Biyopsiye alternatif farklı yöntemler de var. Bu yöntemler hakkında Antalya’daki OnkoTalya Kanser Kliniği uzmanlarından Radyasyon Onkoloğu Prof.Dr. Ali Aydın Yavuz şunları söyledi:Prostat kanserinde standart değerlendirme Prostata özgü antijen (PSA) testi, parmakla prostat muayenesi ve Ultrason eşliğinde yapılan biyopsidir.Şu kişilerde prostat kanseri riski daha fazladır: Yaşlılar, Sigara içenler, Yağlı süt ürünleri ve Bol kırmızı eti fazla tüketenler, obez bireyler, ailede prostat kanseri olanlar, prostat enfeksiyonu geçirmiş olanlar, genetik yatkınlığı olanlar (BRCA1 ve BRCA2 gen mutasyonu olanlar), Lynch sendromu tanısı olanlar.Prostat biyopsisi rutin, standart bir uygulamadır. Prostat dokusundan alınan parçalar mikroskopta Patoloji Uzmanlarınca bakılarak tanı konulur.Biyopsi sayesinde kanserin tanısının yanısıra, kanserin ne kadar saldırgan olduğu, hemen tedavi gerekip gerekmediği netleştirilir. Çünkü, erken yakalanan ve doğru tedavi edilen bir prostat kanserli hastada 5 yıllık sağkalım/yaşam oranı %99 gibi çok iyi bir orandadır. Ancak, biyopsinin bazı dezavantajları da var. Mesela bazı hastalarda ağrı ve kanama görülebilmekte. 2011 de yayınlanan bir çalışmada, biyopsi sonrası ilk ayda hastaların % 7’si enfeksiyon veya prostatla ilgili başka sebeplerden hastaneye yatırılmıştır. Ayrıca, prostat biyopsileri ile % 20 erkekte kanser tanısı da atlanabilmekte. Bu yüzden, birden fazla biyopsi yapılan hastalar da sözkonusu. Aynı zamanda, aslında kanser olmayanlarda kanser tanısı konulması (yalancı pozitif sonuç) ihtimali de var.PSA değeri yüksekse, muayenede veya görüntülemede prostat kanseri şüphesi varsa ve prostat kanseri için riskli grupta yeralan bireylerde Biyopsi zaten şarttır. Ancak, biyopsiye alternatif olabilecek bazı yöntemler de var. Bunlardan biri Prostat kanseri enzim testleridir: İdrar veya kandan yapılan bu testlerde prostat kanseri hücrelerinden salgılanan enzimler tayin edilmektedir. Bu testler tümörün saldırganlığı hakkında bize bilgi veriyor. Bu testler PSA değeri yüksek hastalardan istenmekte. Yeni bir kan testi olan “4K-skoru testi” ile de kanser riski saptanabilmektedir. Her ne kadar bu test biyopsinin yerini tutmasa da PSA değeri yüksek olan kişilerden bir kısmına gereksiz yere biyopsi yapılmamasına katkı sağlayabilir. Enzim testleri tüm kanserleri saptayamaz, biyopsiler de saptayamıyor zaten. Ancak, enzim testleri, en saldırgan tümörleri saptar.Biyopsiye alternatif bir diğer yöntem: PSA’sı yüksek çıkmış bir erkekte “Bekle Gör” politikasıdır. Bir iki ay sonra (ve daha sonra da) PSA değeri yükselmeyen bir hastada kanser ihtimali çok düşüktür. PSA’sı yükseliyorsa biyopsi o zaman düşünülebilir.Biyopsi alternatifi bir diğer yöntem de Manyetik Rezonans Görüntüleme (MR; Emar)dır. Emar’ın prostat kanserini doğru teşhis etme oranı % 98’dir. Emar’da “difüzyon ağırlıklı” “kontrastlı (boyalı)” ve “Spektroskopik” görüntüleme yöntemlerinin üçünün de kullanılması sayesinde yüksek doğrulukla kanser teşhisi yapılabilmektedir.Prostat kanserinden şüphe edilen hastaların biyopsisiz tanı ve izlem olanağı sağlayan bu seçenekler için Üroloji ve Onkoloji uzmanlarından görüş almaları yararlı olacaktır.
Sağlık
29 Aralık 2017 - 22:43
Güncelleme: 12 Şubat 2021 - 22:10
Prostat kanseri şüphesinde biyopsi yapılmasa olur mu?
Prostat biyopsisi stresli ve ağrılı bir işlem. Tüm prostat kanseri vakalarında başarı garantisi de yok. Her yıl milyonlarca erkeğe prostat biyopsisi yapılıyor ve çoğunda kanser saptanmıyor.
Sağlık
29 Aralık 2017 - 22:43
Güncelleme: 12 Şubat 2021 - 22:10