Onlar; yürüdükleri yolda yalnız kalsalar da, doğruluktan sapmayanlardır.
Ülkücülük, bir kimlik değil; bir inanç, bir ahlak, bir adanmışlıktır. Herkesin kolay kolay yüklenemeyeceği bir yük, herkesin taşıyamayacağı kadar ağır bir sorumluluktur. Bu yol; makam için değil, millet için yürünür. Nefisle savaşılır, menfaatle hesaplaşılır, ama asla eğilinmez. Çünkü ülkücülük; millet sevdasıyla tutuşmuş yüreklerin, bir ömür boyu ateşle sınandığı kutlu bir yürüyüştür.
1. Ülkü Nedir, Ülkücü Kimdir?
Ülkü, bir kişinin veya bir topluluğun ulaşmak için ömrünü adadığı yüce hedeftir. Ülkücü ise bu hedefe yürürken tereddüt göstermeyen, nefsine söz geçiren, hak bildiği yoldan şaşmayan kişidir. Türk milletinin bekası, birliğinin korunması ve töresinin yaşatılması ülkücünün başlıca kaygısıdır.
2. Herkes Ülkücü Olamaz
Ülkücülük kolay bir yol değildir. Bu yol; hem zordur hem çetindir. Sadece duygusuyla değil, aklıyla, iradesiyle, duruşuyla yürüyenleri kabul eder. Çünkü ülkücülük; yalnızca bir düşünce değil, Türk'ün vakarıyla yoğrulmuş bir şuurdur.
3. Sözle Değil Hâl ile Ülkücülük
Gerçek ülkücülük, nutuklarla değil, örnek olmakla gösterilir. Sokakta, okulda, iş yerinde, evde... Her yerde; Türk ahlâkını, saygıyı, dürüstlüğü, merhameti temsil eden kişi ülkücüdür. Özüyle, sözüyle, her haliyle milletine fayda sağlayandır.
4. Ülkücünün Yol Azığı: Sabır, Cesaret, İman
Ülkücü; sabırlı olur, cesurdur, imanlıdır. Her şartta doğruyu savunur, eğilmez. Menfaat karşısında dimdik durur, tehdit karşısında geri adım atmaz. Çünkü ülkücülük, şahsî çıkarı değil, Türk milletinin geleceğini öncelemektir.
5. Ülkücülük Bir Neslin Sığınağı, Bir Milletin Teminatıdır
Türk gençliği, ahlâkını yitirmiş sözde örneklerden değil, ülkücülük ruhuyla yetişmiş önderlerden feyz almalıdır. Bugün ülkücülük; yalnızca dünün değil, yarının da güvencesidir. Türk’ün öz benliğine sahip çıkmak, onu çağın şartlarında diri tutmak ülkücünün vazifesidir.
Ülkücülük, bir ömür sürecek bir adanmışlığın adıdır. Bu yolun yoldaşları, ne para ne makam peşindedir; onların gözü yalnızca Türk milletinin yüceliğindedir. Her ülkücü, bir meşaledir; karanlık ne kadar büyürse büyüsün, ışığı kendinden olan bu meşale sönmez.
Ülkücülük Ne Zaman Doğdu?
Ülkücülük, kökleri Türk milletinin binlerce yıllık tarihine, töresine ve istiklal mücadelesine dayanan bir fikir ve ahlak anlayışıdır. Oğuz Kağan Destanı’ndan Bilge Kağan’ın sözlerine, Osmanlı’daki "devlet-i ebed müddet" anlayışına kadar uzanan bu çizgi, modern çağda milliyetçi aydınlar aracılığıyla yeniden can bulmuştur. 1940’lı yıllarda Hüseyin Nihal Atsız, Zeki Velidi Togan, Reha Oğuz Türkkan gibi isimlerin yazıları ve çalışmaları, Türkçülüğü entelektüel bir zemin üzerine oturtmuş, bu fikir özellikle gençler arasında büyük ilgi görmeye başlamıştır.
Asıl teşkilatlı ve siyasi kimliğe kavuşması ise 1960’lı yıllarda Alparslan Türkeş’in Milliyetçi Hareket Partisi’ni kurmasıyla gerçekleşmiştir. 1969’da Dokuz Işık Doktrini ile ülkücülük bir düşünce sistemi hâline gelmiş, ardından Ülkü Ocakları kurulmuştur. 1970’li yıllar boyunca ülkücülük, Türk gençliği arasında hızla yayılarak fikrî bir direniş ve manevî bir dava halini almıştır. Bu dönem, ülkücülüğün hem sokakta hem fikir dünyasında etkinliğinin en yoğun yaşandığı yıllar olarak kabul edilir. Ülkücülük, bugün hâlâ Türk milletinin bekasını savunan en güçlü fikir akımlarından biri olarak varlığını sürdürmektedir.
Ülkücü Hareketi Kim Kurdu ve Ne Zaman Kuruldu?
Ülkücü Hareket’in lideri ve kurucusu kabul edilen kişi Alparslan Türkeş’tir. Asker kökenli bir devlet adamı olan Türkeş, 1965 yılında Cumhuriyetçi Köylü Millet Partisi’ne (CKMP) katılmış, 1969 yılında partinin adını Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) olarak değiştirmiştir. Böylece ülkücü hareket siyasi ve teşkilatlı yapısıyla doğmuştur.
1969 yılında açıklanan Dokuz Işık Doktrini, Ülkücü Hareket’in fikrî temellerini ortaya koymuş; ardından Ülkü Ocakları kurulmuştur. Bu ocaklar, Türk gençliğini fikren, ahlaken ve ruhen yetiştirmek amacıyla oluşturulmuş, kısa sürede yurt çapında yaygınlaşmıştır. Alparslan Türkeş, hayatı boyunca Ülkücü Hareket’in hem teorik hem pratik lideri olmuş, bu hareketi "millet için var olma davası" olarak tanımlamıştır.
Ülkü Ocakları Nedir, Lideri Kimdir, Ne Zaman Kuruldu?
Ülkü Ocakları, Türk gençliğini millî, ahlâkî ve fikrî değerler doğrultusunda yetiştirmek amacıyla kurulmuş olan bir teşkilattır. Temel amacı; Türk milletine bağlı, töresine sahip çıkan, vatanına sadık bir gençlik inşa etmektir. Ülkücülük fikrini sadece sözle değil, eğitim ve dava şuuru ile gelecek nesillere aktaran bir ocağın adıdır.
Teşkilat, 1968 yılında Alparslan Türkeş’in öncülüğünde kurulmuştur. İlk yapılar gayrıresmî olarak şekillenmiş, zamanla Türkiye genelinde teşkilatlanmıştır. 12 Eylül 1980 darbesi sonrası bir süre faaliyetlerine ara verilmiş, daha sonra yeniden yapılanmıştır. Günümüzde Ülkü Ocakları Eğitim ve Kültür Vakfı adı altında faaliyetlerini sürdürmektedir. Teşkilatın genel merkezi Ankara'dadır.
Bugünkü Genel Başkanı ise Ahmet Yiğit Yıldırım’dır. 2020 yılında göreve getirilen Yıldırım, aynı zamanda MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin takdiriyle bu görevi yürütmektedir. Ülkü Ocakları, günümüzde sosyal, kültürel, eğitsel faaliyetler düzenlemekte; milliyetçi Türk gençliğini teşkilatlı ve şuurlu bir yapıyla bir araya getirmeyi sürdürmektedir.
Haber: Garabey
