2005’te Ak Parti hükümeti tarafından başlatılan “sağlıkta dönüşüm” projesiyle birlikte, aile hekimliği sisteminde köklü değişiklikler yaşandı. Tolga Şahin’in yeni kitabı, bu değişimin sağlık çalışanlarını nasıl tükettiğini ve sistemi nasıl işlemez hale getirdiğini örneklerle gözler önüne seriyor. Sağlıkçı kimliğinden uzaklaştırılan aile hekimleri, adeta taşeron işverenlere dönüştürüldü.
Taşeron Doktorlar, Güvencesiz Sağlık Çalışanları
Kitapta, Aile Sağlığı Merkezlerinde (ASM) görev yapan hekimlerin karşılaştığı elektrik, su, doğalgaz gibi temel giderlerin, çalışan maaşlarının ve tıbbi malzemelerin nasıl hekimlerin sırtına yüklendiği, sistemin içinde yer alan sağlıkçıların gerçek anlatımlarıyla aktarılıyor. Hasta gelmediği için maaşı kesilen, cebinden harcama yapan doktorların yanı sıra, asgari ücretin altında çalışan kadrosuz ve güvencesiz sağlık personelinin yaşadıkları kitabın ana temasını oluşturuyor.
Sistemin İç Yüzü İlk Kez Bu Kadar Açık
“Sağlıkhane Değil Ticarethane”, yalnızca rakamlarla ve genel ifadelerle değil, doktor, hemşire, ebe ve paramediklerin bizzat yaşadıkları sorunlar ve tanıklıklarıyla yazıldı. Okuyucu, her satırda sağlık çalışanlarının maddi ve manevi çöküşünü hissediyor. Kitap, liberal politikalarla piyasaya teslim edilen sağlık hizmetlerinin birinci basamaktaki tasfiye sürecini ve bunun toplum sağlığına etkilerini de kapsamlı biçimde ele alıyor.
“O Kapıların Ardında Ne Yaşanıyor?”
Kitabın arka kapağında da vurgulandığı gibi, “Bir yeriniz ağrıdığında, kendinizi kötü hissettiğinizde ilk başvurduğunuz yer olan Aile Sağlığı Merkezi’nin içinde neler yaşanıyor biliyor musunuz?” sorusu, okuru sistemin iç yüzüyle yüzleştiriyor. Şahin, sağlık sisteminin artık “ticarethane”ye dönüştüğünü ve sağlık çalışanlarının çaresizliğini okuyucuya samimi bir dille aktarıyor.
Daha Çok Anlayış, Daha Az Sinir: Okurda Farkındalık Yaratıyor
“Sağlıkhane Değil Ticarethane”, yalnızca sağlık alanında çalışanları değil, tüm toplumu ilgilendiren bir dönüşümün hikâyesini anlatıyor. Kitap, Kırmızı Kedi Yayınevi etiketiyle raflarda yerini alırken, sağlık hizmetinin özüne dair düşünmeye davet ediyor.
