Milliyetçi Hareket Partisi yaptığı hamleler ile Türk tarih sayfalarına altın harfler ile yazılacak bir duruş sergiliyor. Dünden bugüne Ülkücü Hareketin ortaya koyduğu tablo hep bir kurtuluş reçetesini içeriyordu. Hep Devletin ve Milletin yanında duran Milliyetçi Hareket, bugünde devletinin ve milletinin yanında duruyor."Milliyetçi Hareket Her zaman Hedef Alındı"
Milliyetçi Hareket Partisi kısa vadede siyasi kaygılara hareket eden bir yapı hiç bir zaman olmamıştır. Her ne olursa olsun, önce partim değil milletim devletim demiştir. MHP lideri; "
Önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben anlayışıyla hareket ediyoruz" diyerek bunu açıkça ilan etmiştir. 5o. yılına girecek olan Milliyetçi Hareketin üzerinde akla hayale gelmeyecek bir çok oyunlar oynandığı halde bugün dimdik ayaktadır. Türk milletinin birlik ve beraberliğini bozabilmek ve onu birbirine düşürerek yok edebilmek için
Milliyetçi Hareket Partisi'ni her zaman hedef almışlardır.
Ülkücüleri bitirmek için mezarlar kazan, darağaçları kuranlar, Ülkücüleri birbirine düşürebilmek için bilmem kaç takla atanlar başarılı olamamıştır."Teşkilatın aklı geleceği fertlerin aklından yıllar önce görmektedir."
Milliyetçi Hareketin geçmişinden günümüze kadar ki yürüdüğü mecraya bakıldığında şurada veya burada yanıldığı bir siyasi davranış ve hareket gösterilemez. Ancak, o günün şartlarında alınan sert ve şaşkınlık oluşturan kararlar karanlık ellerin algı politikaları eşliğinde tabanda da önemsenmeyecek kırılmalara sebep olmuştur. Yüksek perdeden eleştiri oklarına hedef olan
milliyetçi hareket, ilerleyen zaman dilimende ne kadar isabetli karar aldığını göstermiştir. Demek ki,
Teşkilatın aklı geleceği fertlerin aklından yıllar önce görmektedir. Çok yakın bir tarihe bakıldığnda bile ne demek istediğimiz anlaşılacaktır.
Büyük hedefleri Küçük Kafalar Anayamaz
Burada kısır tartışmalara ve şahıs bazında değerlendirmelere girmeyeceğiz. Yurdumuzun üzerinde çok büyük planların olduğu muhakkak. Şahıslar, siyasi ikbal uğruna devletini yakabilecek, milletini tehlikelerin ortasına bırakabilecek, nefsi ve şaytani duygu ve düşüncelerle büyük zararlara yol açabilecek hatta ihanet edebilecek bir alçaklık gösterebilmektedir. Ancak, Devlet ve milletimizin ilelebet yaşaması, yaşatılması ve büyük devlet olma yolunda ilerlmesi kaynağı dışarıda olmayan yerli ve milli, teşkilarlarla, hükümetlerle mümkündür. Milliyetçi ülkücü hareketin büyük hedefleri küçük kafaların algılayabileceği ve hazmedebileceği bir şey değildir. Devlet ve millet idaresi çay ocaklarında, sosyal medya hesaplarında hakaret ve küfürleşmelerle anlaşılacak kadar basit bir şey değildir. Kısa vadede iktidar umanlar önce
ülkücülük ne demek ona baksınlar.
MHP bitti, MHP Gidici" diyorlar
MHP'nin bitmediğini, erimediğini çok kısa bir zaman içinde hep birlikte göreceğiz. “
MHP çöküyor, baraj altına doğru gidiyor” diyorlar. MHP'nin çökmediğini baraj altında olmadığını göreceğiz. Bilakis Türkiye'de milli ruhun uyandığı bir dönem bu kadar hiç olmamıştı. Böyle bir zamanda hiç telaş etmeye gerek yok! Milletimiz, Milli Ruhun daha da berraklaşması, daha da sivrilmesi ve daha da satıha yayılması için üzerine düşeni yapacaktır. Çünkü Milli Ruhun olmadığı yerde, milli kalkınma ve milli hamleler olmaz. Böyle bir zamanda Milliyetçi Hareketi "bitmiş bir hareket" "Çöken bir hareket" olarak göstermek nasıl bir kafanın üretimidir anlamak mümkün değil.MHP Bitti mi?Lütfen Milliyetçi Hareketin 49 yıllık mazisine bakın,
“MHP bitsin” MHP Batsın" veya
MHP ruhuna fatiha okuyanlara bir bakın! Dün sandığa giderek MHP'ye boş oy atıp övünenler bir müddet sonra utanmadılar mı? Bu hareket o kadar büyük bir hareket ki yine bağırı bağıra ihanet edenlere kucağını açarak "ihanetlerini" "cahilliklerine" vermedi mi? Onlar Utanmadan herkesten fazla MHP'li olup sonra yine satmadılar mı? Makamları, mevkileri davalarına tercih etmediler mi? MHP'nin biteceğini söylemek boş laftır! Her şeye rağmen,
Bu zamana kadar MHP bitti mi? R.Çağlar