne, okul, çevre, tabiat ve hayvan sevgisi, Coşarî’nin şiirlerinin asıl temasını teşkil etmektedir.
“ SAMSUNLU ŞÂİRLER ve YAZARLAR ANSİKLOPEDİSİ”
Şâir ve yazar Ali Kayıkçı’nın büyük boy 790 sayfalık, 9. Baskısını yapan eseridir. Eserde, Samsunlu 455 yazar, şâir, edip ve ilim adamına yer verilmiştir.
Bir şehirde, kültür kuruluşlarının yapması gereken faaliyeti, büyük bir sabır ve emekle tek başına gerçekleştirmeyi başarmış olan Ali Kayıkçı, bu çalışmasıyla, diğer şehirlerimize de örnek teşkil edebilecek bir eser ortaya koşmuştur.
Hiçbir müessese ve kişiden destek görmeden bastırılan “Samsunlu Şâirler ve Yazarlar Ansiklopedisi”, üstelik, öğrencilere, kültür kuruluşlarına parasız verilmekte ve kütüphâlere hiçbir karşılık beklemeden de gönderilmektedir.
Bu dev eserde; Samsun’da doğan, başka şehirde doğmuş olup da, Samsun’da vazife yapan veya kendini Samsunlu kabûl eden şâir, edib, ilim ve fikir adamlarına yer verilmiştir.
Ayrıca, bu kişiler, fotoğrafları ve eserlerinden kısa örnekler verilmek suretiyle de tanıtılmışlardır ki, bu, bir nev’i, edebiyat târihimizde de önemli yer tutan bir “tezkîre” numûnesidir.
“UZAKLARA BALAM”
Uzaklar...Gönülde en yakın olan uzaklar!..Ata yurdu uzaklar!...Hun, Gök Türk, Karahanlı, Uygur, Timur imparatorluklarının kurulduğu, Kaşgarlı Mahmud’un, Yusuf Has Hacib’in ve daha nicelerinin doğup büyüdüğü vatan edindiği uzaklar!..
“Uzaklara Balam”; henüz dokuz yaşlarındayken, öz vatanı Doğu Türkistan’ı terketmek zorunda kalan Hızırbek Gayretullah’ın eserinin adıdır. Baştan sona, Çin zulmüyle sönen ocakların, yakılıp yıkılan evlerin, darmadağın edilen vatan evlâtlarının meşakkatli mâcerâsıdır Uzaklara Balam!..
Yazar Hızırbek Gayretullah, SÖZBAŞI’nda bunları şöyle anlatıyor: “10 Ağustos 1949’da Urumçi’deki Sovyet Birliği başkonsolosu Alexander Sevilof, Komünist Çin’in Doğu Türkistan’ı işgal notasını Can-Key-Şek’in Generali Tau-Si-Yu ve Guomindang Sincan Eyalet Valisi Burhan Şehidi’ye iletmişti. Artık Kızılordu’nun gelmesi an meselesiydi. Yurdumuzda kızılordu çizmesi gezinmeye başlamış, tam manasıyla komünizmin ağına düşmüş, Çin emperyası ile komünist Çin’in işgali altına girmiştik.
Sosyalizmle huzur, mutluluk ve müreffeh Doğu Türkistan vaad edenler şaşkın ve telaşlı idiler.
(...) Bu hatırat, Doğu Türkistan’dan 1949 yılında yola çıktıktan sonra İstanbul Sirkeci göçmen evine gelişimize kadar olan anılarımı dile getirmektedir.”
Hızırbek Gayretullah’ın hatıralardan sâdece birini naklediyorum:
“”O yılın Aralık ayında 70 aile ve 300 kişi Taklamakan’a doğru yola çıkmıştık.
Kanlı gözyaşlarıyla anayurtlarına “Elveda” diyorlardı. Bu üzüntü, bu hüzün, bu acı, bu ayrılık, bu kanlı gözyaşları niye ve niçindi?
Küçücük beynimde bu sorulara cevap bulamadan Taklamakan çölüne giden yolda babaannemin yedeğindeki tayın üzerinde yolu koyuluyorum...Babaaane, nereye gidiyoruz, dedim. “Uzaklara Balam” dedi.
“Ufkumuzun kandili söndü,
Sarardı bütün yapraklar.
Mesimler kızıla döndü,
Elvedâ doğduğum topraklar.” (Sf. 69)