Şu günlerde sıkçı konuşulan konulardan birisi “Dar bölge seçim sistemi”. Dar bölge seçim sistemi aslında yeni bir sistem olmamasına rağmen vatandaş tarafından yeterince bilinmemektedir. Dar bölge seçim sistemi olarak bilinen modelin iyi tarafları, kötü tarafları şu günlerde tartışılıyor ve sistem üzerinde de çalışmalar devam ediyor. AK Parti'nin üzerinde çalıştığı bu seçim sistemine taraf olanlar ve taraf olmayanlar var.
DAR BÖLGE SEÇİM SİSTEMİ NEDİR?
Türkiye, 550 bölgeye ayrılacak, her bölgeden bir milletvekili çıkacak. En çok oy alan ise milletveli seçilecek.
Dar seçim bölgesi İngiliz modeli olarak biliniyor, Daraltılmış Bölge modelini Türkiye’de Turgut Özal uygulamıştı. Bu, 85 seçim çevresi sayısını 146’ya çıkarıyor. İngiliz modeli olarak bilinen her seçim çevresinin bir milletvekili çıkarması yani seçim çevresinde en çok oyu alan partinin milletvekilliğini almasına dayanan “dar bölge” seçim sistemi, Türkiye’de 550 ayrı seçim çevresi olmasını öngörüyor. Ak Parti hükümetinin üzerinde çalıştığı dar bölge seçim sistemi halen Birleşik Krallık da uygulanıyor.
Ülkeyi parlamenter sayısı kadar seçim çevresine bölen ve her seçim çevresinin bir parlamenter çıkarmasını öngören seçim sistemi, Türkiye’de uygulanırsa ülke 550 seçim çevresine bölünecek. Seçim çevresini birinci sırada tamamlayan parti adayı ve bağımsız aday milletvekili olmaya hak kazanmış olacak. Bu yöntem en fazla oyu olan partiye büyük avantaj sağlıyor.
.Birleşik Krallık’ta 2010 yılında yapılan milletvekili seçimlerinde oyların yüzde 36’sını alan Muhafazakar Parti, parlamentodaki sandalyelerin yüzde 49’unu kazanmıştı. Oyların yüzde 29’unu kazanan İşçi Partisi ise sandalyelerin yüzde 41’ini almıştı. Seçimi yüzde 23 oy ile üçüncü sırada tamamlayan Liberal Demokrat Parti ise sandalyelerin sadece yüzde 9’unu alabilmişti. Seçimlerde oyların yüzde 3,1’ini alan Birleşik Krallık Bağımsızlık Partisi ile yüzde 1,9’unu alan Britanya Ulusal Partisi milletvekili çıkaramamış ancak ülke genelinde daha düşük oy almasına karşın İskoçya ve Kuzey İrlanda’da ciddi oy oranlarına ulaşan yerel partiler parlamentoya milletvekili sokmayı başarmıştı.
Üzerinde çalışılan dar bölge seçim sistemi, Türkiye'de ilk kez 1950-1954-1957 seçimlerinde kullanıldı. Seçmen oyları nispi çoğunluk sistemiyle dar bölgeye göre belirlendi. 1960 darbesiyle seçim sistemi de değişti. Nispi temsil sistemi getirildi. 1980 darbesi ile bu sistem de kaldırıldı ve seçim barajı yüzde 10 olan sistem getirildi. Türkiye'de barajın düşürülmesi veya kaldırılması ile ilgili ikinci deneme ise Özal döneminde oldu. 1987 ve 1991 seçimlerinde daraltılmış bölge sistemi uygulandı
İstanbul'un halen 3 olan seçim çevresi 18'e, Ankara'da iki olan seçim çevresi 7'ye, İzmir'in 2 olan seçim çevresi 6'ya çıkacak. Bursa 4, Antalya, Diyarbakır, Gaziantep, Mersin, Kocaeli, Konya ve Şanlıurfa 3, Aydın, Balıkesir, Denizli, Eskişehir, Erzurum, Hatay, Kayseri, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Sakarya, Samsun, Samsun, Tekirdağ, Trabzon ve Van'da 2 seçim çevresi olacak.
Halihazırda uygulanan Milletvekili Seçimi Kanunu’na göre “Seçime katılmış siyasi partilerin ve bağımsız adayların adları alt alta ve aldıkları geçerli oy sayıları da hizalarına yazılır. Siyasi partilerin oy sayıları, önce bire, sonra ikiye, sonra üçe gibi, o çevrenin çıkaracağı milletvekili sayısına ulaşıncaya kadar bölünür. Elde edilen paylar en büyükten en küçüğe doğru sıralanır. Seçim çevresinden çıkacak milletvekili sayısı kadar bu payların sahibi olan partilere ve bağımsız adaylara rakamların büyüklük sırasına göre milletvekili tahsis olunur” şeklindedir.
Dar Bölge Sistemiyle alakalı ilk tepki CHP’den geldi. CHP, Türkiye’de Dar Bölge Sistemi için altyapının yetersiz olduğunu, dar bölge sisteminde siyasi bilincin azalacağını söyleyerek itiraz etmişti. MHP ise, hayalet partisinin peşine gitmek olarak tarif edip, karşı çıkmıştı. BDP ise kendilerinin bir bölgeye hapsedileceğini belirtmişti.
Yine ‘Dar bölge” sistemine MHP Lideri Bahçeli’den itiraz ederek sistemi “Tehlikeli” olarak nitelendirdi ve “Etnik ayrımcılığı körükler” uyarısı yaptı. Bahçeli, “Dar bölge çok tehlikeli. Etnik ayrımcılığı körükleyebilir. Türkiye’ye uygun değil. Daraltılmış bölge biraz daha makul. İstanbul’da 3 bölge 87 milletvekili var. 87 bölge yaparsan, bir yerden Trabzonlu, bir yerden Kastamonulu gelir.’dedi.
CHP Lideri Kılıçdaroğlu ise: "Önce görmemiz gerekiyor samimi söylemek gerekirse. Bakarsınız güzel bir model de gelmiş olabilir. Yani çok önyargılı değiliz biz illa şu gelsin veya bu gelsin diye. İşe biraz demokratik açıdan bakacağız. Öyle bakmamız gerekiyor. Demokrasimizi güçlendiriyorsa yapılan düzenleme bir sorunumuz yok. Ama demokrasimizi güçlendirmiyor da bir partinin egemenliğine yol açıyorsa o zaman buna da doğal olarak karşı çıkarız." dedi.
Anayasaya göre seçimlerle ilgili yasaların seçimden bir yıl önce çıkarılması gerekiyor. Eğer Dar Bölge Sistemine geçilecekse, yasanın haziran ayına kadar değişmesi gerekiyor.