Galatasaray Kulübü'nün mart ayı olağan divan kurulu toplantısı Galatasaray Lisesi Tevfik Fikret Salonu'nda gerçekleştirildi. Toplantıda Başkan Özbek, gündeme dair açıklamalarda bulundu.
Dursun Özbek, "Bilindiği gibi UEFA Galatasaray ile Mayıs 2014'te bir anlaşma yapmış. Bu anlaşmanın gereği o güne kadar 2012-2014 yılı arasında dönemi kapsayan 3 dönemde Galatasaray'ın futbol şubesi ile ilgili Sportif AŞ'nin yapmış olduğu zararlarla ilgili uyarıda bulunmuş. Toplam zarar 164 milyon Euro. Bu anlaşma, 16 Mayıs 2014'te yapılmış, bu anlaşmaya bağlı olarak UEFA, Galatasaray'dan bu zararları giderici maiyette tedbirler almasını istemiş. 2015 Ekim ayında UEFA inceleme ilgili kişileri kulübü ziyaret ettiler, incelemede bulunup gittiler. Bize, bugünkü yönetime, söz konusu 2012-2014 yılları arasındaki zararlarla ilgili açıklamada bulunmak üzere Cenevre'ye davet ettiler. Ben ve ekibim oraya gittik. Kendilerine yapılan bu zararların neden geldiği konusunda izahat verdik, gerekçeleri anlattık" ifadelerini kullandı
Başkan Özbek konuşmasına şöyle devam etti "Ondan sonraki süreç, bize de söylediler, bu yapılan araştırma ve inceleme neticesinde bir rapor hazırlıyorlar. Bu raporu UEFA içindeki sisteme göre bir yargılama kurulu var buraya sevk ediyorlar. Sevk ederken de mevcut duruma göre cezayı niteliğinde tavsiyede bulunuyorlar. Şubat ayında bizi de davet ettiler bizde gittik. Biz kendi bünyemizde çalışmalar yaptık. Hazırlıklarımızı sürdürdük. Bir de uluslararası deneyimi olan bir avukatla savunmayı hazırladık. Oradaki savunma şöyle oldu. Onlara sunduğumuz gerekçeler doğrultusunda hakimler kuruluna benzer şekilde, Galatasaray'ın mevcut durumu, yeni yönetimin getirdiği şekli ve amacımızı anlattık. Burada amacı anlatırken bir şeye dikkatlerini çektik. Galatasaray'ın 2013-2014 sezonunu ilgilendiren zararı 70 milyon Euro, 14-15'te 55 milyon Euro. 15-16 sezonunu kapsayan dönem zararı Kasım ayı itibari ile 26 milyon Euro olmuştu. UEFA'nın bize tavsiye edilen karar tebliği sırasında, bazı yaptığımız çalışmaların neticisi almıştık, ikinci projeksiyon gönderdik. 26 milyon Euro ama bizim daha önce yaptığımız çalışmaların neticesi ortaya çıkıyor, sizin de tavsiye ettiğiniz 10 milyon Euro'nunda altına 4-4.5 milyon Euro'ya çekiyoruz diye ilave bir bilgi verdik."
SÖZ VERİLEN MAAŞ TAAHHÜTLERİ AŞILMIŞ
UEFA ile yaptıkları duruşma hakkında ise Özbek, "Duruşma baya mahkemedeki gibi bir duruşma. Bir tarafta Galatasaray yönetim kurulundan ben ve bir arkadaşım ve yanımızda arkadaşımız. Sağ tarafta masanın başında incelemeyi yapan komisyonun başkanı. Karşımızda da 3 kişilik hakim heyeti. Hepsi çok deneyimli hakimler. Savunma esnasında biz müdafaamızı yaparken dedik ki, "Sayın UEFA, doğrudur Galatasaray söz konusu dönemlerde bu kadar zarar etmiştir. Şu kadar maaş vereceğim demiş, üzerine çıkmıştır. Şu kadar transfer yapacağım demiştir, üzerine çıkmıştır. Bunların hepsi bir vaka. Bu zararlar yapılmış, yapılmaması gereken transferler yapılmış, söz verilen maaş taahhütleri aşılmış. Sizin regülasyonlarınız çerçevesinde FFP uygulamasını delen, buna uymayan taraflara uygulanmak üzere 10 çeşit ceza var. Sen gidiyorsun bunun en kötüsünü seçiyorsun. Galatasaray bugüne kadar uyumsuzlukla gelmemiş. En değerli markalardan birisi. Bu cezayı en kötü şeklinden çıkart. Cezanın öldürücü maiyette olmaması gerekir. İhtar maiyetinde olursa iyi olur." dedik. Çok enteresan ben bunları söylerken incelemeyi yapan kişi söz aldı. "Başkan, sen böyle diyorsun ama bakın 2014'te incelemeye geldiğimizde siz bize dediniz ki yönetim olarak Sayın UEFA bu zararlar yaptık ama bu sezon 1 milyon Euro'da kara geçiyoruz. Sonrasında 70 milyon Euro zarar açıkladınız. Eğer deseydiniz bize bu kadar zarar ediyoruz. Size 5 sene izleme verirdik. Siz niye o zaman demediniz durum budur? Niye şeffaf değildiniz. Bize 2 sene izleme verin diyorsunuz şimdi" dedi. Söz aldım "Biz yeni bir yönetimiz. Benim maksadım Galatasaray finansal açıdan zor durumdadır, bunu düzeltmeye geldim. Bundan izleme istiyorum. Başka olarak size diyorum ki, ben bunu düzeltmek üzere geldim. Ben Galatasaray'ın finansal yapısından çıkartmaya geldim. Niye bana bir şans vermiyorsunuz, bu taahhütle gelen bir yönetimi zora sokacak bir karar alıyorsunuz" dedim." ifadelerini kullandı.
"UEFA'DAN CEZA ALMASAYDIK BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ ANLATILABİLİRDİ"
UEFA ile aralarında geçen konuşmalar sonrasında ise Özbek, ceza almaktan kurtulamadıklarını kaydederek, "Neticede 1+1 yıl olan ceza, sadece 1 yıl olarak tebliğ edildi. 10 milyon Euro koşulları kaldırıldı ve bugünkü duruma geldik. Ayrıca şunu söylemek istiyorum, 1. seviyeden UEFA tarafından bizzat şahsıma, yapılan müdafaanın, konuşma yapan kişinin konuşmanın inandırıcı bulunduğu ve UEFA'da pek rastlanmayan bir alt kurulun tavsiye ettiği ceza yerine, düzelterek verdiklerini söylediler. Buradan bir başarı öyküsü çıkartmaya çalışmıyorum. Tüm netliği ve açıklığı ile ne yaptığımızı anlatıyorum. Eğer biz UEFA'dan ceza almasaydık bir başarı öyküsü olarak anlatılabilirdi. İşin sonuna gelmedik. Ben hala inatla, şuanda CAS'a taşıyoruz. Aynı savunmayı biraz daha kuvvetlendirerek CAS'ta yapacağız. Tüm ümidim Galatasaray'ın muhatap olduğu prestijini zedeleyen bir kararı kaldırtmak. Çok hırslı çalışıyoruz. Çok inanarak çalışıyoruz. CAS'ta inandırmaya çalışacağız. Bu manada bu çalışmalar esnasında destekler olmuştur. Başkan ve yönetim kurulu son derece kuvvetli çalışmışlar, ancak destek almışlardır. Gençlik ve Spor Bakanlığı'na, Türkiye Futbol Federasyonu'na ve bize destek veren herkese teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.
"GEÇMİŞ YÖNETİMLERİ SORGULAYACAĞIZ"
Galatasaray Kulübü'nün kendi dönemleri dahil tüm yönetimi sorgulayacaklarını ifade eden Özbek, "UEFA'nın verdiği cezayı bir yana bırakırsak, camianın merak ettiği bir kaç konu var. Birincisi bundan bir kaç ay evvel müracaat oldu yönetime, Galatasaray geçmişte kötü yönetildi. Galatasaray'ın geçmişte yaptığı yönetim tarzları vardı. Bundan dolayı soruşturma istendi. Müracaat eden kişilere ve kamuoyuna bunu söylemiş ve bu konuyu dikkate alıyoruz. Benim başkanlığımdan başlayarak geriye dönük araştırma yapacağız. Bir çok firma ile görüştük. Biri ile sözleşme aşamasına geldik. Sözleşme imzalanana kadar isim zikretmek istemiyorum. Sözleşme imzalandıktan sonra da yine saklı tutuluyor, araştırmanın maiyeti nedeniyle. Biz Galatasaray'a fayda sağlamak üzere, camianın taleplerini dikkate almak üzere geldik. Kimse aksi şekilde düşünmesin. Bir konu bakın, Galatasaray Sportif AŞ çok büyük değerimiz. Mağazacılık AŞ'de var. Bende yönetimde artık Galatasaray Sportif AŞ, müzmin, devamlı zarar edilen bir yer olmasından çıkmak istiyorum." diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
BAŞARI HEPİMİZİN BAŞARISI
"70 milyon Euro zarar edersen kötü yönetim, 30 milyon Euro zarar edersen iyi yönetim. Hayır bu değil. İyi yönetilince kar edebilecek bir kar edecek bir kurum. Bunu ispatladık. Mağazacılık ilk defa 20 milyonluk hedef koymuştuk. Bunu 30-40 milyon TL'ye çıkartmak için uğraşıyoruz. Bu maksatla 'tek bilek, tek yürek' kampanyası başlattık. Hemen sataşmaya başladılar. 80 kuruşa yaptırıyorsun, 5 TL'ye kulübe satıyorsun. Kulübe maliyeti 80 kuruştur. 10 liraya satıyoruz. Maksat maddi değeri değil. Galatasaray'a ortak payda üretmek üzere yapılmıştır. Anlaşılmaz bir şekilde, gazetelerde okumuşsunuzdur. Yönetim 80 kuruşa yaptırdı 4 TL'ye fatura etti diye. Maksadı anlamıyorum. Niye beni ve yönetimi aramazsın, sormazsın. Mağazacılık 100 bin küsür eşya var. Niye onları sormazsın. Çünkü bileklik bir sembol. Birlik ve beraberliği sembolü. O zaman kardeşim biz bu sembolü bombalayalım. Eğer Galatasaray bu zor günlerden kurtulma çabasında ise sizin desteğiniz olmadan, en iyi yönetimi getirin, camia bir araya gelmezse birlik ve beraberliği sergilemezse bu durumda çıkamaz. Başarı hepimizi başarısı. 10 lira verip bir bileklik alan da 10 tane alan da 100 tane alan da eş değer. Galatasaray'ın birlik ve beraberliği Türkiye çerçevesinde ve Dünya çerçevesinde tanıtmak. Ben savunmamı yaparken bu bilekliği hakime gösterdim. Biz kötü zamanlarda bir araya gelmesini çok iyi biliriz. Bu bizim sembolümüz dedim. Biraz da bilgi verdim. Bu bileklik kampanyası her şeye rağmen nereye gidiyor. 1 milyon satarsak iyi demiştik. Şuan da bir milyonu geçtik. Mayıs'a kadar 2-2.5 milyon civarında bitireceğiz. Bu bir semboldür. İftarla taşıyorum. Birlik ve beraberliği sembolüdür. Bir tanesini alın ve görünür şekilde bileğinize takın."
"FUTBOLDAKİ HARCAMALARIN AŞAĞI ÇEKİLMESİ LAZIMDI"
Özbek, futbolda yapılan tasarruf tedbirleri için ise "Futbolda daha önceki dönemlerde yapılan harcamaların aşağı çekilmesi lazımdı. UEFA'nın getirdiği bir kriterdi. Son aldığı karar metinde de bunu yazmış UEFA. Bu noktayı eksik ifade ettim. Ey Galatasaray 1 yıl men cezası veriyorum, zannetme ki gözümü üzerinden ayırdım. Bir sene men aldın bu iş kapandı. Diyor ki sporcularla ilgili maaş, prim herşey 65 milyon Euro seviyesinde tutmak zorundasın. Bunu geçemezsin. Bizdeki futbol, Galatasaray futbol takım, bu seviyelerde seyrediyor. Önce nasılmış. Önce bu söz konusu maaşlar 105 milyon Euro seviyesindeymiş. Bunu şunun için söylüyorum kulüp bu duruma nasıl geliyor. Bir çok sebebi var. Şuna dikkatinizi çekmek istiyorum UEFA incelerken çok yönlü inceliyor. Ne kadar gelirin, ne kadar masrafın var. Buna göre bize şart koşuyor. 3 sene evvel 105 milyon, 95 milyon bu seviyede seyrettiği için, buna göre ceza verdiği için, lütfen maaşlarda 65 milyon Euro'yu geçme diyor. Biz zaten bunu önceden tespit etmiştik. UEFA'ya giderken bu rakamı söylemiştik yaptığımız projeksiyonda. Rakamlar yarı yarıya inmek zorunda kaldığı zaman bazı harcamalara çok dikkat etmek lazım. Bunları düşünürken, asla sportif başarıdan tavizi düşünmedik. Şişkin kadro ile gidince başımıza gelen belli. Futbolda şuanda ligdeki konumumuz pek iyi değil. Bir sürü sebebi var. Mali sebepler sadece birisidir. Biz yine bu şekilde dahi en iyi başarıyı yakalayacak şekilde, Türkiye Kupası'nı kovalıyoruz, ligde de en iyi sıralamayı elde edecek şekilde çabalıyoruz." ifadelerini kullandı.
Dursun Özbek, "Bilindiği gibi UEFA Galatasaray ile Mayıs 2014'te bir anlaşma yapmış. Bu anlaşmanın gereği o güne kadar 2012-2014 yılı arasında dönemi kapsayan 3 dönemde Galatasaray'ın futbol şubesi ile ilgili Sportif AŞ'nin yapmış olduğu zararlarla ilgili uyarıda bulunmuş. Toplam zarar 164 milyon Euro. Bu anlaşma, 16 Mayıs 2014'te yapılmış, bu anlaşmaya bağlı olarak UEFA, Galatasaray'dan bu zararları giderici maiyette tedbirler almasını istemiş. 2015 Ekim ayında UEFA inceleme ilgili kişileri kulübü ziyaret ettiler, incelemede bulunup gittiler. Bize, bugünkü yönetime, söz konusu 2012-2014 yılları arasındaki zararlarla ilgili açıklamada bulunmak üzere Cenevre'ye davet ettiler. Ben ve ekibim oraya gittik. Kendilerine yapılan bu zararların neden geldiği konusunda izahat verdik, gerekçeleri anlattık" ifadelerini kullandı
Başkan Özbek konuşmasına şöyle devam etti "Ondan sonraki süreç, bize de söylediler, bu yapılan araştırma ve inceleme neticesinde bir rapor hazırlıyorlar. Bu raporu UEFA içindeki sisteme göre bir yargılama kurulu var buraya sevk ediyorlar. Sevk ederken de mevcut duruma göre cezayı niteliğinde tavsiyede bulunuyorlar. Şubat ayında bizi de davet ettiler bizde gittik. Biz kendi bünyemizde çalışmalar yaptık. Hazırlıklarımızı sürdürdük. Bir de uluslararası deneyimi olan bir avukatla savunmayı hazırladık. Oradaki savunma şöyle oldu. Onlara sunduğumuz gerekçeler doğrultusunda hakimler kuruluna benzer şekilde, Galatasaray'ın mevcut durumu, yeni yönetimin getirdiği şekli ve amacımızı anlattık. Burada amacı anlatırken bir şeye dikkatlerini çektik. Galatasaray'ın 2013-2014 sezonunu ilgilendiren zararı 70 milyon Euro, 14-15'te 55 milyon Euro. 15-16 sezonunu kapsayan dönem zararı Kasım ayı itibari ile 26 milyon Euro olmuştu. UEFA'nın bize tavsiye edilen karar tebliği sırasında, bazı yaptığımız çalışmaların neticisi almıştık, ikinci projeksiyon gönderdik. 26 milyon Euro ama bizim daha önce yaptığımız çalışmaların neticesi ortaya çıkıyor, sizin de tavsiye ettiğiniz 10 milyon Euro'nunda altına 4-4.5 milyon Euro'ya çekiyoruz diye ilave bir bilgi verdik."
SÖZ VERİLEN MAAŞ TAAHHÜTLERİ AŞILMIŞ
UEFA ile yaptıkları duruşma hakkında ise Özbek, "Duruşma baya mahkemedeki gibi bir duruşma. Bir tarafta Galatasaray yönetim kurulundan ben ve bir arkadaşım ve yanımızda arkadaşımız. Sağ tarafta masanın başında incelemeyi yapan komisyonun başkanı. Karşımızda da 3 kişilik hakim heyeti. Hepsi çok deneyimli hakimler. Savunma esnasında biz müdafaamızı yaparken dedik ki, "Sayın UEFA, doğrudur Galatasaray söz konusu dönemlerde bu kadar zarar etmiştir. Şu kadar maaş vereceğim demiş, üzerine çıkmıştır. Şu kadar transfer yapacağım demiştir, üzerine çıkmıştır. Bunların hepsi bir vaka. Bu zararlar yapılmış, yapılmaması gereken transferler yapılmış, söz verilen maaş taahhütleri aşılmış. Sizin regülasyonlarınız çerçevesinde FFP uygulamasını delen, buna uymayan taraflara uygulanmak üzere 10 çeşit ceza var. Sen gidiyorsun bunun en kötüsünü seçiyorsun. Galatasaray bugüne kadar uyumsuzlukla gelmemiş. En değerli markalardan birisi. Bu cezayı en kötü şeklinden çıkart. Cezanın öldürücü maiyette olmaması gerekir. İhtar maiyetinde olursa iyi olur." dedik. Çok enteresan ben bunları söylerken incelemeyi yapan kişi söz aldı. "Başkan, sen böyle diyorsun ama bakın 2014'te incelemeye geldiğimizde siz bize dediniz ki yönetim olarak Sayın UEFA bu zararlar yaptık ama bu sezon 1 milyon Euro'da kara geçiyoruz. Sonrasında 70 milyon Euro zarar açıkladınız. Eğer deseydiniz bize bu kadar zarar ediyoruz. Size 5 sene izleme verirdik. Siz niye o zaman demediniz durum budur? Niye şeffaf değildiniz. Bize 2 sene izleme verin diyorsunuz şimdi" dedi. Söz aldım "Biz yeni bir yönetimiz. Benim maksadım Galatasaray finansal açıdan zor durumdadır, bunu düzeltmeye geldim. Bundan izleme istiyorum. Başka olarak size diyorum ki, ben bunu düzeltmek üzere geldim. Ben Galatasaray'ın finansal yapısından çıkartmaya geldim. Niye bana bir şans vermiyorsunuz, bu taahhütle gelen bir yönetimi zora sokacak bir karar alıyorsunuz" dedim." ifadelerini kullandı.
"UEFA'DAN CEZA ALMASAYDIK BİR BAŞARI ÖYKÜSÜ ANLATILABİLİRDİ"
UEFA ile aralarında geçen konuşmalar sonrasında ise Özbek, ceza almaktan kurtulamadıklarını kaydederek, "Neticede 1+1 yıl olan ceza, sadece 1 yıl olarak tebliğ edildi. 10 milyon Euro koşulları kaldırıldı ve bugünkü duruma geldik. Ayrıca şunu söylemek istiyorum, 1. seviyeden UEFA tarafından bizzat şahsıma, yapılan müdafaanın, konuşma yapan kişinin konuşmanın inandırıcı bulunduğu ve UEFA'da pek rastlanmayan bir alt kurulun tavsiye ettiği ceza yerine, düzelterek verdiklerini söylediler. Buradan bir başarı öyküsü çıkartmaya çalışmıyorum. Tüm netliği ve açıklığı ile ne yaptığımızı anlatıyorum. Eğer biz UEFA'dan ceza almasaydık bir başarı öyküsü olarak anlatılabilirdi. İşin sonuna gelmedik. Ben hala inatla, şuanda CAS'a taşıyoruz. Aynı savunmayı biraz daha kuvvetlendirerek CAS'ta yapacağız. Tüm ümidim Galatasaray'ın muhatap olduğu prestijini zedeleyen bir kararı kaldırtmak. Çok hırslı çalışıyoruz. Çok inanarak çalışıyoruz. CAS'ta inandırmaya çalışacağız. Bu manada bu çalışmalar esnasında destekler olmuştur. Başkan ve yönetim kurulu son derece kuvvetli çalışmışlar, ancak destek almışlardır. Gençlik ve Spor Bakanlığı'na, Türkiye Futbol Federasyonu'na ve bize destek veren herkese teşekkür ediyorum." şeklinde konuştu.
"GEÇMİŞ YÖNETİMLERİ SORGULAYACAĞIZ"
Galatasaray Kulübü'nün kendi dönemleri dahil tüm yönetimi sorgulayacaklarını ifade eden Özbek, "UEFA'nın verdiği cezayı bir yana bırakırsak, camianın merak ettiği bir kaç konu var. Birincisi bundan bir kaç ay evvel müracaat oldu yönetime, Galatasaray geçmişte kötü yönetildi. Galatasaray'ın geçmişte yaptığı yönetim tarzları vardı. Bundan dolayı soruşturma istendi. Müracaat eden kişilere ve kamuoyuna bunu söylemiş ve bu konuyu dikkate alıyoruz. Benim başkanlığımdan başlayarak geriye dönük araştırma yapacağız. Bir çok firma ile görüştük. Biri ile sözleşme aşamasına geldik. Sözleşme imzalanana kadar isim zikretmek istemiyorum. Sözleşme imzalandıktan sonra da yine saklı tutuluyor, araştırmanın maiyeti nedeniyle. Biz Galatasaray'a fayda sağlamak üzere, camianın taleplerini dikkate almak üzere geldik. Kimse aksi şekilde düşünmesin. Bir konu bakın, Galatasaray Sportif AŞ çok büyük değerimiz. Mağazacılık AŞ'de var. Bende yönetimde artık Galatasaray Sportif AŞ, müzmin, devamlı zarar edilen bir yer olmasından çıkmak istiyorum." diyerek sözlerini şöyle sürdürdü:
BAŞARI HEPİMİZİN BAŞARISI
"70 milyon Euro zarar edersen kötü yönetim, 30 milyon Euro zarar edersen iyi yönetim. Hayır bu değil. İyi yönetilince kar edebilecek bir kar edecek bir kurum. Bunu ispatladık. Mağazacılık ilk defa 20 milyonluk hedef koymuştuk. Bunu 30-40 milyon TL'ye çıkartmak için uğraşıyoruz. Bu maksatla 'tek bilek, tek yürek' kampanyası başlattık. Hemen sataşmaya başladılar. 80 kuruşa yaptırıyorsun, 5 TL'ye kulübe satıyorsun. Kulübe maliyeti 80 kuruştur. 10 liraya satıyoruz. Maksat maddi değeri değil. Galatasaray'a ortak payda üretmek üzere yapılmıştır. Anlaşılmaz bir şekilde, gazetelerde okumuşsunuzdur. Yönetim 80 kuruşa yaptırdı 4 TL'ye fatura etti diye. Maksadı anlamıyorum. Niye beni ve yönetimi aramazsın, sormazsın. Mağazacılık 100 bin küsür eşya var. Niye onları sormazsın. Çünkü bileklik bir sembol. Birlik ve beraberliği sembolü. O zaman kardeşim biz bu sembolü bombalayalım. Eğer Galatasaray bu zor günlerden kurtulma çabasında ise sizin desteğiniz olmadan, en iyi yönetimi getirin, camia bir araya gelmezse birlik ve beraberliği sergilemezse bu durumda çıkamaz. Başarı hepimizi başarısı. 10 lira verip bir bileklik alan da 10 tane alan da 100 tane alan da eş değer. Galatasaray'ın birlik ve beraberliği Türkiye çerçevesinde ve Dünya çerçevesinde tanıtmak. Ben savunmamı yaparken bu bilekliği hakime gösterdim. Biz kötü zamanlarda bir araya gelmesini çok iyi biliriz. Bu bizim sembolümüz dedim. Biraz da bilgi verdim. Bu bileklik kampanyası her şeye rağmen nereye gidiyor. 1 milyon satarsak iyi demiştik. Şuan da bir milyonu geçtik. Mayıs'a kadar 2-2.5 milyon civarında bitireceğiz. Bu bir semboldür. İftarla taşıyorum. Birlik ve beraberliği sembolüdür. Bir tanesini alın ve görünür şekilde bileğinize takın."
"FUTBOLDAKİ HARCAMALARIN AŞAĞI ÇEKİLMESİ LAZIMDI"
Özbek, futbolda yapılan tasarruf tedbirleri için ise "Futbolda daha önceki dönemlerde yapılan harcamaların aşağı çekilmesi lazımdı. UEFA'nın getirdiği bir kriterdi. Son aldığı karar metinde de bunu yazmış UEFA. Bu noktayı eksik ifade ettim. Ey Galatasaray 1 yıl men cezası veriyorum, zannetme ki gözümü üzerinden ayırdım. Bir sene men aldın bu iş kapandı. Diyor ki sporcularla ilgili maaş, prim herşey 65 milyon Euro seviyesinde tutmak zorundasın. Bunu geçemezsin. Bizdeki futbol, Galatasaray futbol takım, bu seviyelerde seyrediyor. Önce nasılmış. Önce bu söz konusu maaşlar 105 milyon Euro seviyesindeymiş. Bunu şunun için söylüyorum kulüp bu duruma nasıl geliyor. Bir çok sebebi var. Şuna dikkatinizi çekmek istiyorum UEFA incelerken çok yönlü inceliyor. Ne kadar gelirin, ne kadar masrafın var. Buna göre bize şart koşuyor. 3 sene evvel 105 milyon, 95 milyon bu seviyede seyrettiği için, buna göre ceza verdiği için, lütfen maaşlarda 65 milyon Euro'yu geçme diyor. Biz zaten bunu önceden tespit etmiştik. UEFA'ya giderken bu rakamı söylemiştik yaptığımız projeksiyonda. Rakamlar yarı yarıya inmek zorunda kaldığı zaman bazı harcamalara çok dikkat etmek lazım. Bunları düşünürken, asla sportif başarıdan tavizi düşünmedik. Şişkin kadro ile gidince başımıza gelen belli. Futbolda şuanda ligdeki konumumuz pek iyi değil. Bir sürü sebebi var. Mali sebepler sadece birisidir. Biz yine bu şekilde dahi en iyi başarıyı yakalayacak şekilde, Türkiye Kupası'nı kovalıyoruz, ligde de en iyi sıralamayı elde edecek şekilde çabalıyoruz." ifadelerini kullandı.