Kimlik bir ferd için ne kadar kıymetli ise bir toplum için daha fazla kıymet taşır. Ferdler aidiyetleri sayesinde bedenlerine, akıllarına ve gönüllerine anlam kazandırır ve özel kişilik ya da şahsiyet olurlar. İki erkek veya kadın bedeni fizyolojik açıdan birbirine benzer. Ancak ikisine birbirinden farklı kılan şey onların kimlik kaynağı olan aidiyetleridir. Bu aidiyetlerinin başında aileleri, dilleri, ailenin tarihçesi, inançları gelir. İklim şartları ve bölgesel diğer etkiler o ferdin şahsiyetinin tamamlanmasında önemli rol oynar. Eğitim seviyesi ve mesleki kazanımları da şahsiyetinin son noktalarını oluşturur. Bunun gibi milletlerin de kendine has kimlik özellikleri vardır ki bu özellikleri diğer milletlerden onları farklı kılarak, siyasi ve kültürel bir cemiyet haline gelmelerini sağlar.
Milletlerin kimlik kaynaklarının başında ırk/soy gelir. Soy yaratılıştan gelen bir lütuftur. Seküler bilim anlayışında böyle bir tanım kabul edilmemekle beraber inanç ekseninde bakıldığında Yaradan Allah’ın yaratma kudretinin bir tecellisidir soy. Allah Kuran-ı Keriminde insanları kavim kavim ya da farklı ırklar halinde yarattığını beyan etmektedir. Bilimsel açıdan bakıldığında milletlerin kendilerine has ortak genlerinin olduğu bugün kabul edilen bir gerçektir. Genetik olarak iskelet ve kas yapısı itibariyle milletler ortalama benzerlikler üretmiştir.
Millet kimliğinin ikinci önemli kaynağı dildir. Bir milletin ortak iletişim aracıdır. Dil ile eşyaya yüklenen anlamlar sese dönüşür. Eşyaya ve duygulara, fikirlere verilen anlamlar milletin mensuplarının gönül dünyasının ifadesi olarak gelişir. Sevginin ve öfkenin, güvenin ve korkunun ifadesi ortak dilde gönül birlikteliğini ortaya koyar. Dil, bir milletin şifresidir. O şifreyi kullanan mensuplar bir imtiyazı üzerinde taşıdıklarını bilir. O imtiyaz ise büyük bir aileye mensup olma duygusudur. Milleti bir arada tutan en büyük çimento dildir. Dil birliği milletin birliğinin teminatıdır. Çimentoda meydana gelecek bir çatlak milletin birliğinin parçalanması sürecini başlatacaktır. Soyca/ırkça aynı milletten olmayan ferdler dil açısından farklı bir dil gurubuna mensup olarak o millete aidiyet duygusu taşıyabilir. ABD başkanı Obama’yı Amerikan kültürüne ait değildir diyebilir misiniz? Ya da “Gel tezkere”nin icracısı merhume Esmeray’ı Türk kimliğinin dışında görebilir misiniz? Göremezsiniz. Soy ilahi bir takdirdir. Ama dil aidiyeti tercihen sizi bir başka milletim mensubu yapabilir. YAZININ DEVAMI