Milletler, millî ülküler etrafında toplaşarak birleşirler. Bilinmelidir ki; millî ülküler; milletlerin, târihlerinden gelen an’anevî dinamik unsurlarından başka bir şey değildir.
Bu mânâda, Osmanlı Türk Cihân Devleti’nin son dönemlerindeki çatışmalı/ayrıştırmalı/ayrışmalı ‘sosyolojik hâller’, ister istemez, ortaya bir millî varlık/millî benlik/millî şuûr veya millî ülkü cereyanını çıkarmıştı.
Umûmî düşüncede, bu ‘millî şuûr’, kendini, Yusuf Akçura’nın ifadesine göre, 1911 yılında Askerî Tıbbiye öğrencileri tarafından ortaya atılan millî bir cemiyet fikriyle başlamıştır.
Temelinde, 1908’de Türk Derneği, ardından 1910’da Genç Kalemler ve 1912’de Türk Yurdu Cemiyeti, daha sonraları Türk Ocakları adını alacaktır.
Bu dönem; bilhassa Balkanlar’da, Avrupalılar tarafından desteklenerek Bosna-Hersek, Bulgaristan ve Girit gibi toprakların elimizden çıkış zamanıdır. Bu zor şartlar altında, zamanın Tıbbiyeli gençleri öncülük ederek böyle bir faaliyete girişmiş ve büyüklerini âdeta ikaz etmişlerdir.
Muhakkaktır ki, her ‘teşekkülün/cemiyetin/derneğin’ fikrî yapısını geliştirmek ve yaymak için bir vasıtaya ihtiyaç vardır. Bu da, 1912 yılında faaliyete geçen/geçirilen TÜRK YURDU DERGİSİ olmuştur.
Bugün yâni 25 Mart (1912) TÜRK OCAKLARI’nın kuruluşunun 111. Yılıdır. Milletimize hayırlı olsun; ve Allah, daha nice hayırlı hizmetler yapmasını nasip etsin!..
Türk Ocakları’nın ilk kurucuları arasında, Mehmet Emin Yurdakul, Yusuf Akçura, Ahmet Ferit Tek, Ağaoğlu Ahmet, Fuat Sâbit , Emin Bülent gibi şâir ve yazarlar bulunmuş ve daha sonraları, bunlara Ahmet Hikmet Müftüoğlu, Âkil Muhtar, Hüseyinzâde Ali, Mehmet Ali Tevfik, Köprülüzâde Mehmet Fuat, Hamdullah Suphi Tanrıöver gibi şâir, yazar, hatip ve fikir adamları da katılmışlardır.
1912’de yapılan ilk toplantıda, Fuat Sâbit’in teklifiyle derneğe Türk Ocakları adı verilmiş ve başkanlığına da Ahmet Ferit Tek, ikinci başkanlığa Yusuf Akçura ve genel sekreterliğe de Mehmet Ali Tevfik ve bir yıl sonra ise, başkanlığa Hamdullah Suphi Tanrıöver seçilmiştir.
TÜRK YURDU DERGİSİ ise, 111. yayın yılında, Mart 2023 sayısını, başta; Hatay, Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Osmaniye, Malatya, Adana, Adıyaman, Elâzığ, Diyarbakır illerimiz olmak üzere, millet olarak bizleri büyük üzüntülere sevkeden, acılara garkeden 6 Şubat’ta yaşadığımız büyük depreme tahsis etmiştir.
Türk Yurdu Dergisi’nin Genel yayın Müdürü Ayşegül Büşra Paksoy, takdim yazısında şöyle demektedir:
“Bu sayıyı, Cumhuriyet’in 100. Yılı münasebetiyle, Türkiye’nin girdiği yeni dönemin getirdiği siyasî, iktisadî ve kültürel fırsat ve kazanımlarla alâkalı olarak çıkarmak niyetindeydik. Böylece, teferruatlı olmasa da 1923’ten itibaren yüz yılın muhasebesini yapmaya çalışacaktık. Ne var ki, hepimizi acı ve üzüntüye gark eden 6 Şubat depremleri Türk Yurdu dergisinin yayın akışında bir değişiklik yapmayı zaruri kıldı. Böylece bu sayıda milletimizi yaralayan bu faciayı tahlil etmeye, elden geldiğince hâl çârelerini göstermeye gayret ettik.”
Türk Ocakları Genel Başkanı Prof. Dr. Mehmet Öz ise, “Kahramanmaraş Depreminden de Ders Almayacak Mıyız?” sorusuyla başlayan makalesinde, depremin de ötesinde, üzüntüsünü şu cümlelerle ifade etmektedir:
“Bu büyük felâkette dahi siyasî kutuplaşma ve rekabeti bir yana bırakamadık ve bu yüzden valilikler ile bazı belediyeler arasındaki iş birliği ve koordinasyonda sıkıntılar yaşandığı kamuoyuna yansıdı. Depreme dirençli olmayan binalara iskân ruhsatı verildiği, bazı binalarda ise daha sonra usulsüz olarak yapılan müdahalelerin ciddi boyutları can kaybına sebep olduğu ortaya çıktı. Sorumlu mevki ve makamlara ehil ve lâyık kişiler yerine kayırmacılık ve partizanlık saikiyle ehil olmayan kişilerin getirilmesinin bedellerini ödedik.”
TÜRK YURDU DERGİSİ’nin; “BİRLİKTE AŞACAĞIZ…BİZ HEP BİRLİKTE TÜRK MİLLETİYİZ”, kapak yazısıyla sunduğu ‘deprem özel sayısı’nda yer alan yazarları ve konu başlıklarını da takdim etmeliyim:
“Kahramanmaraş Depreminden De Ders Almayacak Mıyız? (Prof. Dr. Mehmet Öz), Türkiye Gerçeğinde , Yaşanan Son Depremlerin Analizi (Prof. Dr. Süleyman Pampal), Kabuk Değiştiren Afet Yönetimi (Eski AFAD Afet Kriz Yönetim Başkanı Turan Erkoç), Afet Dinamik Bir Süreçtir (Prof. Dr. Mehmet Eryılmaz), Depremde Afet Yönetimi (Göker Özden), Doğal Afetlerin Millî Güvenliğe Etkisi (Prof. Dr. Celalettin Yavuz), Yaşadığımız Coğrafyanın Gerçeklerinden Biri Olan Depremin Psikolojik ve Toplumsal Boyutları (Doç. Dr. Murat Şahin), Binalarda Depreme Dayanıklılık Esaslı Güncel Uygulamalar (Arş. Gör. Yenal Takva- Doç. Dr.Zeynep Yeşim İlerisoy), Deprem Öncesi ve Sonrası Adıyaman (Doç. Dr. Erman Aksoy), Mimarlık Etiği ve Deprem İlişkisi Üzerine (Doç. Dr. Asena Soyluk), Deprem ve Yayıncılık Etiği (RTÜK Üst Kurul Uzmanı Hayati Bice), Depremin Bölge Tarımına Etkileri (Hasan Turunçkapı), 1114 Maraş Depremi İle Şubat 2023 Depremleri Arasındaki Benzerlikler (Prof. Dr. İlyas Gökhan), Dinamik Şehir: Hatay (Dr. Ahmet Acar), Türk Müzeciliğinin Depremle İmtihanı (Yahya Coşkun), Deprem Gerçekleri ve Yaşanmış Hikâyeler (Leylâ Sarısoy)”.
TÜRK OCAKLARI’NIN kuruluşunun 111. Yılını ve Türk YURDU DERGİSİ’nin başarılarını tebrik ediyor; daha nice başarılı yıllara ulaşmalarını temenni ediyorum.