Şehit Uzman Çavuş Göksal Cin’in Zonguldak Atatürk Devlet Hastanesi morgundan alınan naaşı, merkez ilçeye bağlı Elvanpazarcık beldesi Çalca mahallesindeki evinin önüne getirildi. Burada şehidin nişanlısı Büşra Arslan, komutanlara sarılarak, ‘ben onun nişanlısıydım, evlenecektik’ diye gözyaşı döktü.
Şehidin babası Şaban Cin’e sarılarak, ‘babacığım’ diye gözyaşı döktü. Evin önünde şehit için Kur’an-ı Kerim okunup dua edildi. Dua sırasında kendisini tutamayarak nişanlısının Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılan Arslan, “Paşam benim için ev yapıyor öbür tarafta. Paşam, yakında geleceğim. Çok yakında ben de yanına geleceğim.” dedi.
Şehidin annesi Azime Cin’e sarılan genç kız, “Canım annem bırakma beni. Ben oğlundan çok razıyım. Evlenmem, ben de öleceğim.” diye feryat etti. Şehidin annesi Azime Cin ise “İkimiz gidelim. Oğlum sen kalk da ben yatayım. Beni de al.” diye ağıt yaktı.
Daha sonra cenaze namazının kılındığı okul bahçesine getirilen şehidin tabutunu öpen Büşra Arslan, “Parası yoktu düğün yapmaya. Düğün yapacaktık. Oralarda para biriktiriyordu ciğerim Göksalım. Ben ne yapacağım şimdi? Merak etmeyin! Ben de öleceğim. Ev yaptı oraya, ben orada yaşayacağım.” diye ağladı.
Arslan’ın son kez nişanlısının yüzünü görmek istemesi üzerine tabut bir kez daha açıldı.
Şehidin babası Şaban Cin’e sarılarak, ‘babacığım’ diye gözyaşı döktü. Evin önünde şehit için Kur’an-ı Kerim okunup dua edildi. Dua sırasında kendisini tutamayarak nişanlısının Türk bayrağına sarılı tabutuna sarılan Arslan, “Paşam benim için ev yapıyor öbür tarafta. Paşam, yakında geleceğim. Çok yakında ben de yanına geleceğim.” dedi.
Şehidin annesi Azime Cin’e sarılan genç kız, “Canım annem bırakma beni. Ben oğlundan çok razıyım. Evlenmem, ben de öleceğim.” diye feryat etti. Şehidin annesi Azime Cin ise “İkimiz gidelim. Oğlum sen kalk da ben yatayım. Beni de al.” diye ağıt yaktı.
Daha sonra cenaze namazının kılındığı okul bahçesine getirilen şehidin tabutunu öpen Büşra Arslan, “Parası yoktu düğün yapmaya. Düğün yapacaktık. Oralarda para biriktiriyordu ciğerim Göksalım. Ben ne yapacağım şimdi? Merak etmeyin! Ben de öleceğim. Ev yaptı oraya, ben orada yaşayacağım.” diye ağladı.
Arslan’ın son kez nişanlısının yüzünü görmek istemesi üzerine tabut bir kez daha açıldı.