WWF-Türkiye (Doğal Hayatı Koruma Vakfı), önümüzdeki günlerde TBMM’ye sunulması beklenen torba yasa teklifine ilişkin ciddi uyarılarda bulundu. Vakıf, teklifin içeriğinde yer alan düzenlemelerin doğa ve toplum için geri dönülmez sonuçlar doğurabileceğine dikkat çekti. Özellikle binlerce yıllık zeytinliklerin kömür madeni faaliyetlerine açılmasına olanak tanıyan 11. madde, kamuoyunda büyük tepki topluyor.
Yasa teklifinde, zeytinliklerin başka alanlara taşınması gibi öneriler sunulurken, WWF-Türkiye bu yaklaşımın zeytinliklerin yalnızca ağaçlardan ibaret olmadığını, bir bütün olarak ekosistemi ifade ettiğini vurguladı. Teklifin kabul edilmesi halinde, hem habitat tahribatı hem de çiftçilerin üretim sahalarının elinden alınması gibi ciddi sonuçlar ortaya çıkabileceği belirtiliyor.
Teklif sadece zeytinlikleri değil; ormanları, sulak alanları, yaban hayatı geliştirme sahalarını ve özel çevre koruma bölgelerini de kapsıyor. "Stratejik ve kritik madenler" ile lisanslı yenilenebilir enerji projeleri için acele kamulaştırma kararının önü açılıyor. Bu durum, yerel halkın yaşam alanlarını ve geçim kaynaklarını tehdit edebilir.
Yasa teklifinin gerekçesinde Avrupa Birliği’nin yenilenebilir enerji rehberine atıf yapılmasına rağmen, WWF-Türkiye bu referansın yanıltıcı olduğunu belirtiyor. AB rehberleri madenciliği değil, doğayla uyumlu enerji geçişlerini savunuyor.
WWF-Türkiye ayrıca çevresel etki değerlendirme (ÇED) süreçlerine getirilen istisnaların da ciddi sorunlara yol açacağını vurguluyor. Özellikle mera alanlarında ÇED yapılmadan yenilenebilir enerji santralleri kurulmasının önü açılıyor. Vakıf, bu tür düzenlemeler yerine mevcut sistemin bağımsız, bilimsel ve kapsamlı şekilde güçlendirilmesi gerektiğini savunuyor.
Tüm siyasi partilere ve milletvekillerine çağrıda bulunan WWF-Türkiye, “Bu yasa teklifi doğa ve insan yaşamı için büyük bir tehdittir. Geri çekilmeli ve topluma zarar verecek maddeler yeniden değerlendirilmelidir,” açıklamasında bulundu.