Aynur Talıblı, Türk-İslam kültüründe hilalin önemine işaret ederek, Hilalin değerli bir simge olduğunu, Türklüğün ve İslamiyet’in var olduğu her yerde hilalin bulunduğunu belirterek, "
Asil atalarımız olan kadim Türkler İslam'ı din olarak kabul ettikten sonra İslamiyet’in bayraktarı ve savunucusu olarak tarihe nam saldıklarından hilal Türk-İslam aleminin simgesine çevrilmiştir. Bu sebeptendir ki, şanlı Türk bayraklarının bir çoğunun kalbinde, tam merkezinde hilal ve yıldız yani ay yıldız vardır." dedi.
İslam dünyasınında bayraktarı Türklerdir
"Nerde Ay yıldızlı bayrak dalgalanırsa orası dünya üzerindeki tüm Türklerin yurdudur, vatanıdır." ifadelerini kullanan Aynur Talıblı, bunu çok iyi bilen düşmanın hilalin dalgalandığı her yeri kendine hedef olarak gördüğünü, bunun için saldırdığını, işgal ettiğini belirterek; "Biz bunu yakın tarihte
Kırım'da,
Karabağ'da,
Hocalı ‘da,
Saraybosna'da,
Kerkük’te,
Irak’ta, Uygur elinde ve başka
Türk-İslam yurtlarında gördük. Özellikle Türkleri hedef alıyor, çünkü biliyor ki, İslam dünyasınında bayraktarı Türklerdir."
Hedef Türkiye ve Azerbaycan
Yazar Talıblı; Yüzyıllardır kinleri, nefretleri bitmediğini, Nefretleri Alparslan'ın Malazgirt zaferini kazanarak Anadolu'nun kapılarını Türklere Anadolu'yu yurt yapmak, vatan yapmak için açtığı günden başladığını ve ulu hakan
Fatih Sultan Mehmet Kağan'ın peygamberimizin (s.a.s) müjdelediği komutan olarak İstanbul’u fethi ile daha da körüklendiğini hatırlattı.
HİLALE KARŞI HAÇIN GİZLİ Ve AÇIK SAVAŞINI durmadan devam ettirdiklerini, özellikle hedeflerininde Türkiye ve Azerbaycan olduğunu yazan Aynur Talıblı, bunun neden olduğunu şu şekilde cevapladı:
Türk devleti olarak konum bakımından jeopolitik önemi olan, enerji ve tabii kaynaklara, doğal zenginliklere sahip, günden - güne gelişen bir ülkedir.
"Çünkü Türkiye güçlü orduya sahip, dünyanın dört bir yanındaki Müslümanların, Türklerin hamisi, umudu, akan gözyaşlarını silen ve akıtılan kanlarının hesabını soran bir ülkedir.
Azerbaycan ise bir
Türk devleti olarak konum bakımından jeopolitik önemi olan, enerji ve tabii kaynaklara, doğal zenginliklere sahip, günden - güne gelişen bir ülkedir. Bu coğrafyada iki güçlü Türk devletinin var olması haçlı birliğinin, coğrafyamız için planladıkları kanlı projelerinin içlerinde bu projelerini hayata geçirmek için seçtikleri Rusya'nın karşısındaki çok büyük ve güçlü bir engeldir.Zira Rusya coğrafyamızda artık eskisi kadar gücünün ,hükmünün kalmadığını görüyor.
TANAP gibi önemli değerli bir projenin Türkiye'nin ve Azerbaycan'ın önderliğinde hayata geçirilmesi bunun kanıtıdır. Vaktiyle işgalci - komünist Sovyet döneminin özeti olarak bilinen bir deyim vardı, "Azerbaycan'ın serveti ve neftiyle (petrolüyle) Ruslar Moskova'yı kurdular, Kızıl Ordularını kurdular”
Aynur Talıblı'nın yazısının tamamı...