Kerkük davasının öncü isimlerinden Sayın Sadun Köprülü, Hakk’ın rahmetine kavuştu.
Şeker yükselmesi ne bağlı kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Sadun Köprülü’ye rahmet, ailesine, Ülkücü Harakete ve Türk dünyasına sabır diliyoruz.
Kendi ağzından Sadun KÖPRÜLÜ Kimdir ?
Kerkük’e bağlı Altunköprü ilçesinde 1957 yılında dünyaya gözlerimi açtım.
İlkokulu Kerkük’te, ortaokulu Bağdat’ta, liseyi Kerkük’te ve yüksek öğrenimimi ise
Bağdat Üniversitesi Kanun Şeriat (Hukuk) Fakültesinde tamamladım.
Okuldan mezun olduktan bir hafta sonra, benim şeref madalyam olan Türkçülük, Türkmen ve Kerkük milli davalarından dolayı haksız yere hüküm giyerek; 17 yıl Abu Garip Hapishanesinde mahkûm kaldım.
Hapishanede geçen 17 yılda çektiğim sıkıntıları bir ben bir de Allah bilir!
Bir buçuk sene öyle vahşi işkencelere tabi tutuldum ki, anlatmaya kelimeler yetmez. Saddam rejimi beni haksız yere hapsettiği ve işkence ettiği yetmiyormuş gibi. Ayrıca tırnaklarımı dahi söktüler…
Bu benim ilk mahkûmiyetim değildi. 1967 yılında henüz 10 yaşında iken,
Süleyman Demirel’in bir Irak ziyareti esnasında kendisini, “Ağam Süleyman, Paşam Süleyman” türküsüyle ve “Yaşasın Türkiye” sloganlarıyla karşıladık. Bu yüzden 8 ay tutuklu kaldım. Aynı olaydan ötürü anneme ve bana çeşitli işkenceler yaptılar.
1973 yılında Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün Irak’ı ziyaretinde ben yine hapishaneyi boyladım. Çünkü İstiklal Marşımızı okumuş yine “Yaşasın Türkiye” diye bağırmıştık. 6 Ay tutuklu kalıp çocuk yaşta büyük işkencelere maruz kaldım.
BM ve İnsan Hakları kuruluşlarının çabalarıyla 1996 yılında özgürlüğüme kavuştum.
Saddam rejimi beni öldürmek için çeşitli suikast girişimlerinde bulundu. Bu yüzden BM beni ABD’ye gönderdi. Orada kaldığım 6 yıl boyunca çeşitli kurslara katılarak kendimi geliştirdim.
Irak Türkmen Milli davası ve Türkiye sevgisi yüzünden 2003 yılında Türkiye’ye döndüm.
ITC’de görev aldım. 1 yıl ITC Türkiye Temsilcisi olarak görev yaptım. Halen Türkmen Araştırmaları ve Projeleri Koordinatörü olarak görev yapmaktayım.
Evli ve 4 çocuk babasıyım. Arapça ve İngilizce bilmekteyim.
Irak Türklerini Türk dünyasını ve Milli Davalarımızı konu alan, araştırmalarım, şiirlerim, hikâye ve romanlarımın yanı sıra çeşitli konuları içeren makalelerim vardır. Basılmış 4, basılmayı bekleyen 3 kitabım mevcuttur.
Halen çeşitli gazete ve dergilerde makaleler yazmaktayım.
Basılmış kitaplarım şunlardır:
Kitaplarım
1-ALTUNKÖPRÜ
İlk kitabım 48 sayfa Altunköprü adında, 1973 yılında yayınlanmıştır. Çocuk yaşlarında yazmış olduğum milli, aşk şiirim ve Hoyratlarım 18 şiir 30 hoyrat kapsayarak, büyük şairimiz Nasih Bezirgânın ön sözüyle başlamıştır, Ön sözünde şöyle yazmıştır.
Altun Köprü kitabinin yazarı Sadun Osman Köprülü Yurdumuzun yetirmiş olduğu yüzlerce, yiğit milliyetçi, Türkçü şairlerin biridir, Altunköprü Kerkük’ün sağ eli olan kitapta yazılan ilk şiir Altunköprü şiiridir, ne kutsal ad, ne hür toprak, ne şirin su ırmak, ne temiz toplum, tarih boyunca erleri vardır, bay Sadun Köprülü diğer şairlerimiz gibi, ince düşünceli gönlü imanla dolu, bir gençtir, şairimiz 1957 yılında Altunköprülü Çay mahallesinde dünya gelmiştir, lisede okumaktadır. Sadun Köprülü şiir dünyasına çocuk yaştan ilk payesine ayak basmıştır ve yükselmek arza ediyor tabii iradesi küvetli olan amacına olaşır.
Son olarak bütün kalpımla bu kitabın yazarına başarılar dilerim
Nasih Bezirgânın bana yazmış iki hoyratı.
Ara yerde
Altını ara yerde
Tut elim koyma düşüm
Kalmayım, ara, yerde
Su sizdi
Ara yerden su, sizdi
Gözyaşım adam boğar
Kerkük çayı, susuzdu
1973 Kerkük Musalla Mahallesi
İlk hoyratım ise
Gülse Nadi
Bu konca gül, senedi
Gönlüm Verene dönmüş
Ağlasa, Gülse, Nadi
Altunköprü kitabım tam olarak, 1970 yılında hazırladım, bir türlü siyesi nedenlerden basılmadı.
İçinde olan şiirlerle tam olarak, 1968 – 1970 yıllarında yazmıştım.
ilk önce ona izin vermediler
Bastırılmaya, kitap önce genel emniyet araştırıldı, Türkçe bilen insanlar uygun olduğunu söyleyerek,
basıldı, o günlerde kitaplar devlet tarafından basılırdı, oda Baas partisine bağlı olmakla, birde
Onların ilkelerine bağlı olmak istenildi, bende buna karşı olarak, kitabı kendi hesabıma bastırdım,
toplamış olduğum bir bölüm paralarla, birde arkadaşlarım kitap yayınlayacağım diye, babama
Haber vermişlerdir, babam o kadar sevinerek, mutlu olmuştur, beni öperek kutladı, kitabın tüm
Parasını vererek, kitap tam olarak bin adet basıldı, ortaokul, lisede iki günde satıldı, bunun yanında
Kitap basılmadan önce, kaplığını kitap evlerinin önüne bırakılmıştır, bende her akşam, sabah geçerek, adımı kitabın kaplığınıda görünce, kendimi heyecan içinde sanıyordum mutluydum, her kes artık kitabımı okuyacak, geceler uyumak bilmiyordum küçük yaşımda kitap yayınlandı, ortaokulda bulunan arkadaşlarım birlikte onu sattılar, kitabın parası üzerine kitaptan kazanmış olduğum paraları yoksullara dağıtarak, sevinçli mutlu idik, kitapta olan şiirlerimden.
Bizler var oluruz
Türklük uğrunda kurban, tarih burhanımız var
Güzel Kerkük’e karşı, içten hayranımız var
• • •
Kimse Türklerden başka, Türkleri seve bilmez
Ölürüz büyük şeref, erler kurbanımız var
• • •
Bülbül bizim güllerde, kutsal toprak bizimdir
Doğru seven âşık biz, aşkta cananımız var
• • •
Dağ tepeler yürürse, canla karşı dururuz
Gönlü temiz Türkleriz, yüce imanımız var
• • •
Korkma bizi bir düşman, yurtta yok ede bilmez
Gözün aç kurban diye, uyak aslanımız var
• • •
Gönlümüz coşkun kanla, milletsever insanız
Kimseye baş eğmeyen, yiğit Türkmen’imiz var
• • •
Sabır ile iman çoktur, Kura’ndı burhanımız
Türklük için vermeye, canla kanlarımız var
1970-Kerkük Kale
2-
Gönül seçmeyecek
Kasırgalar kopuyor, gül, çiçek açmayacak
Bülbül çileli küskün, özgürce uçmayacak
• • •
Kerkük’ten yıllar uzak, göz yaşlar kanla akar
Irmaklarda üzgündür, coşup ta akmayacak
• • •
Ne bahar var Kerkük’te, ne dallarda kuş öter
Gönül Kerkük’ü seçmiş, başkaya bakmayacak
• • •
Yeni gün doğmasını, millet yıllardı bekler
Neden bu karanlığa, güneş nur saçmayacak
• • •
Ay yıldızlı bayrağım, canlansın Kerkük’ümde
Saray, Kale bir başka, bayrağı takmayacak
• • •
Gönül aşkını seçmiş, senin için ölecek
Türk aşkıyla yaşayıp, gayrı aşk seçmeyecek
1970-Bağdat
Kitap – 2
Her Bahçeden bir gül
İkinci kitabim: Her bahçeden Bir gül Hıdır Gece yatmazın adıyla yayınlanmıştır, çünkü kitap yayınlamak benim ismimle emniyet tarafından yasaklanmıştır, ayrıca şiir yazılarımı Erdoğan Köprülü, Ay doğan Köprülü, Necibe Köprülü, Mahzun gönül birkaç isimle Hapishanede olduğum sırada yayınlıyordum.
Her Bahçeden Bir Gül kitabımda Irak Türklerinin ses sanatkârlarının türkü, şarkıları hayatları yer almaktaydı, kitapta çok siyasi şiir şarkılardan dolayı kitabın bir çoğu satıldıktan sonra, emniyet tarafından yasaklanarak kitap evinde kalanlar emniyet üstüne el bırakmıştır.
Kitap 72 sayfa idi içinde 30 Türkmen ses sanatkârların şarkı sözleri, yazarı besteleyen bulunmaktaydı. Kitapta bulunan büyük ses sanatkârı Abdul Vahit Küzeci 1925 Yılında Kerkük şehrinde dünyaya gelmiştir, mollada camide Kuran kerim dersleri okumuştur ve onu beğenmişlerdir, 1944 öğretim hayatını bırakarak, Kerkük petrol şirketinde çalışmıştır, Genç yaştan Türk büyük ses sanatkârı
Celal Güzel sesine hayran olarak, onu her zaman dinlermiş 1952 yılında Londra’ya gönderilmiş, orada bulunan Türkçe radyo evine birçok Kerkük hoyrat şarkılarını tepe
Kesite almıştır.1956 yılında Ankara, İstanbul radyolarında çok sayıda besteler hoyrat türküler kayıt etmiştir.
1959 – 1 Şubat tarihinde Irak Türkmen radyosu açılışında, ilk ses sanatkarı olarak çok sayıda türküler, makam, hoyrat sesiyle kayıt etmiştir.
şarkı hoyratlarından.
Baba gür, gür bir kızdır,
Kerkük üste yıldızdır
Aç gözün dünyaya bak
Gece değil gündüzdür
Şarkısı
Öksüz Bülbül
Söz: Mehmet İzzet Hattat
Beste müzik: Abdul Vahit Küzeci oğlu
Bir bülbülüm öterem ne yerim var ne yuvam
Bir detliyem gezerem ne çarem var ne davam
Benim destanı aşkım ne has anlar ne avam
Hülyalar gezen gönlüm dalına konmak ister.
Ne güzelsin gözümde güneş gibi gün gibi
Yıllar oldu ayrılık bana gelir dun gibi
Birden ezdin bağrımı eyledin un gibi
Yollarında dilberin mum gibi yanmak ister
Kitap – 3
Yıllanmış Çileler
Bu şiir, Hoyrat kitabım 200 yakın sayfa olarak, çok sayıda milli Türkçülük şiirlerdir 2004
Yılında Kuzey Irak Erbil Türk şehrinde yayınlanmıştır.
Kitapta bulunan şiirlerden
Şehit Mehmet KORKMAZ
Türkmen Kifri’nin, gülü mert Korkmaz
Senle ümitler, senle güneş doğan
İbrahim Ali, Türk yolundan bıkmaz
Ulu şehitsin, millet yazdı destan
• • •
Uğrunda dökeriz, Korkmazım kanlar
Senle güvenir, Türk Turan alanlar
Adını dağ taşta, mertlikle yazdık
Yolundan dönmez, kardeş Türkmenler
• • •
Korkmaz Memadım, Türklüğün eri
Candan severdin, her Türkmen diyarı
Türk öğretmendin, erler yetirdin
Satmadın düşmana, toprağı yeri
• • •
Sen bir gül idin, bahçede bir tek sin
Yolumuz ışığı, ümit dilek sin
Fatih Şakırla, çalışıp, yoruldun
Gelecek kurmaya, bize erek sin
• • •
Her yanda Türkmen, cana kıyarlar
Kerkük, Kifri, Tuza canlar koyarlar
Sen yaşarsın diye, gelmen beklerler
Yer altından kalkıp, sesin duyarlar
• • •
Sen şehit oldun, Türk tarihte izin
Çalıştın diktin, mert millete gözün
Her yerde koşardın, Türkmen dadına
Bir tek eriydin, milli duygumuzun
• • •
Yiğit bir Türkçüydün, gözünden belli
Adın söylerdi, Telafer Mendili
Kerkük’ü, Erbil’i, ayrım yapmazdın
Her Türkmen yurduna, açtın gönüllü
1984-Abu garip Siyasi Hapishanesi-Medrese
Kitap – 4
Kerkük
Gönlümde Aşk Yüreğimde Sızıdır
284 Sayfa olan bu kitap geçmiş ve 17 sene hapishane ile ilgili olarak bir romandır
İçinde bulunan önemli belgeler ve konuları gizli olarak Abu garip hapishanesinde
Yazdığım sıralarda Anne, Şeker, Babam Osman, Teyzem Güler ve kız kardeşlerim,
Şengül, Gülşen’in ve Kardeşlerim Yaşar, Ziyat yardımıyla saklayarak her görüşmenin sonunda eve göndermekteydim
Ve şimdi Türkiye İstanbul’da yayınlanarak birçok insanlar tarafından karşılandı ve sayın
Milliyetçi kardeşimiz Osman Oktay tarafından roman olarak kelama alınmıştır.
5- 1973 yılında Kerkük’te basılan Altunköprü şiir kitabım ikinci defa olarak 2008 tarihinde değerli soydaşlarım tarafindan kendi paralarıyla tekrar basılmıştır Ve Kerkük’te
2008 tarihinde
1973 yılında yayınlanan Altunköprü şiir kitabımın ikinci baskısı Kerkük’te
Ses sanatkârı Behçet Gemgin ile birlikte Salah Behlül Çamurcu kardeşim yayınlanmışlardır
Kardeşim Salah beye teşekkür ederim her zaman bizim yanımızda olarak bizlere destek moral vermektedir ayrıca Saddam döneminde korku bilmeyerek kaç defa bizleri hapishanede ziyaret etmiştir.
Ayrıca Hapishanede olduğum sıralarda, yazmış olduğum üç şiir
Kitabım arkadaşlarımın adıyla yayınmıştır.
Ayrıca bunun yanında birçok kitaplarım basılmak için, hazırlanmaktadır.
Ve birçok şiir yazılarımda Türkiye, dünyada gazete dergilerde ve internet yoluyla birçok sitelerde
Yayınlanmaktadır.
Baba Harun Arkadaşımdır 2006
Sadun Köprülü: 1957 tarihinde Kerkük’e bağlı Altunköprü ilçesinde orta yakada mahallesinde göz açtım, ilkokulu Kerkük’te, ortaokulu Bağdat’ta, liseyi Kerkük’te Bağdat Üniversitesi Kanun, Şeriat fakültesini bitirdikten sonra bir haftalık avukat, hâkim görevine atlandım ve tutuklanarak, Türkiye, Türkçülük Türkmen Kerkük davasından dolayı 17 yıl Abu garip hapishanesinde kaldım.
1967 Tarihine Sayın Süleyman Demirel, Kerkük şehrine ziyareti sırasında, onu ağam Süleyman, Paşam Süleyman, Türküsüyle, yaşasın Türkiye diye karşıladık, Demirel’in dönüşüyle 8 ay tutuk evine, 10 yaşta atıldım, her türlü işkence gördüm, aynı günde annem Şeker Köprülü iki yaşında küçük kardeşimi adak diye Demirel’in önünde kurban vermeye kalktı ve bizleri kurtarın, yaşasın Türkiye bağırdı, onu karşı her türlü işkenceye kalktılar kulakları sağır yapmakla elleri kollanılmaz hala gelmiştir.
1973 Tarihinde Sayın Fahri Koru Türkün Kerkük şehrine gelişinde, onu Kerkük Türk kültür merkezi önünde İstiklal marşı ile yaşasın Türkiye diye karşıladık tutuklanarak 6 ay her türlü işkenceye maruz kaldım.
8 yaşından Edebiyat âlemine katıldım ilk kitabim, Altunköprü adında 1973 yılında yayınlandı, ondan sonra 7 kitabim yayınladı, en son kitabim 2004 tarihinde Erbil’de Yıllanmış çileler yayınlanmıştır, şimdi üç kitabim sırasını beklemektedir, biri siyasi kitap, öteki destan, üçüncü kitap ise milli davayla ilgili siyası yazılar, bunun yanında, dörtlüklerimle, hoyratlarımı da toplayarak, iki kitap hazırladım.
17 yıl yaşamış olduğum roman olarak hapishane geçmişimi hazırlamak üzereyim.
Ayrıca Kerkük ve Türkmeneliyle ilgili yazmakta olduğum kitaplarımla ilgili uzun süreden beri çalışmak üzereyim, çok sayıda şiir, Hikaye, Roman, onlarca düz yazı makale yazdım bir çok dergi, gazetelerde kitaplarda, Internet sitelerinde, yazdıklarım yayınlandı, ve yayınlanmaktadır.
Türkiye’de günlük aylık olarak yazılar yazmaktayım.
Bağdat Fakültede öğrencisi olduğum sıralarda Türkmen Kardeşlik ocağında birçok faaliyetlere, törenlere siyasi gezilere katıldım, gizli yolla Türkiye’ye gelerek çok Sayıda Türkçe milli davayla ilgili kitaplar dergiler gazeteler, Irak Türklerine dağıttım, Şehit olan birçok Türkmenlerin resimlerini mücadeleleriyle gizli olarak bastırdım bunlardan 1959 Kerkük şehitleri ve Temel Abbas Hüseyin Demirci’n resimleri dağıttım yazılar yazdım.
Bir hafta Avukat olduktan sonra 1979 yılında Türkiye’den, Kerkük, Musul’dan dolayı tutuklanarak bir yıl 6 ay gönde dört defa Berzan El Tikriti eliyle işkence görerek tırnaklarım söküldü. ve 17 sene hapishanede kaldıktan sonra 1996 tarihinde, İnsan hakları ve BM yoluyla özgürlüğe kavuşarak bir daha Saddam rejimi beni yakalamak isteyerek gizli yolla Erbil’e geçtim birkaç ay Erbil’de Türkmen Cephesinde çalıştım.
ilk defa olarak Türkçe, Arapça Türkmeneli gazetesini yayınladım Baş yazarlık yaptım ve Türkmeneli radyo Televizyonun de çalıştım. birçok sayıda gizli raporlar yazılar Arapçadan Türkçeye çevirdim, çok sayıda Türkiye, ile ilgili yazılar yazdım. Saddam rejimi, tarafından defalarca tehdit oldum evime bomba koydular öldürmeye defalarca kalktılar.
1996 yılında Türkiye’ye yerleştim Faruk Çam ağır makine sanayisinde, Ticari Müdür olarak çalıştım, Türkiye gazetesi benimle ilgili bir yazı yazmasıyla, o yılda Irak istihbarat tehdit etmesine karşı, beni öldürmeye kalkarak, BM, insan hakları beni Amerika’ya gönderdi birinci derece siyasi olarak, birkaç kurslara devam ettim 6 sene okudum, bir fabrikada genel müdürü olarak işe başladım, 2003 sonunda milli davadan, Türkiye sevgisinden dolayı mücadeleyi devam etmek için, Türkiye devletinin İstek üzere Irak Türkmen Cephesinde görev alarak Enformasyon, Halkla ilişkiler müdürlüğüne başladım. ayrıca Avrupa’da Kardeşim Ümit Köprülüyle Birlikte Türkmen Şanı dergisini aylık olarak Türkiye, Ankara temsilcisi olarak devamı sürdürmekteyim. Davayla ilgili sürekli olarak günlük ve aylık Irak’ta ve dünyanın her yerinde Türkçe, Arapça yazılar yazmaktayım.
Çocukluktan siyasete katıldım 10 yaşından tutuklandım en son 17 sene hapiste Türkiye’den, dolayı yattım.
2009 tarihinden günümüze kadar Temsilci olarak çalışmaktaydı.
Birçok önemli işler yaparak Irak ile Türkiye arasında yoğun olarak çalışmalarda bulundum. Bunlardan Şii, Sünni, Alevi Ve Türkmen aşiretler alanında, Gençlik, spor, ,sanat, ticaret kalkınma, işadamlarıyla Türk işadamları arasında diyalog kurmak bölgede Irak’ta önde gelen devlet adamları ile ilişkisi kurma projeleri bulunmaktadır
sadun köprülü ilk görevi avukat 1996’da enformasyon genel müdürü sonradan Faruk çam şerik atında ticari müdür ve 2009 2010’a kadar Irak Türkmen cephesi Türkiye temsilcisi en son görevi ise Türkmen araştırmaları ve proje kordonotorluk başkanı ve Türkmen şanı Türkiye temsilcisi.
Şeker yükselmesi ne bağlı kalp krizi sonucu hayatını kaybeden Sadun Köprülü’ye rahmet, ailesine, Ülkücü Harakete ve Türk dünyasına sabır diliyoruz.
Kendi ağzından Sadun KÖPRÜLÜ Kimdir ?
Kerkük’e bağlı Altunköprü ilçesinde 1957 yılında dünyaya gözlerimi açtım.
İlkokulu Kerkük’te, ortaokulu Bağdat’ta, liseyi Kerkük’te ve yüksek öğrenimimi ise
Bağdat Üniversitesi Kanun Şeriat (Hukuk) Fakültesinde tamamladım.
Okuldan mezun olduktan bir hafta sonra, benim şeref madalyam olan Türkçülük, Türkmen ve Kerkük milli davalarından dolayı haksız yere hüküm giyerek; 17 yıl Abu Garip Hapishanesinde mahkûm kaldım.
Hapishanede geçen 17 yılda çektiğim sıkıntıları bir ben bir de Allah bilir!
Bir buçuk sene öyle vahşi işkencelere tabi tutuldum ki, anlatmaya kelimeler yetmez. Saddam rejimi beni haksız yere hapsettiği ve işkence ettiği yetmiyormuş gibi. Ayrıca tırnaklarımı dahi söktüler…
Bu benim ilk mahkûmiyetim değildi. 1967 yılında henüz 10 yaşında iken,
Süleyman Demirel’in bir Irak ziyareti esnasında kendisini, “Ağam Süleyman, Paşam Süleyman” türküsüyle ve “Yaşasın Türkiye” sloganlarıyla karşıladık. Bu yüzden 8 ay tutuklu kaldım. Aynı olaydan ötürü anneme ve bana çeşitli işkenceler yaptılar.
1973 yılında Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk’ün Irak’ı ziyaretinde ben yine hapishaneyi boyladım. Çünkü İstiklal Marşımızı okumuş yine “Yaşasın Türkiye” diye bağırmıştık. 6 Ay tutuklu kalıp çocuk yaşta büyük işkencelere maruz kaldım.
BM ve İnsan Hakları kuruluşlarının çabalarıyla 1996 yılında özgürlüğüme kavuştum.
Saddam rejimi beni öldürmek için çeşitli suikast girişimlerinde bulundu. Bu yüzden BM beni ABD’ye gönderdi. Orada kaldığım 6 yıl boyunca çeşitli kurslara katılarak kendimi geliştirdim.
Irak Türkmen Milli davası ve Türkiye sevgisi yüzünden 2003 yılında Türkiye’ye döndüm.
ITC’de görev aldım. 1 yıl ITC Türkiye Temsilcisi olarak görev yaptım. Halen Türkmen Araştırmaları ve Projeleri Koordinatörü olarak görev yapmaktayım.
Evli ve 4 çocuk babasıyım. Arapça ve İngilizce bilmekteyim.
Irak Türklerini Türk dünyasını ve Milli Davalarımızı konu alan, araştırmalarım, şiirlerim, hikâye ve romanlarımın yanı sıra çeşitli konuları içeren makalelerim vardır. Basılmış 4, basılmayı bekleyen 3 kitabım mevcuttur.
Halen çeşitli gazete ve dergilerde makaleler yazmaktayım.
Basılmış kitaplarım şunlardır:
Kitaplarım
1-ALTUNKÖPRÜ
İlk kitabım 48 sayfa Altunköprü adında, 1973 yılında yayınlanmıştır. Çocuk yaşlarında yazmış olduğum milli, aşk şiirim ve Hoyratlarım 18 şiir 30 hoyrat kapsayarak, büyük şairimiz Nasih Bezirgânın ön sözüyle başlamıştır, Ön sözünde şöyle yazmıştır.
Altun Köprü kitabinin yazarı Sadun Osman Köprülü Yurdumuzun yetirmiş olduğu yüzlerce, yiğit milliyetçi, Türkçü şairlerin biridir, Altunköprü Kerkük’ün sağ eli olan kitapta yazılan ilk şiir Altunköprü şiiridir, ne kutsal ad, ne hür toprak, ne şirin su ırmak, ne temiz toplum, tarih boyunca erleri vardır, bay Sadun Köprülü diğer şairlerimiz gibi, ince düşünceli gönlü imanla dolu, bir gençtir, şairimiz 1957 yılında Altunköprülü Çay mahallesinde dünya gelmiştir, lisede okumaktadır. Sadun Köprülü şiir dünyasına çocuk yaştan ilk payesine ayak basmıştır ve yükselmek arza ediyor tabii iradesi küvetli olan amacına olaşır.
Son olarak bütün kalpımla bu kitabın yazarına başarılar dilerim
Nasih Bezirgânın bana yazmış iki hoyratı.
Ara yerde
Altını ara yerde
Tut elim koyma düşüm
Kalmayım, ara, yerde
Su sizdi
Ara yerden su, sizdi
Gözyaşım adam boğar
Kerkük çayı, susuzdu
1973 Kerkük Musalla Mahallesi
İlk hoyratım ise
Gülse Nadi
Bu konca gül, senedi
Gönlüm Verene dönmüş
Ağlasa, Gülse, Nadi
Altunköprü kitabım tam olarak, 1970 yılında hazırladım, bir türlü siyesi nedenlerden basılmadı.
İçinde olan şiirlerle tam olarak, 1968 – 1970 yıllarında yazmıştım.
ilk önce ona izin vermediler
Bastırılmaya, kitap önce genel emniyet araştırıldı, Türkçe bilen insanlar uygun olduğunu söyleyerek,
basıldı, o günlerde kitaplar devlet tarafından basılırdı, oda Baas partisine bağlı olmakla, birde
Onların ilkelerine bağlı olmak istenildi, bende buna karşı olarak, kitabı kendi hesabıma bastırdım,
toplamış olduğum bir bölüm paralarla, birde arkadaşlarım kitap yayınlayacağım diye, babama
Haber vermişlerdir, babam o kadar sevinerek, mutlu olmuştur, beni öperek kutladı, kitabın tüm
Parasını vererek, kitap tam olarak bin adet basıldı, ortaokul, lisede iki günde satıldı, bunun yanında
Kitap basılmadan önce, kaplığını kitap evlerinin önüne bırakılmıştır, bende her akşam, sabah geçerek, adımı kitabın kaplığınıda görünce, kendimi heyecan içinde sanıyordum mutluydum, her kes artık kitabımı okuyacak, geceler uyumak bilmiyordum küçük yaşımda kitap yayınlandı, ortaokulda bulunan arkadaşlarım birlikte onu sattılar, kitabın parası üzerine kitaptan kazanmış olduğum paraları yoksullara dağıtarak, sevinçli mutlu idik, kitapta olan şiirlerimden.
Bizler var oluruz
Türklük uğrunda kurban, tarih burhanımız var
Güzel Kerkük’e karşı, içten hayranımız var
• • •
Kimse Türklerden başka, Türkleri seve bilmez
Ölürüz büyük şeref, erler kurbanımız var
• • •
Bülbül bizim güllerde, kutsal toprak bizimdir
Doğru seven âşık biz, aşkta cananımız var
• • •
Dağ tepeler yürürse, canla karşı dururuz
Gönlü temiz Türkleriz, yüce imanımız var
• • •
Korkma bizi bir düşman, yurtta yok ede bilmez
Gözün aç kurban diye, uyak aslanımız var
• • •
Gönlümüz coşkun kanla, milletsever insanız
Kimseye baş eğmeyen, yiğit Türkmen’imiz var
• • •
Sabır ile iman çoktur, Kura’ndı burhanımız
Türklük için vermeye, canla kanlarımız var
1970-Kerkük Kale
2-
Gönül seçmeyecek
Kasırgalar kopuyor, gül, çiçek açmayacak
Bülbül çileli küskün, özgürce uçmayacak
• • •
Kerkük’ten yıllar uzak, göz yaşlar kanla akar
Irmaklarda üzgündür, coşup ta akmayacak
• • •
Ne bahar var Kerkük’te, ne dallarda kuş öter
Gönül Kerkük’ü seçmiş, başkaya bakmayacak
• • •
Yeni gün doğmasını, millet yıllardı bekler
Neden bu karanlığa, güneş nur saçmayacak
• • •
Ay yıldızlı bayrağım, canlansın Kerkük’ümde
Saray, Kale bir başka, bayrağı takmayacak
• • •
Gönül aşkını seçmiş, senin için ölecek
Türk aşkıyla yaşayıp, gayrı aşk seçmeyecek
1970-Bağdat
Kitap – 2
Her Bahçeden bir gül
İkinci kitabim: Her bahçeden Bir gül Hıdır Gece yatmazın adıyla yayınlanmıştır, çünkü kitap yayınlamak benim ismimle emniyet tarafından yasaklanmıştır, ayrıca şiir yazılarımı Erdoğan Köprülü, Ay doğan Köprülü, Necibe Köprülü, Mahzun gönül birkaç isimle Hapishanede olduğum sırada yayınlıyordum.
Her Bahçeden Bir Gül kitabımda Irak Türklerinin ses sanatkârlarının türkü, şarkıları hayatları yer almaktaydı, kitapta çok siyasi şiir şarkılardan dolayı kitabın bir çoğu satıldıktan sonra, emniyet tarafından yasaklanarak kitap evinde kalanlar emniyet üstüne el bırakmıştır.
Kitap 72 sayfa idi içinde 30 Türkmen ses sanatkârların şarkı sözleri, yazarı besteleyen bulunmaktaydı. Kitapta bulunan büyük ses sanatkârı Abdul Vahit Küzeci 1925 Yılında Kerkük şehrinde dünyaya gelmiştir, mollada camide Kuran kerim dersleri okumuştur ve onu beğenmişlerdir, 1944 öğretim hayatını bırakarak, Kerkük petrol şirketinde çalışmıştır, Genç yaştan Türk büyük ses sanatkârı
Celal Güzel sesine hayran olarak, onu her zaman dinlermiş 1952 yılında Londra’ya gönderilmiş, orada bulunan Türkçe radyo evine birçok Kerkük hoyrat şarkılarını tepe
Kesite almıştır.1956 yılında Ankara, İstanbul radyolarında çok sayıda besteler hoyrat türküler kayıt etmiştir.
1959 – 1 Şubat tarihinde Irak Türkmen radyosu açılışında, ilk ses sanatkarı olarak çok sayıda türküler, makam, hoyrat sesiyle kayıt etmiştir.
şarkı hoyratlarından.
Baba gür, gür bir kızdır,
Kerkük üste yıldızdır
Aç gözün dünyaya bak
Gece değil gündüzdür
Şarkısı
Öksüz Bülbül
Söz: Mehmet İzzet Hattat
Beste müzik: Abdul Vahit Küzeci oğlu
Bir bülbülüm öterem ne yerim var ne yuvam
Bir detliyem gezerem ne çarem var ne davam
Benim destanı aşkım ne has anlar ne avam
Hülyalar gezen gönlüm dalına konmak ister.
Ne güzelsin gözümde güneş gibi gün gibi
Yıllar oldu ayrılık bana gelir dun gibi
Birden ezdin bağrımı eyledin un gibi
Yollarında dilberin mum gibi yanmak ister
Kitap – 3
Yıllanmış Çileler
Bu şiir, Hoyrat kitabım 200 yakın sayfa olarak, çok sayıda milli Türkçülük şiirlerdir 2004
Yılında Kuzey Irak Erbil Türk şehrinde yayınlanmıştır.
Kitapta bulunan şiirlerden
Şehit Mehmet KORKMAZ
Türkmen Kifri’nin, gülü mert Korkmaz
Senle ümitler, senle güneş doğan
İbrahim Ali, Türk yolundan bıkmaz
Ulu şehitsin, millet yazdı destan
• • •
Uğrunda dökeriz, Korkmazım kanlar
Senle güvenir, Türk Turan alanlar
Adını dağ taşta, mertlikle yazdık
Yolundan dönmez, kardeş Türkmenler
• • •
Korkmaz Memadım, Türklüğün eri
Candan severdin, her Türkmen diyarı
Türk öğretmendin, erler yetirdin
Satmadın düşmana, toprağı yeri
• • •
Sen bir gül idin, bahçede bir tek sin
Yolumuz ışığı, ümit dilek sin
Fatih Şakırla, çalışıp, yoruldun
Gelecek kurmaya, bize erek sin
• • •
Her yanda Türkmen, cana kıyarlar
Kerkük, Kifri, Tuza canlar koyarlar
Sen yaşarsın diye, gelmen beklerler
Yer altından kalkıp, sesin duyarlar
• • •
Sen şehit oldun, Türk tarihte izin
Çalıştın diktin, mert millete gözün
Her yerde koşardın, Türkmen dadına
Bir tek eriydin, milli duygumuzun
• • •
Yiğit bir Türkçüydün, gözünden belli
Adın söylerdi, Telafer Mendili
Kerkük’ü, Erbil’i, ayrım yapmazdın
Her Türkmen yurduna, açtın gönüllü
1984-Abu garip Siyasi Hapishanesi-Medrese
Kitap – 4
Kerkük
Gönlümde Aşk Yüreğimde Sızıdır
284 Sayfa olan bu kitap geçmiş ve 17 sene hapishane ile ilgili olarak bir romandır
İçinde bulunan önemli belgeler ve konuları gizli olarak Abu garip hapishanesinde
Yazdığım sıralarda Anne, Şeker, Babam Osman, Teyzem Güler ve kız kardeşlerim,
Şengül, Gülşen’in ve Kardeşlerim Yaşar, Ziyat yardımıyla saklayarak her görüşmenin sonunda eve göndermekteydim
Ve şimdi Türkiye İstanbul’da yayınlanarak birçok insanlar tarafından karşılandı ve sayın
Milliyetçi kardeşimiz Osman Oktay tarafından roman olarak kelama alınmıştır.
5- 1973 yılında Kerkük’te basılan Altunköprü şiir kitabım ikinci defa olarak 2008 tarihinde değerli soydaşlarım tarafindan kendi paralarıyla tekrar basılmıştır Ve Kerkük’te
2008 tarihinde
1973 yılında yayınlanan Altunköprü şiir kitabımın ikinci baskısı Kerkük’te
Ses sanatkârı Behçet Gemgin ile birlikte Salah Behlül Çamurcu kardeşim yayınlanmışlardır
Kardeşim Salah beye teşekkür ederim her zaman bizim yanımızda olarak bizlere destek moral vermektedir ayrıca Saddam döneminde korku bilmeyerek kaç defa bizleri hapishanede ziyaret etmiştir.
Ayrıca Hapishanede olduğum sıralarda, yazmış olduğum üç şiir
Kitabım arkadaşlarımın adıyla yayınmıştır.
Ayrıca bunun yanında birçok kitaplarım basılmak için, hazırlanmaktadır.
Ve birçok şiir yazılarımda Türkiye, dünyada gazete dergilerde ve internet yoluyla birçok sitelerde
Yayınlanmaktadır.
Baba Harun Arkadaşımdır 2006
Sadun Köprülü: 1957 tarihinde Kerkük’e bağlı Altunköprü ilçesinde orta yakada mahallesinde göz açtım, ilkokulu Kerkük’te, ortaokulu Bağdat’ta, liseyi Kerkük’te Bağdat Üniversitesi Kanun, Şeriat fakültesini bitirdikten sonra bir haftalık avukat, hâkim görevine atlandım ve tutuklanarak, Türkiye, Türkçülük Türkmen Kerkük davasından dolayı 17 yıl Abu garip hapishanesinde kaldım.
1967 Tarihine Sayın Süleyman Demirel, Kerkük şehrine ziyareti sırasında, onu ağam Süleyman, Paşam Süleyman, Türküsüyle, yaşasın Türkiye diye karşıladık, Demirel’in dönüşüyle 8 ay tutuk evine, 10 yaşta atıldım, her türlü işkence gördüm, aynı günde annem Şeker Köprülü iki yaşında küçük kardeşimi adak diye Demirel’in önünde kurban vermeye kalktı ve bizleri kurtarın, yaşasın Türkiye bağırdı, onu karşı her türlü işkenceye kalktılar kulakları sağır yapmakla elleri kollanılmaz hala gelmiştir.
1973 Tarihinde Sayın Fahri Koru Türkün Kerkük şehrine gelişinde, onu Kerkük Türk kültür merkezi önünde İstiklal marşı ile yaşasın Türkiye diye karşıladık tutuklanarak 6 ay her türlü işkenceye maruz kaldım.
8 yaşından Edebiyat âlemine katıldım ilk kitabim, Altunköprü adında 1973 yılında yayınlandı, ondan sonra 7 kitabim yayınladı, en son kitabim 2004 tarihinde Erbil’de Yıllanmış çileler yayınlanmıştır, şimdi üç kitabim sırasını beklemektedir, biri siyasi kitap, öteki destan, üçüncü kitap ise milli davayla ilgili siyası yazılar, bunun yanında, dörtlüklerimle, hoyratlarımı da toplayarak, iki kitap hazırladım.
17 yıl yaşamış olduğum roman olarak hapishane geçmişimi hazırlamak üzereyim.
Ayrıca Kerkük ve Türkmeneliyle ilgili yazmakta olduğum kitaplarımla ilgili uzun süreden beri çalışmak üzereyim, çok sayıda şiir, Hikaye, Roman, onlarca düz yazı makale yazdım bir çok dergi, gazetelerde kitaplarda, Internet sitelerinde, yazdıklarım yayınlandı, ve yayınlanmaktadır.
Türkiye’de günlük aylık olarak yazılar yazmaktayım.
Bağdat Fakültede öğrencisi olduğum sıralarda Türkmen Kardeşlik ocağında birçok faaliyetlere, törenlere siyasi gezilere katıldım, gizli yolla Türkiye’ye gelerek çok Sayıda Türkçe milli davayla ilgili kitaplar dergiler gazeteler, Irak Türklerine dağıttım, Şehit olan birçok Türkmenlerin resimlerini mücadeleleriyle gizli olarak bastırdım bunlardan 1959 Kerkük şehitleri ve Temel Abbas Hüseyin Demirci’n resimleri dağıttım yazılar yazdım.
Bir hafta Avukat olduktan sonra 1979 yılında Türkiye’den, Kerkük, Musul’dan dolayı tutuklanarak bir yıl 6 ay gönde dört defa Berzan El Tikriti eliyle işkence görerek tırnaklarım söküldü. ve 17 sene hapishanede kaldıktan sonra 1996 tarihinde, İnsan hakları ve BM yoluyla özgürlüğe kavuşarak bir daha Saddam rejimi beni yakalamak isteyerek gizli yolla Erbil’e geçtim birkaç ay Erbil’de Türkmen Cephesinde çalıştım.
ilk defa olarak Türkçe, Arapça Türkmeneli gazetesini yayınladım Baş yazarlık yaptım ve Türkmeneli radyo Televizyonun de çalıştım. birçok sayıda gizli raporlar yazılar Arapçadan Türkçeye çevirdim, çok sayıda Türkiye, ile ilgili yazılar yazdım. Saddam rejimi, tarafından defalarca tehdit oldum evime bomba koydular öldürmeye defalarca kalktılar.
1996 yılında Türkiye’ye yerleştim Faruk Çam ağır makine sanayisinde, Ticari Müdür olarak çalıştım, Türkiye gazetesi benimle ilgili bir yazı yazmasıyla, o yılda Irak istihbarat tehdit etmesine karşı, beni öldürmeye kalkarak, BM, insan hakları beni Amerika’ya gönderdi birinci derece siyasi olarak, birkaç kurslara devam ettim 6 sene okudum, bir fabrikada genel müdürü olarak işe başladım, 2003 sonunda milli davadan, Türkiye sevgisinden dolayı mücadeleyi devam etmek için, Türkiye devletinin İstek üzere Irak Türkmen Cephesinde görev alarak Enformasyon, Halkla ilişkiler müdürlüğüne başladım. ayrıca Avrupa’da Kardeşim Ümit Köprülüyle Birlikte Türkmen Şanı dergisini aylık olarak Türkiye, Ankara temsilcisi olarak devamı sürdürmekteyim. Davayla ilgili sürekli olarak günlük ve aylık Irak’ta ve dünyanın her yerinde Türkçe, Arapça yazılar yazmaktayım.
Çocukluktan siyasete katıldım 10 yaşından tutuklandım en son 17 sene hapiste Türkiye’den, dolayı yattım.
2009 tarihinden günümüze kadar Temsilci olarak çalışmaktaydı.
Birçok önemli işler yaparak Irak ile Türkiye arasında yoğun olarak çalışmalarda bulundum. Bunlardan Şii, Sünni, Alevi Ve Türkmen aşiretler alanında, Gençlik, spor, ,sanat, ticaret kalkınma, işadamlarıyla Türk işadamları arasında diyalog kurmak bölgede Irak’ta önde gelen devlet adamları ile ilişkisi kurma projeleri bulunmaktadır
sadun köprülü ilk görevi avukat 1996’da enformasyon genel müdürü sonradan Faruk çam şerik atında ticari müdür ve 2009 2010’a kadar Irak Türkmen cephesi Türkiye temsilcisi en son görevi ise Türkmen araştırmaları ve proje kordonotorluk başkanı ve Türkmen şanı Türkiye temsilcisi.