Doğu Türkistan’ın eski Genel Sekreteri büyük dâvâ adamı İsa Yusuf Alptekin, 17 Aralık 1995 târihinde ebedî âleme göçmüştü.
1908 yılında Doğu Türkistan’ın Kaşgar vilâyetine bağlı Yenihisar kazasında doğan Alptekin, 1947 yılında Doğu Türkistan Hükûmeti Genel Sekreteri / Başbakanı oldu. Bir seneyi aşkın bir süre bu görevde bulunan İsa Yusuf Alptekin, 1949 yılında komünist kızıl Çin’in, Doğu Türkistan’ı işgalinden sonra, önce Hindistan’a iltica etti, bilâhare de Türkiye’ye gelip yerleşti.İsa Yusuf Alptekin, büyük mücâdelesini Türkiye’de de sürdürdü. “Doğu Türkistan Göçmenler Derneği’ni kurarak “Doğu Türkistan’ın Sesi Dergisi’ni de çıkardı.Sosyolog Seyyit Ahmet Arvâsî, “Doğu Türkistan’ın Sesi” başlıklı makalesinde şu acı gerçekleri tarihe not düşmektedir:“İkinci Dünya Savaşı’nda yorgun ve bitkin duruma gelen Kızıl Rusya’nın bu zaafından istifade ederek Doğu Türkistanlılar, 1944 yılında tekrar cumhuriyetlerini kurmak için ayaklandılar ve aynı yıl “İli” merkez olmak üzere, “Doğu Türkistan Cumhuriyetini” yeniden kurdular. Fakat ne acıdır ki, bu genç cumhuriyet de 1949 yılında Çin ve Rus işbirliği ile tekrar yıkıldı. O günden beri, Doğu Türkistan Kızıl Çin’in barbar, vahşi ve insafsız istilâsı altında yaşamaktadır. Şu anda Doğu Türkistan Çin’in, Batı Türkistan ise kızıl moskofun çizmeleri altında bulunmaktadır. Bilhassa Mao ve Stalin dönemlerinde, kızım Çin’in ve kızıl Rusya’nın esaretinde bulunan Müslüman -Türk çocukları akıl almaz işkencelere ve zulümlere maruz kalmışlardır.” (Bknz. S. Ahmet Arvâsî, Size Sesleniyorum -1, Model Yayınları, İstanbul 1989, Sf. 106)Bu hususta; yazarımız M. Halistin Kukul da, bir yazısında, şu değerlendirmede bulunmuştu:musunuz, Türk’ü esir etmek için iki kızıl devlet birleşiyor da, ne acıdır ki, aynı kandan, aynı candan, aynı ruhtan, aynı kültür ve medeniyetten, aynı soydan gelen bu şanlı milletin evlâtları bir araya gelip de dertlerine derman aramıyor/arayamıyorlar, bulmuyor/bulamıyorlar.(…) Ve yine düşünebiliyor musunuz ki, ABD, Avustralya, Avusturya, Kanada, Danimarka, İrlanda, Finlandiya, Yeni Zelanda, Norveç, Makedonya, İspanya, İsviçre, İngiltere gibi...birçok ülkenin Birleşmiş Milletler’deki temsilcileri, Doğu Türkistan’da yapılan bugünkü Çin zulmüne karşı çıkarken, bu kınayanların arasında Türkiye yoktur.İsa Yusuf Alptekin’in mücâdelesi, Türklüğün ayağa kalkması/kaldırılması mücâdelesidir.(…) Türk Dünyâsı; artık, rehâvetten kurtulup, bir noktaya teksif olup, bütün dünyâyı bu zülme karşı birlik olmaya dâvet etmelidir.” (M. Halistin Kukul, İsa Yusuf Alptekin ve Mücâdelesi, Wwwkapsamhaber.com- 10 ARALIK 2020-10.20)O’nun, kızıl komünist Çin idâresine karşı direnişi, Türk gençliği için bir numune olmuştur ve olmaya da devam edecektir.Vefâtının 21. Yılında, büyük dâva adamı ve büyük mücâhit İsa Yusuf Alptekin’in rahmetle yâd ediyoruz. Rûhu şâd, mekânı cennet olsun!KAPSAMHABER