AKUT, 30 Ekim 2020 Cuma günü Saat 14:51’de gerçekleşen Ege Depremi’nin arama kurtarma çalışmalarına; 18 farklı ekip ve 242 gönüllü ile katıldı. Sahada bulunan 3 arama kurtarma köpeğinin gerekli anlarda enkazlara yönlendirdi. Farklı enkaz noktalarında kurtarma çalışmaları gerçekleştiren AKUT, şu ana kadar 9 kişinin ve 2 hayvanın enkazlardan çıkarılmasına yardımcı oldu. Çalışmalar, 13 AKUT ekibi, 170 gönüllü ve 2 K9 köpeği ile devam ediyor.
Şu ana kadar 9 insan ve iki hayvan kurtardık
AKUT Başkanı Recep Şalcı, “Zaman enkaz altındakilerin aleyhine akıyor maalesef ama umutları diri tutarak, enkaz altından son canlı çıkarılana kadar çalışmalara devam ediyoruz ve edeceğiz. Geçmiş depremlerde 8. hatta 10. günde bile canlar kurtarıldı. Sismik ve teknolojik tüm cihazlarımızı kullanıyoruz, artık ince arama kurtarma kısımlarındayız. Şu ana kadar 9 insan ve iki hayvan kurtardık AKUT olarak. ” dedi.İzmir Depremi ile ilgili gözlemlerini de aktaran Şalcı,“Altın saatler olarak adlandırdığımız ilk saatler, afet arama kurtarma için o kadar hayati ki; vatandaşlarımızın bu konuda çok daha dikkatli ve duyarlı olması gerekiyor. Bundan sonraki depremler için; hele bir İstanbul depremi için çok daha hayati olacak bu durum. Sadece arama kurtarma ekiplerinin ulaşımı değil; afet anlarında ambulans, itfaiye araçlarının da olay yerlerine acilen ulaşması gerekiyor.” dedi.Kentsel dönüşüm açısından hızla yapmamız gereken çok şey var.
Ülke olarak Büyük Marmara Depremisonrası stratejik bir hata yapıldığına dikkat çeken Recep Şalcı, sözlerine şöyle devam etti: “Müdahale kapasitesi ve kalitesi önemli elbette. Ama önlem kısmında daha hazırlıklı olmamız gerekiyordu. Arama kurtarma ekiplerimiz dünya standardında, hatta üzerinde gerçekten ama yapılarımız depreme karşı dayanıklı olsa bu kadar başarılı arama kurtarma ekiplerine ihtiyacımız bile kalmayacak. Keşke arama kurtarma ekiplerimizin dünya standardı yerine, yapılarımızın deprem dayanıklılığı konusundaki dünya standardı ile gurur duysaydık. Afette, arama kurtarma ekipleriniz çok güçlüyse zaten, bir yerlerde eksiksiniz demektir. Bizim hâlâ yapı stokları açısından, kentsel dönüşüm açısından hızla yapmamız gereken çok şey var. İzmir’de bu büyüklükte bir depremde bina yıkılması normal bir durum değil. Yapılarınızın durumu her şeyden önemli. Binanız sağlam değilse, deprem anında ne yaparsınız yapın; nerede durursanız durun bir işe yaramıyor. ”