Türk Ocakları Ocakbaşı Sohbetlerinin bu haftaki konuğu Gazi Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi ve Türk Ocakları Merkez Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Mehmet Âkif Okur oldu.
ABD SEÇİM SONUÇLARI DÜNYAYI DOĞRUDAN ETKİLEDİ
ABD’nin yeni bir yönetici kadroya kavuştuğunu ve seçimlerin rutin bir sürecin dışında gerçekleştiğini ifade eden Doç. Dr. Okur, seçim sonuçlarının bütün dünyayı doğrudan etkilediğini belirterek;ABD'de Elitlere bağlı bir sistemin olduğunu ve bu elit sisteminin ABD bağımsızlık sürecinde 13 koloni döneminde bile görülebileceğini vurgulayan Okur daha sonraları ABD’deki tekelleşme yasalarının bu elitleri etkilediğini ve piyasaların siyaset üstünde etkili olduğunu aktardı. II. Dünya Savaşı sonrası ABD’nin askeri kurumlarını güçlendirdiğini aktaran Okur, istihbarat örgütlerinin de bu dönemde kurulduğunu ve güvenlik bürokrasisinin güç kazandığını vurguladı.PARTİSİ BİLE TRUMP'I CİDDİYE ALMADI
Amerika siyasi tarihine dikkat çeken Okur, ABD’nin Meksika ve NAFTA ülkelerinden çok fazla göç aldığını ve beyaz Amerikalıların işsiz kaldığını ve bunun da bir tepki dalgasına yol açtığını ekledi. Partisinin bile uzunca bir süre Trump’ı ciddiye almadığını söyleyen Okur, Trump’ın deneme yanılma yoluyla sistemin dışında kalan herkesi bir araya getirdiğini belirtti. ABD’de seçmen sayısının yüzde 25’ini oluşturan Evanjeliklerin çok büyük oranda Trump’a oy verdiğini ve Obama’nın kozmopolit politikalarına karşı, IŞİD korkusunu da kullanarak, tüm medyanın kendisine karşı oluşuna rağmen seçildiğini söyleyen Okur, Trump’ın kendi kitlesini çok iyi bir biçimde kanalize ettiğini söyledi. Twitter’ı çok fazla kullanmasının sebebinin medyayı atlayarak kendi kitlesine doğrudan seslenmesi olarak yorumlayan Okur, eylemlerle beraber Trump’ın koltuğunun sallandığını da ifade etti.ÇİN'DEKİ BÜYÜME ABD İÇİN TEHDİT UNSURU
Trump’ın dış politikasının ise Orta Asya’yı yakından ilgilendirdiğini söyleyen Mehmet Akif Okur; Ortadoğu’dan daha büyük cereyanların olabileceğini ekleyerek; Amerika ve Çin arasındaki ilişkinin mühim olduğunu ifade etti.Okur, kozmopolit elitlerin yıllarca Çin üzerinden çok para kazandığını ve Çin’in de bu sayede çok geliştiğini ekledi. Çin’deki bu büyüme ivmesi arttıkça Amerika için tehdit oluşturacağını belirttikten sonra ABD’nin 2007’de kara ve hava hakimiyeti doktrinini bırakıp deniz ve hava hakimiyeti doktrinine geçtiğini ekledi.Trump’ın ise Çin ile daha çatışmacı bir politika izleyeceğine dekkat çeken Okur, Çin’in pasifik sahillerinin ilerleyen yıllarda ablukaya alınabileceğini ve bu nedenle Çin’in Asya içlerine yatırım yapmaya başladığını söyledi. Trump’ın Rusya ile ilişkileri düzeltmesinde de Çin politikasının etkili olduğunu vurgulayan konuşmacı, kuzeyden bir Rus baskısı olmadıkça Çin’e yapılacak yaptırımların tam verimli olmayacağını aktardı. Bu noktada son zamanlarda Almanya, Çin yakınlaşmasına vurgu yapan konuşmacı, bahsedilen senaryoda Çin ve Almanya arasındaki ticaretin Türk Dünyası üzerinden geçeceğini ve bu bölgelerin bu noktada zenginleşeceğini düşündüğünü söyledi. Hem ekonomi hem de siyaset açısından Kazakistan, Azerbaycan, Gürcistan ve Türkiye hattının ABD politikaları açısından çok önemli olduğunu vurguladı.