Anayasa Mahkemesi’nin gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül’ün hakkında aldığı hak ihlali kararına tepki gösteren ve “karara uymuyorum, saygı duymuyorum” açıklamasını yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendi düşüncesini ifade ettiğini belirten Bozkır, Basın özgürlüğü konusunda sorulan sorulara cevap verdi.
Bozkır: “Türkiye hukuk kurallarının olduğu bir ülke. Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak bireylerin hakları ve bu hak bizim partimiz ve hükümetimiz tarafından sağlandı. Anayasa Mahkemesi bu hükümet tarafından kendisine verilen imkan doğrultusunda bir karar vermiştir. Türkiye’de herkesin düşüncesini ifade etme özgürlüğü var ve Cumhurbaşkanı bu karar konusunda kendi düşüncesini ifade etmiştir. Cumhurbaşkanı’nın da kendi düşüncesini ifade etme özgürlüğü var.”
Bozkır, Türkiye’de çok sayıda gazetecinin hapiste olduğu iddialarının bir “algı operasyonu” olduğunu dile getirdi. Gazetecilerin, gazetecilik faaliyetleri dolayısıyla tutuklanmadığını veya hapsedilmediğini savunan Bozkır, tutuklu ve hükümlü bazı gazetecilerin işledikleri iddia edilen suçları paylaştı. Bu konuda bilgi kirliliğinin olduğunu belirten Bozkır, Mehmet Baransu’nun “devletin güvenliğine dair bilgileri ifşa ve imha etmekten”, Gültekin Avcı’nın ise "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarından tutuklu bulunduklarını dile getirdi. “Ben dahil hiç kimsenin veya gazetecinin hukuktan muaf tutulma gibi bir ayrıcalığı olamaz.” ifadelerini kullanan Bozkır, katılımcıları Türkiye’ye gelip gerçekleri kendi gözleriyle görmeye davet etti.
Bozkır: “Türkiye hukuk kurallarının olduğu bir ülke. Anayasa Mahkemesi’ne başvurmak bireylerin hakları ve bu hak bizim partimiz ve hükümetimiz tarafından sağlandı. Anayasa Mahkemesi bu hükümet tarafından kendisine verilen imkan doğrultusunda bir karar vermiştir. Türkiye’de herkesin düşüncesini ifade etme özgürlüğü var ve Cumhurbaşkanı bu karar konusunda kendi düşüncesini ifade etmiştir. Cumhurbaşkanı’nın da kendi düşüncesini ifade etme özgürlüğü var.”
Bozkır, Türkiye’de çok sayıda gazetecinin hapiste olduğu iddialarının bir “algı operasyonu” olduğunu dile getirdi. Gazetecilerin, gazetecilik faaliyetleri dolayısıyla tutuklanmadığını veya hapsedilmediğini savunan Bozkır, tutuklu ve hükümlü bazı gazetecilerin işledikleri iddia edilen suçları paylaştı. Bu konuda bilgi kirliliğinin olduğunu belirten Bozkır, Mehmet Baransu’nun “devletin güvenliğine dair bilgileri ifşa ve imha etmekten”, Gültekin Avcı’nın ise "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya teşebbüs” suçlarından tutuklu bulunduklarını dile getirdi. “Ben dahil hiç kimsenin veya gazetecinin hukuktan muaf tutulma gibi bir ayrıcalığı olamaz.” ifadelerini kullanan Bozkır, katılımcıları Türkiye’ye gelip gerçekleri kendi gözleriyle görmeye davet etti.