Erdoğan, Almanya’da görüşülecek sözde Ermeni soykırımı tasarısı ile ilgili olarak, “Aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askerî -ki biz aynı zamanda NATO’da iki ülkeyiz- bütün bunları bu zedeler” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uganda’ya resmî ziyareti öncesinde Adnan Menderes Havalimanı’nda yaptığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplayarak gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“ULUSLARARASI HUKUKTA BAĞLAYICI HİÇBİR YANI YOK”
Bir basın mensubunun Almanya’da oylanacak sözde Ermeni soykırımını destekleyen karar tasarısının iki ülke ilişkilerini nasıl etkileyeceği yönündeki sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dün Sayın Başbakan, Şansölye Merkel ile bir görüşme yaptı. 1 - 2 saat kadar önce ben de kendisi ile bir görüşme yaptım. Kendileri ‘elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz’ gibi ifadeler kullanıyor, söylüyorlar. Değerli arkadaşlar, biz şuna inanacağız: Bizim, sözde Ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı? Bizim böyle bir problemimiz yok. Biz bu konuda rahatız. Bize bu şekilde yaklaşım gösterenler aslında iki ülke arasındaki; Almanya 3 milyonu aşkın Türkün yaşadığı bir ülke. Ve şu anda aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askerî -ki biz aynı zamanda NATO’da iki ülkeyiz- bütün bunları bu zedeler. Öyle zannediyorum ki bunların hepsi düşünülecektir. Biz şu anda çıkmamış bir kararı değerlendirmeyi doğru bulmam. Ama bir karar çıkar, bu karar çıktıktan sonra, bunun gerekçesi nedir, bunun içinde neler var ondan sonra bunun değerlendirmesini gerek hükûmetimiz yapacaktır, gerekse bizler bunun değerlendirmesini yaparız. Ama bunun uluslararası hukukta bizi bağlayıcı hiçbir yanı da yoktur, bunu da bilmenizi istiyorum" cevabını verdi.
“SUÇLU SANDALYESİNDE OTURAN BİR ÜLKE DEĞİLİZ”
"Sayın Putin'in Atina ziyareti sırasında bir ifadesi vardı Türkiye'nin adımlar atması yönünde. Rusya'nın ve Putin'in tutumu hâlâ değişmedi. Bu konuda Türkiye adım atacak mı? Önümüzdeki süreçte Türkiye-Rusya ilişkilerinde bir gelişme yaşanacak mı?" sorusunu ise Erdoğan, "Şimdi beni meraklandıran konu, acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor, onu ben anlamakta zorlanıyorum. Yoksa biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz ve biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz. Tam aksine Rusya ile münasebetlerimizi geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı noktadayken, iki iyi dost noktasındayken böyle bir konuma gelmiş olması veyahut bir pilotun yapmış olduğu hata veya yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, yeniden çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içerisinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Temenni ederim ki bir an önce bu sıkıntı aşılır ve Türkiye ile Rusya şu son 10 yıl içerisinde attıkları adımları yeniden atarlar, atmaya devam ederler." şeklinde cevapladı.
İSRAİL İLE İLİŞKİLERİN NORMALLEŞMESİ
Bir gazetecinin, "Mayıs ayı içinde katıldığınız bir televizyon programında İsrail'le ilişkilerin normalleşmesi konusunda ay sonuna kadar bazı gelişmelerin olabileceğini söylemiştiniz. Bu konuda yeni bir gelişme var mı?" şeklindeki sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu konuda olumlu gelişmeler noktasında şu anda yine aynı noktadayız. Temennimiz odur ki bizim söylediğimiz özürdü, tamam. Tazminattı, bu da tamam gibi görünüyor. Üçüncüsü ambargonun kaldırılması ki bu ambargonun içeriğinde bir, şu anda Filistin'de ciddi bir enerji, elektrik sıkıntısı var. Bunun giderilmesi için bazı teklifler yaptık. Su sıkıntısı var, çok çok ciddi manada. Bu konuda tekliflerimiz oldu. Denizden arıtma olabilir, sondaj olabilir. Bu konuda desteklenmesi istendi ve gelişmeler olumlu gibi görünüyor. Eğer bunları aşabilirsek, bir diğer konu da okul, hastane gibi... Biliyorsunuz, Birleşmiş Milletler'in dahi yaptırdığı okullar orada bombalandı. Orada okulların yapılması, hastane yapılması konusunda müsaade edilirse bizler Türkiye olarak enerjide, suda bütün şebekelere varıncaya kadar yapacağız. Bunun dışında zaten gıda, giyecek, ilaç gibi konularda 'Türkiye üzerinden olursa bunu kabul ederiz' diyorlar. Bunun da çalışmalarını o şekilde yapıyoruz."
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Uganda’ya resmî ziyareti öncesinde Adnan Menderes Havalimanı’nda yaptığı basın toplantısında gazetecilerin sorularını cevaplayarak gündemdeki gelişmelere ilişkin değerlendirmelerde bulundu.
“ULUSLARARASI HUKUKTA BAĞLAYICI HİÇBİR YANI YOK”
Bir basın mensubunun Almanya’da oylanacak sözde Ermeni soykırımını destekleyen karar tasarısının iki ülke ilişkilerini nasıl etkileyeceği yönündeki sorusuna Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dün Sayın Başbakan, Şansölye Merkel ile bir görüşme yaptı. 1 - 2 saat kadar önce ben de kendisi ile bir görüşme yaptım. Kendileri ‘elimizden gelen bütün gayreti göstereceğiz’ gibi ifadeler kullanıyor, söylüyorlar. Değerli arkadaşlar, biz şuna inanacağız: Bizim, sözde Ermeni soykırımı gibi bir problemimiz var mı? Bizim böyle bir problemimiz yok. Biz bu konuda rahatız. Bize bu şekilde yaklaşım gösterenler aslında iki ülke arasındaki; Almanya 3 milyonu aşkın Türkün yaşadığı bir ülke. Ve şu anda aramızdaki ilişkiler çok çok üst düzeyde. Böyle bir oyuna gelecek olursa bizim geleceğimize yönelik, iki ülke arasındaki gerek diplomatik, ekonomik, ticari, siyasi, askerî -ki biz aynı zamanda NATO’da iki ülkeyiz- bütün bunları bu zedeler. Öyle zannediyorum ki bunların hepsi düşünülecektir. Biz şu anda çıkmamış bir kararı değerlendirmeyi doğru bulmam. Ama bir karar çıkar, bu karar çıktıktan sonra, bunun gerekçesi nedir, bunun içinde neler var ondan sonra bunun değerlendirmesini gerek hükûmetimiz yapacaktır, gerekse bizler bunun değerlendirmesini yaparız. Ama bunun uluslararası hukukta bizi bağlayıcı hiçbir yanı da yoktur, bunu da bilmenizi istiyorum" cevabını verdi.
“SUÇLU SANDALYESİNDE OTURAN BİR ÜLKE DEĞİLİZ”
"Sayın Putin'in Atina ziyareti sırasında bir ifadesi vardı Türkiye'nin adımlar atması yönünde. Rusya'nın ve Putin'in tutumu hâlâ değişmedi. Bu konuda Türkiye adım atacak mı? Önümüzdeki süreçte Türkiye-Rusya ilişkilerinde bir gelişme yaşanacak mı?" sorusunu ise Erdoğan, "Şimdi beni meraklandıran konu, acaba bizden nasıl bir ilk adım bekleniyor, onu ben anlamakta zorlanıyorum. Yoksa biz Türkiye olarak suçlu sandalyesinde oturan bir ülke değiliz ve biz kesinlikle Rusya ile münasebetleri bozmak isteyen de değiliz. Tam aksine Rusya ile münasebetlerimizi geliştirmeyi arzu eden bir ülkeyiz. Kaldı ki Sayın Putin ile bizim ilişkilerimiz gerçekten çok farklı noktadayken, iki iyi dost noktasındayken böyle bir konuma gelmiş olması veyahut bir pilotun yapmış olduğu hata veya yanlış sebebiyle koskoca Türkiye’yi feda etmesi gerçekten düşündürücüdür. Rusya ile münasebetlerimizi kesinlikle yeniden geliştirmenin, yeniden çok daha farklı bir konuma taşımanın gayreti içerisinde olmamız gerekir diye düşünüyorum. Temenni ederim ki bir an önce bu sıkıntı aşılır ve Türkiye ile Rusya şu son 10 yıl içerisinde attıkları adımları yeniden atarlar, atmaya devam ederler." şeklinde cevapladı.
İSRAİL İLE İLİŞKİLERİN NORMALLEŞMESİ
Bir gazetecinin, "Mayıs ayı içinde katıldığınız bir televizyon programında İsrail'le ilişkilerin normalleşmesi konusunda ay sonuna kadar bazı gelişmelerin olabileceğini söylemiştiniz. Bu konuda yeni bir gelişme var mı?" şeklindeki sorusu üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu: "Bu konuda olumlu gelişmeler noktasında şu anda yine aynı noktadayız. Temennimiz odur ki bizim söylediğimiz özürdü, tamam. Tazminattı, bu da tamam gibi görünüyor. Üçüncüsü ambargonun kaldırılması ki bu ambargonun içeriğinde bir, şu anda Filistin'de ciddi bir enerji, elektrik sıkıntısı var. Bunun giderilmesi için bazı teklifler yaptık. Su sıkıntısı var, çok çok ciddi manada. Bu konuda tekliflerimiz oldu. Denizden arıtma olabilir, sondaj olabilir. Bu konuda desteklenmesi istendi ve gelişmeler olumlu gibi görünüyor. Eğer bunları aşabilirsek, bir diğer konu da okul, hastane gibi... Biliyorsunuz, Birleşmiş Milletler'in dahi yaptırdığı okullar orada bombalandı. Orada okulların yapılması, hastane yapılması konusunda müsaade edilirse bizler Türkiye olarak enerjide, suda bütün şebekelere varıncaya kadar yapacağız. Bunun dışında zaten gıda, giyecek, ilaç gibi konularda 'Türkiye üzerinden olursa bunu kabul ederiz' diyorlar. Bunun da çalışmalarını o şekilde yapıyoruz."