Müzik endüstrisinde yenilikler için cesaret gerektiğini ve taklitlerin çok olduğunu söyleyen Yazar Kürşat Başar, “Tarkan’ın yüzlerce benzerini dinlemekten sıkıldık. Ben prodüktör olsam Tarkan yeni albüme girdiğinde canına okurum!” dedi.
CESUR OLANLARA PRİM VERİLMİYOR
Trendera Magazine dergisine konuşan Kürşat Başar, “Herkes tutan işlerin devamı yönünde çaba sarf ediyor. Bir iş tuttuysa yenilik ya da değişim için cesur olanlara prim verilmiyor. Ben hayatımda her zaman mantıklı yeniliklerin peşinde oldum. Bana yemek programı yaparken de dediler. Ayıp olmaz mı ekran karşısında yemek yiyeceksiniz diye. Programda yemek ve dekor aslında konuğu oyalamak üzere yapılan bir kurguydu. Sohbet programlarında aynı soru aynı cevaplar. Doğal olarak konuklar bildiği konularda gelecek sorulara motive olunca sıradanlaşıyor. Ben böyle bir formatı yapınca gelen farklı alandaki farklı isimler çok farklı şeyler konuşmaya başladı. Böylece programın sohbetinden öyle bir tat çıktı ki program çok uzun süre devam etti." ifadelerini kullandı.
YENİLİĞİ DENEMEK LAZIM
Günümüzde onlarca kanalda yüzlerce yemek merkezi programlar olduğunu belirten Başar, "Yeniliği denemek lazım. Müzikte de öyle. Tarkan’ın yüzlerce benzerini dinlemekten sıkıldık. Ben prodüktör olsam Tarkan yeni albüme girdiğinde canına okurum. O’nu değişikliğe zorlarım. Öyle olmaz denen şeyleri yapmalı. Tutmaz denen şeylerin cesaretini göstermeli. İşte o zaman yenilik ve değişim farklılığı getirir.” dedi.
CESUR OLANLARA PRİM VERİLMİYOR
Trendera Magazine dergisine konuşan Kürşat Başar, “Herkes tutan işlerin devamı yönünde çaba sarf ediyor. Bir iş tuttuysa yenilik ya da değişim için cesur olanlara prim verilmiyor. Ben hayatımda her zaman mantıklı yeniliklerin peşinde oldum. Bana yemek programı yaparken de dediler. Ayıp olmaz mı ekran karşısında yemek yiyeceksiniz diye. Programda yemek ve dekor aslında konuğu oyalamak üzere yapılan bir kurguydu. Sohbet programlarında aynı soru aynı cevaplar. Doğal olarak konuklar bildiği konularda gelecek sorulara motive olunca sıradanlaşıyor. Ben böyle bir formatı yapınca gelen farklı alandaki farklı isimler çok farklı şeyler konuşmaya başladı. Böylece programın sohbetinden öyle bir tat çıktı ki program çok uzun süre devam etti." ifadelerini kullandı.
YENİLİĞİ DENEMEK LAZIM
Günümüzde onlarca kanalda yüzlerce yemek merkezi programlar olduğunu belirten Başar, "Yeniliği denemek lazım. Müzikte de öyle. Tarkan’ın yüzlerce benzerini dinlemekten sıkıldık. Ben prodüktör olsam Tarkan yeni albüme girdiğinde canına okurum. O’nu değişikliğe zorlarım. Öyle olmaz denen şeyleri yapmalı. Tutmaz denen şeylerin cesaretini göstermeli. İşte o zaman yenilik ve değişim farklılığı getirir.” dedi.