KAPSAMHABER-YORUM: Türkiye siyasetinde geçmiş yıllarda yaşanan sıkıntılar ve mevcut iktidarın 20 yıldır süren yönetimi, 6 siyasi partinin "Millet İttifakı" adıyla birleşerek yeni bir döneme işaret ediyor. Önümüzdeki iki ay içinde gerçekleşecek seçimlerde, Millet İttifakı'nın vaatlerini yerine getirip getiremeyeceği ve bu süreçte ülkenin geleceği merak konusu.Yıllarca süren bu siyasi geleneğin ardından, Millet İttifakı'nın lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun büyük vaatlerde bulunması ve bunları 6 ay gibi kısa bir sürede gerçekleştireceğini belirtmesi seçmenler arasında şüpheler uyandırıyor. Kılıçdaroğlu'nun taraftarlarının ise bu vaatlere inanıp inanmadığı veya inanıyormuş gibi yaptığı da tartışmalı bir konu.Öte yandan, eğer Millet İttifakı seçimleri kazanırsa ve vaatlerini yerine getiremezse, ülkenin geriye gitmesi ve 30-40 yıl daha kaybetmesi söz konusu olabilir. Bu durum, Türkiye'nin siyasi ve ekonomik istikrarını da tehlikeye atabilir. Mevcut iktidar olan AK Parti, 20 yıl boyunca pek çok başarıya imza atsa da, zaman zaman muhalefet partilerinin eleştirilerine maruz kalmıştır. İktidarın sürekliliği, muhalefet partilerinin başarısızlıkları ve güçsüz duruşlarıyla da yakından ilişkilendirilebilir.Millet İttifakı'nın seçimleri kazanıp kazanamayacağı ve Türkiye'nin siyasi dengelerinin nasıl şekilleneceği önümüzdeki günlerde ortaya çıkacak. Ancak şu an için, Millet İttifakı'nın seçim vaatlerini yerine getirme konusundaki samimiyeti ve ülkenin geleceği için atacağı adımlar belirsizliğini koruyor. Türkiye siyasetinde yeni bir dönem başlayıp başlamayacağı ve bu dönemin ülkeye neler getireceği, seçim sonuçlarının ardından netleşecek.Millet İttifakı olarak, 2023 cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri için bazı vaatlerde bulundular.Kemal Kılıçdaroğlu, Türkiye'de adil bir sosyal ve ekonomik sistem kurmayı, adaleti sağlamayı, insan haklarına saygı göstermeyi, yolsuzlukla mücadele etmeyi, tarafsız bir yargı sistemini yeniden inşa etmeyi ve özgür bir basın ortamı yaratmayı hedefliyor. Ayrıca, eğitim, sağlık, tarım, turizm, sanayi ve teknoloji alanlarında atılımlar gerçekleştirecekleri hedefleri arasında yer alıyor.Cumhurbaşkanlığı seçiminde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vereceğini duyuran HDP, seçim yaklaştıkça terör örgütü PKK'ya yönelik propagandasının dozunu artırıyor. PKK, Türkiye'nin güneydoğusunda yıllardır terör eylemleri gerçekleştirmiş ve binlerce kişinin ölümüne sebep olmuştur. Abdullah Öcalan da PKK'nın lideri olarak uzun yıllar terör eylemlerine direkt veya dolaylı olarak dahil olmuştur ve Türk yargısı tarafından suçlu bulunmuştur. Bu nedenle, Öcalan'ın tahliyesi talebi ve "Kürdistan'da özerk yönetim" gibi ifadeler, Türkiye'nin toprak bütünlüğüne ve ulusal güvenliğine yönelik tehdit olarak görülmaktader. Ayrıca, "tüm siyasi tutsakların ayrımsız ve koşulsuz serbest bırakılması" talebi, PKK ile bağlantılı olan kişilerin de kapsama dahil olduğu düşünülebilir. Seçim beyennamesi, HDP'nin Türkiye'deki siyasi atmosferdeki yeri ve algısı hakkında da ipuçları vermektedir.Meral Akşener'in başlıca seçim çalışmalarında öne çıkan vaadleri şöyle:Meral Akşener ise, Türkiye'de siyasi ve sosyal adaleti sağlamayı, yolsuzluğu ortadan kaldırmayı, insan haklarına saygı göstermeyi, adaletli bir ekonomik sistem oluşturmayı ve hukukun üstünlüğünü sağlamayı hedefliyor. Ayrıca, eğitim, sağlık, tarım, turizm, sanayi ve teknoloji alanlarında kalkınma hamleleri gerçekleştirecek. Ancak seçim vaatlerinin gerçekleşmesi için birinci öncelik, ülke genelinde siyasi ve sosyal istikrarın sağlanmasıdır. Bu nedenle, Türkiye'nin siyasi atmosferinin sakinleştirilmesi ve farklı kesimlerin bir arada çalışabileceği bir ortamın yaratılması gerekmektedir.Meral Akşener'in başlıca seçim vaatleri şöyle:
- Milli gelirin adil dağılımı: Meral Akşener, özellikle asgari ücret ve sosyal yardım programlarını artırarak milli gelirin daha adil dağıtılmasını ve yoksullukla mücadelenin hedeflenmektedir.
- İşsizliğin azaltılması: İşsizlik oranlarının azaltılması ve istihdam olanaklarının artırılması, özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ'ler) desteklenmesi, yeni iş fırsatlarının yaratılması ve mesleki eğitim programları.
- Eğitim reformu: Eğitim sisteminin kalitesini artırmak, öğretmenlerin ve öğrencilerin durumunu iyileştirmek.
- Sağlık hizmetlerinde dönüşüm: Sağlık sistemindeki reformlar, vatandaşların daha iyi sağlık hizmetlerine erişiminin iyileştirilmesi, sağlık çalışanlarının maaşlarının yükseltilmesi, hastanelerin modernizasyonu ve ilaç fiyatlarının düşürülmesi.
- Demokratikleşme: Kemal Kılıçdaroğlu'nun önceliği Türkiye'yi demokratikleştirmek, insan haklarını ve özgürlüklerini korumaktır.
- Ekonomik reform: Kemal Kılıçdaroğlu'nun en önemli öncelikleri arasında Türkiye'nin ekonomik sorunlarının çözülmesi ve milli gelirin artırılması, özellikle enflasyonun düşürülmesi, yatırım dostu bir ortamın yaratılması yer alıyor.